Psikolojik zeka ve keskin bir ahlaki duyarlılık dolu bir paragrafta Maimonides, dul ve yetimlerle ilgilenen kişilerin üstlenmesi gereken özel bir yükümlülükten bahseder:
Dul ve yetimlere yönelik davranışlarında insanlar özellikle dikkatli olmalıdır; zira onların moralleri düşük, ruhları ise derin bir çöküntü içindedir. Zengin olsalar, bir kralın dulu veya yetimi olsalar bile, "Hiçbir dul veya yetime kötü davranmayacaksın," uyarısını aklımızdan çıkarmamalıyız.
- Mişne Tora, "Karakter Geliştirmenin Kuralları," 6:10
Maimonides'in burada açıklıkla belirttiği gibi, duygusal yönden en çok incinebilecek durumda olan kişilerle birlikteyken insanların olağanüstü duyarlılık sergilemeleri gerekir. Bu kural evlat edinen anne babalar için de geçerlidir. Her çocuğun kendini özel hissetmesi önemlidir. Ancak evlatlığa kabul edilmiş olduklarını, biyolojik anne ve babaları tarafından doğumdan beri terkedilmiş olduklarını bilen çocukların, kendilerini değerli hissetme ihtiyaçları daha özeldir. Kendisi de evlatlığa kabul edilmiş bir kişi olan Daniel Mosesman şöyle yazar, "Evlat edinen bütün anne babalara şunu söylemek isterim. Lütfen çocuğunuza içinizdeki bütün sevgiyi verin. Lütfen onları mümkün olduğu kadar çok kucaklayın, onlara sarılın. Lütfen onları dinleyin. Daha da önemlisi, dünyaya gelmiş olmalarının ve yaşamlarının sizin hayatınızı nasıl kutsadığını onlara lütfen hissettirin."