Yazdır

Yeşiva eğitiminin verdiği en önemli hayat derslerinden biri, bittul Tora kavramıdır (anlamı ''Tora'nın boşa harcanması''). Aslında bu sözcükler, Tora'yı öğrenmede kullanılacağına, boş yere harcanan zamanı ifade eder.

Yahudi geleneklerine göre Tora eğitimi, bir insanın ilgilenebileceği en kutsal ve en değerli faaliyetlerden biri olarak kabul edilir. Bu yüzden de gereksiz işlere vakit harcamak hatalı, hatta günahtır.

Gençliğinde yeşiva eğitimi görmüş bir yazar ve din adamı bu konu ile ilgili fikirlerini şöyle ifade eder: '' Yirmi yaşındaydım ve Kerem B'Yavneh Yeşivasında bir sene geçiriyordum. Orada bulunan diğer öğrencilerden örnek alarak, zaman kavramı hakkında çok ciddi olarak düşünmeye başlamıştım. Bir ara, yanımda bulundurduğum bir deftere, bir arkadaşla sohbet için bile olsa, eğitim dışında harcadığım bütün dakikaları kaydetmeye başlamıştım. Dua, yemek, uyku ve arkadaşlarla dinlenmenin dışında ders (Tora) çalışmaya on saat kırkbeş dakika ayırdığımı tespit ettiğim gün, kendimle gerçekten gurur duymuştum. ''

Yazar şöyle devam eder: '' Okurlarımdan bazıları belki de bu davranışımı aşırı bulacaklardır. Ancak doğrusu, Kerem B'Yavneh'de geçirdiğim o sene çok mutlu ve dinlendirici bir süre olarak aklımda kalmıştır. Ben orada beş, on dakikanın değil, her anın önemini kavramayı öğrendim. ''

Beş on dakika boş zamanları olan insanlar bu zamanı televizyon seırederek veya hiçbir şey yapmadan oturarak ''öldürmeye'' çalışırlar. Ancak şunu çok iyi anlamamız gerekir: Biz zamanı öldürmeyiz, zaman bizi öldürür. Beş dakikamız varsa elimiz bir kitaba doğru uzanmalı, veya kafamızda önemli bir konuyu düşünmeye çalışmalıyız.

Bir yeşivanın başındaki din adamı, özel bir beş dakikalık ders süreci tayin etmişti. Uzakta oturan öğrencilerin bile bu çok kısa faaliyet için yeşivaya dönmeleri isteniyordu. Bu uygulama ile ilgili olarak din adamının açıklaması şöyleydi: ''Beş dakikada bile birşeylerin yapılabileceğini anlamanızı istiyorum.''

Dr. Joseph Adler dindar bir Yahudi ve diş doktorudur. Hasta aralarında ofisine çekilerek birkaç dakika Talmud okur. Bu yöntemle bir gün içinde iki taraflı bir Talmud sayfasını bitirme imkanını bulmaktadır. Yedibuçuk senede bir, Talmudu baştan başa okumuş oluyor.

Bugün, yarın ve bir sonraki gün hayatınızdaki bu ''kayıp'' anları anlamlı şeylerle doldurabilmek için özel çaba bir gösterin. Gerekirse kayıp zamanlarınızı ve değerli bir şekilde kullandığınız zamanı bir deftere kaydedin.

Herman Wouk'un II. Dünya Savaşı ile ilgili Caine Isyanı adı kitabında, romanın ana karakteri Willie, deniz kuvvetlerinde askerliğini yaptığı sırada kanserden ölmek üzere olan babasından bir mektup alır. Umduğundan çok daha azını başardığını düşündüğü hayatı hakkında fikirlerini yansıttığı mektubunda babası, oğlunu şöyle uyarmaktadır: ''Şunu hiçbir zaman aklından çıkarma: HAYATTA ZAMANDAN DAHA DEĞERLİ HIÇBİR ŞEY, HİÇBİR ŞEY, HİÇBİR ŞEY YOKTUR. Zaman stokunun ölçülemeyecek kadar çok olduğunu düşünebilirsin. Yanılgıya düşersin. Boşa harcadığın saatler hayatın başlarında olduğu gibi sonlarında da hayatını mahvedebilir. Ancak bu kayıpların hayatın sonlarında verdiği zarar çok daha fazla hissedilir. '' ***