Çoğu anne baba çocuğunu, en çok, entelektüel ve atletik başarı gösterdiğinde över. Örneğin onu, bir derste gösterdiği başarıdan dolayı büyük coşkuyla tebrik eder ("Ne kadar zekisin, seninle gurur duyuyorum") ve başkalarına çocuklarından bahsederken, onun bu yönünü özellikle methederler ("Oğlum o kadar akıllı ki, ben bile şaşırıyorum").
Entelektüel veya atletik açıdan pek kabiliyetli olmayan ve dolayısıyla anne babası tarafından çevresinde övülmeyen çocuk acaba kendi hakkında ne tür bir yargı geliştirecektir? Dahası, akıllı ve atletik olan çocukların en önemli yönlerinin gerçekten de bu becerileri olduğu inancıyla yetişmeleri ne kadar sağlıklıdır?
İşte çocuklarınızı ve dünyayı daha mutlu ve daha sevecen hale getirebilecek basit bir öneri: Çocuklarınızı en çok hayır işleri yaptıklarında övmeyi adet haline getirin. Böylece çocuklar toplumun kendileri hakkında yüksek bir kanaate sahip olmasını, iyi ve hayırsever bir insan olmakla özdeşleştireceklerdir. Övülmeyi ve sevilmeyi hayırseverlikle özdeşleştirerek yetişen çocuklar, iyilik yaptıklarında kendilerini en çok beğenecekler, seveceklerdir. Bunu düşünün bir an için - iyilik yaptığında kendini en çok beğenen bir nesil. Ne kadar güzel bir dünya olurdu, değil mi?