Din adamlarımızın öğretilerinden biri şu noktaya dikkatimizi çeker: Tora, ilahi şefkatle başlar ve ilahi şefkatle sona erer (gemilut hesed). Nitekim Tanrı, Tekvin kitabının başında Adem ile Havva'ya giysi temin eder. Tora'nın son bölümü ise Moşe'nin Tanrı tarafından gömülmesini anlatır: ''Ve Moşe'yi Moav vadisine gömdü...''.
Diğer bir bölümde ise Tanrı'nın, Avraam'ı sünnetinden hemen sonra ve herhalde henüz bitkin bir halde iken ziyaretinden bahsedilir.Yahudi geleneğinde, bağış yapmak ne kadar önemli ise şefkatli davranmak daha da önemlidir.
Din adamlarımızın öğretilerine göre: Şefkatli davranmak bağış yapmaktan üç yönde daha üstündür.
Bağış yapmak sadece parayla ilgilidir. Şefkatli davranış ise hem para hem de kişinin kendi varlığı ile ilgilidir. (Örneğin: Bir hastayı ziyaret etmek.)
Bağış sadece muhtaç olan kişilere yöneliktir. Şefkatli davranış ise hem fakire hem de zengine yönelebilir. (Örneğin: Yasta olanları veya depresyonda olanları teselli etmek.)
Bağış sadece hayatta olanlara yapılır. Şefkatli davranış ise hem hayatta olanlara hem de vefat edenlere yönlenebilir. (Örnek: Yoksul bir kişinin gömülmesine yardımcı olmak.)
Yahudi yasaları şefkatli davranışlara çok önem verir. Aslında, bu tip davranışları gerçekleştirmek özel bir çaba gerektirir. Zira yaşlandıkça çoğumuz, vaktimizi vermektense, paramızı vermeyi tercih etmeye başlarız. Bundan dolayı Yahudi geleneği, insanın vaktini ve kalbini vermesinin en yüce bağış şekli olduğunu öğretir.
Yaşamımız boyunca devamlı olarak şefkatli davranışlar sergilemek için fırsatlar yaratmamız gerekir. Sokakta rastladığınız güçsüz kişi taşıdığı ağır paketi kaldırmakta zorlanıyor mu? Bir yakınınız üzüntülü ve dalgın mı görünüyor, konuşacak birine mi ihtiyacı var? Bir ameliyattan yeni kalkmış komşunuz, kuvvetini geri kazanmak için günlük yürüyüşlerini yaparken desteğe mi ihtiyacı var? Bu gibi durumlarla karşılaşıldığında içgüdüsel olarak insan, o anda yapmakta olduğu işi aynen devam etmeye meyillidir. Bu, herkesin en başta gösterebildiği olağan bir tepkidir. Ancak şefkatli davranış öğretilerinden alınan derslere dayanarak kendi kendimize bundan böyle şu soruyu sormamız gerekir:'' Tanrı benim ne yapmamı isterdi? '' ***