Yaşamın Sözel İlkeleri

Genelde Yahudiler Yazılı Tora'yı tanırlar. Moşe'nin 5 kitabını. Ancak çoğu, Sözlü Tora'nın da aynı zamanda insanlara indirildiğinin farkında değildir.

Sözlü Tora, Yazılı Tora'nın bir yorumu değildir. Buradaki gerçek, Sözlü Tora'nın Yazılı Tora'dan evvel olduğudur. 3300 yıl önce Tanrı Sinay Dağı'nda tüm Yahudilere kendisini göstermiştir. Daha sonra da, Yahudi halkının uygulaması için detaylı açıklamalarıyla birlikte 613 mitsvayı Moşe'ye sunmuştur. O devirde bütün öğretiler, sözeldi.

Bundan ancak 40 yıl sonra, Moşe'nin ölümünden ve Yahudilerin İsrael topraklarına girmesinden hemen önce, Yazılı Tora Yahudi halkına sunuldu.

Aslında, Yazılı Tora Tanrı'nın Sinay dağında Moşe aracılığı ile Yahudilere verdiği bilgilerin bir çeşit özetidir. Bu yüzden Yazılı Tora, Sözlü Tora olmadan anlaşılamaz.

Günümüzde Sözlü Tora, yazılı şekli ile de mevcuttur. Biz buna "Mişna" deriz. Yahudi liderleri, 2000 yıl önce Romalıların işgali ve baskısı altında, Sözlü Tora'nın unutulmasını önlemek için onu yazıya dökmüşlerdir.

GİDEBİLDİĞİNİZ KADAR GİDİN

Tora'daki tek kelime bile, eğer kişi gerekli donanıma sahipse, hayatı anlamanın 4 aşamasını içerebilir. Tora'nın derinliklerine indikçe, sizin için daha gerçek olur ve ona uygun olarak yaşamaya başlarsınız.

Tora, dört faklı aşmada anlaşılabilir.

"Peşat" - Tora'nın ne anlama geldiğinin basit bir açıklamasıdır. Raşi'nin (12. Yüzyıl-Fransa) bu düzeyi açıklayan ünlü bir yorum yazısı vardır. "Draş" - Bu, midraştır. Tora kavramlarının nereden kaynaklandığını ve hayatımıza nasıl uygulayacağımızı anlatır. "Remez" - Midraş'ın daha geliştirilmiş halidir. Kelimeleri değişik okumak, onlara farklı anlamlar kazandırır. "Sod" - Gizli kalmış anlamlar ve Toranın mistik yönüdür.

"PaRDeS" bu dört kelimenin karma harflerinden oluşur, meyve bahçesi anlamına gelir. Tora, koparıp tadına bakabileceğimiz kutsal, lezzetli meyvelerle doludur.

Bilgelik ruhunuz, gıda beden içindir. Tanrı fiziksel beslenme ihtiyacını ruhsal beslenmeyi öğretebilmek için vermiştir. Bilgeler der ki; "bir Yahudi günde üç öğün beslendiği gibi, günde üç kere de dua eder.

METAFİZİK

Yasal bir sorununuz varsa bir avukat, hasta olduğunuz zaman bir doktor ararsınız. Tora'nın bir bölümünün anlaşılması, sizin için zor ise, bir uzman arayınız. Tora'nın karmaşıklığını çözebilmeniz için size gerekli teknikleri öğretecek bir haham bulun.

Kutsal bir kaynaktan geldiği için, Tora'ya, diğer kitaplara yaklaşıldığı gibi yaklaşılmamalıdır. Tora ile iç içe olmadan önce, onun değişmez sabit kural ve prensiplerine alışmanız gerekir. Bunları, bütünüyle bu prensiplere hakim olan uzmanlardan öğrenmeniz gerekir. Tora eğitimiz için öncelikle geleneksel yöntemleri kullanın.

İyi ki Tora'nın birbirinden değerli ciltlerce yorumu var.. Tora'nın talimatlarını anlamakta zorlandığınız zaman, sizden önce gelenlerin yorumlarından yararlanabilirsiniz. Yakın zamanlarda, bu yorumlar İngilizce'ye de çevrilmiştir.

SÖZLÜ TORA'YA NEDEN İHTİYAÇ DUYARIZ

Bütün kurallarıyla Sözlü Tora, kilitleri açmanın tek yoludur. Aralarında bir ortaklık vardır. Yazılı Tora, günlük yaşamdaki buyruk ve emirleri içerir, Sözlü Tora ise bunları icra etmenin yollarını açıklar. Yazılı Tora, Sözlü Tora olmadan bilinçli olarak kullanılamaz.

Örneğin; Tefillin, Yazılı Tora'da ifade edilir. Ancak ne olduğunu nasıl bilebiliriz? Ne renk ve ölçüdedir? Şekli nasıldır? Kayışlar kaç aşamadır? Nasıl takılmalıdır? Kimler takabilir? Ne zaman takılır? Tefillin'in siyah küpler şeklinde olduğunu bilmemiz için Sözlü Tora'ya ihtiyacımız vardır.

Suka nedir? Çatısı metal mi, plastik midir? Ahşap mıdır? Pembe tabanı mı vardır? Bütün bu detayları, Sözlü Tora içerir, Yazılı Tora'da bunlar bulunmaz.

Bütün Yahudiler, Tefillin'in ne olduğunu bilir. Düşünürseniz, Yazılı Tora'da Tefillin hakkında açık bir tasvire gerek olmadığını anlarsız. Eski bir Tefillin'e bakmak yeterlidir. Yahudi tarihinde her yetişkin erkek takmıştır ve nesilden nesile aktararak bugüne ulaşmasını sağlamıştır. Sözlü Tora, Yazılı Tora gibi mutlaktır. 

SÖZLÜ TORANIN AVANTAJI

Bir ansiklopediniz var mı? Herhalde, siz de herkes gibi bunu uzun zamandır kullanmıyorsunuzdur. Ancak belirli bir şeyi bulmak ve öğrenmek için kullanırsınız. Kütüphanenizde, sadece başvuru kitabı olarak durur.

Ansiklopedinin var olmadığını düşünün. Yaşam farklı mı olurdu? Belki, daha çok bilgi edinirdik!

Bu Tanrı'nın Sözlü Tora'yı oluşturma sebebidir. Çünkü Yahudilik, rafta duracak bir başvuru kaynağı değildir. Tora yaşanmalı ve benimsenmelidir. Bunu yapabilmek için geçmişi ve geleceği bilmemiz gerekir. Yazılı ve Sözlü Tora sayesinde temeller öğrenilir. Ancak her Yahudi devamını tartışarak ve inceleyerek sözlü olarak öğrenmelidir.

"Mişna" kelimesi, gözden geçirmek anlamına gelir. Sözel olarak aktarırken hata yapma olasılığı daha fazla olduğu için, sürekli gözden geçirmek bütünlüğü ve doğruluğu garantiler. Öğrenci, notlar alır ve sonra hepsini ezberler. Binlerce kişi aynı bilgileri kesin olarak öğrendiği zaman gelecek nesle iletiminde hatalar gündeme gelmez.

Tora, "Tanrı'nın sonsuz bilgeliği eşliğinde, bir bütün olarak nesilden nesile aktarılmak için düzenlenmiştir." Sözlü veya yazılı bir kural değildir. Her ikisidir.

NEDEN BİLGELİKTE "YAŞAMIN SÖZLÜ İLKELERİ" BİR UNSURDUR?

Tanrı Sinay Dağı'nda konuşmuş ise mesaj bellidir. Siz Tanrı'nın söylediklerini anlamaya çalışmalısınız. Yazılı Tora der ki "Tanrı'yı tüm kalbinizle sevin". Mişna bunu nasıl yapacağınızı anlatır. Eğer yaşam görüşünüzü belirlemiş iseniz, bunu uygulamak ve hatırlamak mantıklıdır. Yahudiliğin yaşamla ilgili bilmeniz gereken en önemli prensiplerinden biri, Tora'yı bilmek ve anlamak şartıdır. Ne kadar çok bilirseniz o kadar çok gerçeğe yaklaşırsınız. Mişna'yı uzmanlık derecesinde öğrenin. Böylece tüm dünyanın anlamını, enginliğini ve açıklığını keşfedeceksin