Lütfen Peraşa Kağıtlarını Dua Sırasında Okumayınız

               Bu Hafta İçin Saatler              

25 Kasım

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

2006

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

4:01

5:15

-----

Yeruşalayim

4:00

5:14

Tel Aviv

4:15

5:16

4 Kislev

Tel Aviv

4:14

5:15

İstanbul

4:26

5:06

5767

İstanbul

4:24

5:04

T O L E D O T

 Hatırlatmalar:

-

 

Bu HP  .....'nin aziz ruhuna ithaf edilmiştir.

 

 

Peraşa Özeti (Bereşit 25:19 - 28:9)

[www.ohr.org.il]

 

20 yıllık çocuksuz bir evliliğin ardından, Yitshak'ın duaları sonunda cevap bulur ve Rivka ikiz çocuklara hamile kalır. Hamilelik dönemi fazlasıyla sancılıdır. Tanrı, bu konuda rahatsızlık duyan Rivka'ya, dünyayı etkisi altına alacak ve tarih boyunca sürecek bir mücadelenin kutupları olan iki milletin - Roma ve Yisrael'in - bu ikizlerden türeyeceğini bildirir. Sancılarının sebebi, mücadelenin rahimde başlamış olmasıdır. Önce Esav doğar; ardından Yaakov, Esav'ın topuğunu tutarak çıkar. İkizler büyürler ve Esav kendisini fiziksel dünyaya daha yakın hisseden bir avcı olurken, Yaakov ise çadırda oturup Tora öğrenir ve maneviyatını geliştirir. [Geleneğe göre, ilk atalarımız Tora'yı metin olarak almamışlarsa da, Tanrı kendilerine tüm mitsvaları iletmiştir. Hatta Noah'ın oğlu Şem, torununun oğlu Ever ile bir Yeşiva bile kurmuştur.]

 

Büyükbabaları Avraam'ın cenaze gününde, Yaakov geleneksel yas yemeği olan mercimek pişirirken, zor bir av gününden yorgun dönen Esav girer ve bir tabak mercimek karşılığında Behorluk hakkını (ve beraberinde tüm manevi sorumlulukları) Yaakov'a satar. Bu, Esav'ın, Behorluk hakkı için ne derecede değersiz olduğunu gösteren bir örnektir. [Bir annenin doğan ilk çocuğu erkekse, behor unvanını alır.]

 

Kenaan toprakları bir kez daha kıtlığa teslim olur. Yitshak Mısır'a gitmeyi düşünür; ancak Tanrı kendisine, korban edilmek üzere bağlandıktan sonra erişmiş olduğu kutsiyet düzeyinin, Kutsal Topraklar'dan dışarı çıkmasına engel olduğunu bildirince vazgeçer ve Gerar'da Pelişti milletiyle yaşamaya başlar. Bir süre sonra Peliştiler, fazlasıyla zengin hale gelmiş olan Yitshak'a karşı kıskançlık beslemeye başlayınca Kral Avimeleh kendisinden Gerar'ı terk etmesini ister.

 

Yitshak, babasının önceleri kazmış olduğu, fakat Peliştiler'ce kapatılmış olan üç tane kuyuyu tekrar açar. Bu, gelecekte inşa edilecek üç tane Bet-Amikdaş'a simgesel bir göndermedir. Tanrı'nın Yitshak'ın yanında olduğunu gören Avimeleh, kendisiyle bir antlaşma yapar.

 

Yitshak ölümünün yaklaştığını hissedince, beraha vermek üzere Esav'ı çağırır. Kendi peygambersel düzeyi ile bu berahanın aslında Yaakov'a gitmesi gerektiğini bilen Rivka, Yaakov'un Esav'ın yerine geçmesini ve berahayı almasını sağlar. Esav ümitsizlik içinde, Yaakov'un daha önce de behorluk hakkını aldığını babasına söylediği zaman, Yitshak berahanın doğru yere gittiğini anlar ve Yaakov'a vermiş olduğu berahayı teyid eder. Esav Yaakov'u öldürmeye and içer. Haberi alan Rivka, Yaakov'u, kardeşi Lavan'ın yanına gönderir. Orada kendisine uygun bir eş [daha doğrusu eşler] de bulabilecektir.

 

DEVAR TORA

[Rabi Berel Wein - www.torah.org]

 

Onu Attın Mı?

 

Kim bilir kaç kez, zamanında önemsiz olduğunu düşündüğünüz bir kâğıt parçası ya da buna benzer bir şeyi dikkat etmeden attıktan sonra, onun hatırlamanız gereken çok önemli bir şey olduğunu fark etmişsinizdir. Bir an için önemsiz ya da küçük görünen bir şey, hayatın daha sonraki bir aşamasında çok değerli hale gelebilir. Bu haftanın peraşasında, Esav'ın behorluk hakkını Yaakov'a satarken başına gelen de böyle bir durumdur.

 

Tora, bizlere, Esav Yaakov'a behorluk hakkını satarken hiçbir tereddüdü olmadığını ve pişmanlık duymadığını söyler. O sırada behorluk hakkının Esav için bir değeri yoktur. Bir kap mercimek, iyi vakit geçirmek, arkadaşlarla gece dışarı çıkmak, cinsel zevkler Esav için en önemli konulardır. Bu şekilde, hayatının ileri bir safhasında çok arayacağı ve özlemini duyacağı bir şeyden vazgeçer: Behorluk hakkından, ruhundan, kendi öz varlığından. Daha sonra, babasına, zaten Yaakov'a vermiş olduğu duayı vermesi için yalvarır. "Sadece bir duan mı var Baba?" diye kükrer. Ve Yitshak, Yaakov'a verdiği duanın behorluk hakkının bir parçası olduğunu söyler. Esav'ın alabileceği başka dualar da vardır; ama hayatının, arzularının nispeten dindiği bu döneminde sahip olmak istediği dua artık elde edilemez. O, vakti zamanında değersiz olduğu fikriyle behorluk hakkını atmıştır.

 

Yahudi ulusal hayatında ve sayısız Yahudi bireyin hayatında, Tora, kutsal gelenekleri sıklıkla, "ilerleme" ya da farklı kazançlar uğruna terk edilmiştir. Bu gibi durumlarda sonuç her zaman Yahudi toplumu ve Yahudi bireyleri için kötü olur. Bir kap mercimek, Yahudi dünyasında geçtiğimiz bir buçuk yüzyıldaki bütün "izm"lerin, bu behorluk hakkıyla karşılaştırıldığında çok az bir değere sahip olduğu görülür.

 

Esav'ın "benim için başka duan yok mu?" şeklindeki yakarışı, bugün birçok Yahudi'nin ruhunun derinliklerinden çıkmaktadır. Yahudiliğin tüm alternatif biçimleri, yapmacık kabalistler, gitarlar eşliğinde yapılan dualar, maneviyat, anlam ve değerler için duyulan bu derin özlemin belirtileridir. Ama behorluk hakkını, çoğunlukla hiç fark etmeden bir kap mercimek için satmanın sonucunda gelenler yüzünden, bütün bu yeni dualar da bir şekilde tatmin etmez olmuştur. Toplumsal ve bireysel yaşantımızda Atamız Yitsak'ın duasına sadece Tora'daki behorluk hakkına ciddi yaklaşırsak ve buna saygı duyarsa, ulaşabiliriz.

 

DEVAR TORA

[Avraam Hayim Feldman - www.tfdixie.com]

 

Tanrı'ya Ulaşmak

 

"Yitshak, eşi için Tanrı'ya yakardı; çünkü o kısırdı" (Bereşit 25:21).

 

Bu haftaki peraşanın başındaki bu cümlenin yapısı zor görünmektedir. Tora ilk olarak bize Yitshak'ın dua ettiğini söyler ve duanın amacını ancak bundan sonra belirtir. Aslında bunun tersinin olmasını bekleyebilirdik: İlk başta problemin belirtilmesi, ardından çözümün sunulması... Acaba burada neden ilk olarak sorundan (çocukları olmadığından) ve sonrasında Yitshak'ın Rivka'nın çocuğu olası için dua ettiğinden bahsedilmemiştir?

 

Tora üstüne açıklamalar veren Rabenu Behaye, bu şekilde bizlere dua hakkında çok önemli bir ders öğretildiğini söyler. Rivka kısır olduğundan, çocuğu olması için Tanrı'ya dua etmesi gerektiğini düşünebiliriz. Ancak gerçek, bunun tam tersidir. Rivka'nın kısırlığının "amacı" çocuk için dua etmesidir. Tanrı, Rivka'yı, değişebilmesi için dua etme ihtiyacı duyacağı bir şekilde yaratmıştır. Pasuk bize bu örnekteki temel noktanın çocuk sahibi olmak değil, dua etmek olduğunu belirtir.

 

Sıklıkla duanın, genelde sahip olmadığımız şeyleri Tanrı'dan isteme fırsatı olduğunu düşünürüz. Aslında, duanın sağladığı fırsat çok daha yüksek ve önemlidir. Tanrı ilişkilerimizi inceler ve aynı şekilde davranmamız için aşamalardan geçirir. Dolayısıyla, ona tamamen bağlı olduğumuzu anlayabilmemizi sağlayan durumlar yaratır ve Kendisi'ni aramamızı sağlar. Bütün ihtiyaçlarımızı bize vermeyerek, Tanrı anlamlı bir ilişki kurmak için çaba sarf etmemizi sağlar.

 

Hahamlarımız şöyle derler: "Anneler [Sara, Rivka ve Rahel - ve olasılıkla Lea] neden ilk başta çocuksuzdu? Çünkü Tanrı tsadiklerin dualarını arzular." Mükemmel bir armağan olan hayatın sayısız zorluklarıyla yüzleştiğimizde, Tanrı'nın bize elini uzattığını ve Kendisi'yle ilişkiye geçmemizi istediğini hatırlayalım. Bunlar aslında birer engel değil, fırsattır.

 

BİR MİtSVA

[Rabi Hayim Aşer Levene - www.torah .org]

 

Cinayet Yasağı

 

Mitsva: Cinayet yasağı On Emir'den biridir (Şemot 20:13, Devarim 5:17).

 

Esav, bir ölüm aleti kullanan katilin vücuda gelmiş halidir. Babası ona peygambersel bir öngörüyle "Kılıcınla yaşayacaksın" (Bereşit 27:40) demiştir. Esav, büyük savaşçı ve kral Nimrod'u öldürdükten sonra yorgun bir şekilde eve döner ve behorluk hakkını bir tabak mercimeğe satar. Babasının berahasını kaybedince, ikiz kardeşi Yaakov'u öldürmek ister. Cinayet, Esav'ın yaşam biçimi haline gelmiştir.

 

İlk bakışta, birini öldürme yasağı yeterince açık görünür. Yaşam, yaşamak için, insanın amacını gerçekleştirebilmek, üretmek ve verimli olmak için verilmiştir. Dolayısıyla insanın hayatını çalan ve böylece onu ilahi amaca ulaşmaktan alıkoyan birisi tarafından engellenmemelidir (Sefer Ahinuh, Mitsva 34).

 

İnsanlar arası ilişkileri olumsuz etkileyen diğer hareketler de zararlıdır; ama cinayet medeniyeti tamamen yok edebilir. Cinayet, insanlığın yaşamını aniden koparır. Ve doğal olarak, yaşam kuvveti olmaksızın, ilerleme sağlanamaz ve dünyanın varlığı yok olduğu için hiçbir gelişim gerçekleşmez.

 

Esav'ı bir katile dönüştüren felsefesi neydi? Katil, kendi varlığını her şeyin merkezi olarak görür. İdeolojik olarak, Tanrı tarafından kendisine dünyaya istediği biçimde müdahale etme hakkı verildiğine inanır. Önüne çıkan diğer her türlü insanı görmezden gelerek, istediği her şeyi yapma hakkı bulur kendinde. Kurbanın hayatının kendi elinde olduğunu düşünür.

 

Esav'ın babası Yitshak, bir Gevura, "güç" ya da Din, "yargı" insanıydı; hayat gücünü isteyerek Tanrı'ya sunmuş bir kişiydi. Varlığının böyle olmasını gerektiğini de bilmekteydi. Bütün varlığı aslında Tanrı'nın ondan yapmasını istediği şeylerin bir ifadesiydi. Aslında hayatı Tanrı'nın istediklerinin bir manifestosuydu ve onu Tora'nın emirleri belirlemişti.

 

Yitshak'ın mirasını sapkınca düşünen Esav kendi etrafında bir daire çizer ve çelişkili bir sonuca varır. Mantığını şöyle işletir: Başlangıç noktam, değişmez var olmam konusundaki prensiptir. Ben benim ve her şey benim istediğim şekilde yürümelidir." Bu şekilde Esav "yasayı" belirleyen olma statüsünü [kendince] Tanrı'dan almıştır. Bu mantığını göz önüne alarak, hayatını bu fikirleri nereye sürüklerse o şekilde sürdürür. Bu başkalarını öldürmesini de kapsar.

 

Yitshak, hayatı Tanrı'nın söylediği şekilde anladığı ve yaşadığı için, sanki babası Avraam tarafından Mizbeah'ta gerçekten korban edilip yakılmış gibidir. Buna istinaden Hahamlarımız, sembolik olarak "Yitshak'ın küllerinin sürekli olarak Tanrı'nın huzurunda yer aldığını" söylerler. Yitshak bir anlamda orada ölmüş, ve sonra tekrar canlanmıştır [Amida duasının ikinci berahasının konusu olan yeniden doğuş, bu şekilde Yitshak'a denktir]. Yitshak için ölüm, hayata dönüşmüşken, onun tam zıddı yönünde yaşamın anahtarını elinde tuttuğuna inanan Esav için yaşam, ölüme dönüşmektedir.

 

Yahudilik, insanın en değerli hazinesi olarak "insan canını" görmekle tektir. Kadehleri tokuştururken bile "LeHayim - Hayata!" denir. En büyük üç günah dışında, tüm emirler, hayatın korunması amacıyla ihlal edilebilir. Bu da insan hayatına kastetmeyi - hatta kesin görünen bir ölümü hızlandırmayı bile - korkunç kılar.

 

Her gün, bir Yahudi'nin Mode Ani'de söylediği ilk sözler, Tanrı'ya var oluş için duyulan minnettarlıkla ilgilidir - bu sözlerle yeniden uyanmanın mutluluğu dile getirilir. İnsan canı kutsal olduğu için çok değerlidir. Hayat ancak ruh - insanın ilahi özü - vücutta bulunursa işler. Bu ikisi, kan dökerek ayrılmamalıdır.

 

Hayat İlahi Takdire göre yaratılır, yaşanır ve sonlanır. Öldürme yasağı, her insanın canının değerini ve kutsiyetini hatırlatır. Ne yazık ki bu değer, ölüm saçan Hollywood kahramanlarının ve intihar bombacılarının hüküm sürdüğü çağdaş toplumda etkisini yitirmektedir.

 

Her GÜn YAPILAN MİTSVALAR

[www.pirchei.com]

 

Netilat Yadayim Suyunu Dökmek

 

Önceki yazılarda belirtildiği üzere, birçok kişi, sabah vakit kaybetmeden hemen Netilat Yadayim yapabilmek için, yataklarının yanına bir kap dolusu su yerleştirir ve üstünü küçük bir leğenle örter; sabah kalkar kalkmaz da leğenin içinde ellerini bu kaptaki suyla yıkar. Böyle yapan kişiler, leğende kalan suyu kontrolsüz bırakmamaya dikkat etmelidirler. Çünkü Netilat Yadayim yapıldıktan sonra ellerdeki tuma bu suya aktarılmış olur. Bu yüzden bu su insanların geçtiği yerlere dökülmemelidir. Ayrıca, bu su başka bir amaçla kullanılmak üzere ayrılmamalıdır. Örneğin, bu suyla yerler silinmemelidir. En doğrusu bu suyun, insanların geçmeyeceği bir yere, örneğin lavabo ya da tuvalete boşaltılmasıdır.

 

KAYNAKLARIMIZDAN - YAHUDİ TERBİYESİ

[Sefer Maase Avot]

 

Kibir ve Öfke

 

  • Kibirin sonuçlarından biri de öfkedir. İnsan her şeye sahip olma hakkını kendinde gördüğü zaman, bunu elde edemediği takdirde öfkelenmekte gecikmeyecektir.
  • Yaakov, torunları Menaşe ve Efrayim'e beraha verdiği zaman, sağ elini büyük olan Menaşe'nin yerine Efrayim'in başının üstüne yerleştirmiştir. Buna rağmen ne Efrayim kibirlenmiş ne de Menaşe kardeşini kıskanmıştır. İki kardeş arasındaki sevgide, bu olay sonrasında hiçbir değişiklik olmamıştır. Bu nedenle Yaakov Bene-Yisrael'in bu çocuklar gibi beraha vermelerini istemiştir, kibirsiz ve kıskançlıksız.
  • Hahamlarımız, Tanrı'nın üç tip insanı özel olarak sevdiğini öğretirler: Öfkelenmeyen, sarhoş olmayan, gururunda ısrar etmeyen.
  • Rabi Şimon ben Lakiş şunu öğretir: "Öfkeye kapılan bir kişi, eğer bilgeyse, bilgeliği kendisinden uzaklaşır. Eğer peygamberse, bu özelliğini yitirir."
  • Öfkelenen kişi, putlara tapmış gibidir. Zira öfke anında gözü hiçbir şey görmez, Tanrı'yı bile umursamaz.
  • İnsanlar kendilerini, öfkeyi hak eden durumlarda bile öfkelenmeme konusunda geliştirmelidirler. Öfke sahibi insanların hayatı hayat değildir.

 

YAHUDİ EVİNİN TEMELLERİ

[Dini Uygulama Rehberi - Rabi Nisim Behar]

 

Sabaha Dair Kurallar

 

1.      Sabahleyin Tefilin takıp Tefila söylemeden hiçbir iş yapılmamalıdır. Tefila'dan önce yola çıkılmamalı ve yiyip içilmemelidir. [Yalnızca su, çay ya da kahve gibi şeyler içilebilir. Fakat insan hastaysa ya da çok aç olduğundan kendisini tutamıyorsa E-loay Neşama'yı Vaani Avarehem'e kadar söyler, sonra ufak bir şey yiyebilir.]

2.      Gün doğumuna kadar yıkanılabilir, tıraş olunabilir ve her türlü iş yapılabilir; fakat o andan sonra eldeki her işin olduğu gibi bırakılıp, Şema ve Tefila söylenmesi gereklidir. Yalnız Cuma günleri, Şema ve Tefila saatleri geçmemesi şartıyla, Şabat günü için alışveriş Tefila'dan önce yapılabilir.

3.      Kişi, Tefila'dan önce başka bir kişiyi "Şalom" demek suretiyle selamlayamaz, çünkü Şalom aynı zamanda Kutsal Tanrımız'ın adıdır. Onun yerine "Safra Tava / Boker Tov - İyi Sabahlar" diyebilir. Fakat diğer bir kişi, kendisine "Şalom" derse, o zaman o da "Şalom" kelimesiyle cevap verebilir.

4.      Hahamlarımız'ın dediğine, göre Bene-Yisrael'in geleneği başı açık gezmemektir. Çünkü Tanrısal Nur (Şehina) başın üstünde bulunur. Bu yüzden her zaman baş kapanmalı ve dört adımdan fazla baş açık yürünmemelidir. Böylece Tanrı korkusu her zaman insanın içinde yerleşmiş olacaktır.

5.      Kişi Netila ve Aşer Yatsar berahalarından sonra ara vermeden, E-loay NeşamaVaani Avarehem'e kadar söylemelidir.

 

Haftanın Sözü

[Orhot Tsadikim]

 

Tevazu içinde yapılan küçük bir hareket, Tanrı için, gururla yapılan büyük bir hareketten bin kat daha iyidir.

                                                     

Haftanın Peraşası'nı, t  e  b  e  r  r  u  d  a     b  u  l  u  n  a  r  a  k, ölmüşlerinin ruhuna veya hasta bir yakınının şifasına ithaf etmek isteyenlerin,

 ilgililer (050 - 38 41 30) ile temasa geçmeleri rica olunur.

Peraşa kağıtları Tora ile ilgili yazılar içerdiğinden çöpe atılmamalıdır.

Lütfen Geniza'ya getiriniz.