Yazdır

Çocuklarımıza alçakgönüllülük aşılamak

Sarah Chana Radcliffe, M.Ed., C.Psıch.Assoc Çocuklarınız için istediklerinizi düşününce, onların alçakgönüllü olmalarını istemek aklınıza gelir mi?

Çoğumuz bu soruyu ' evet ' diye cevaplamakta tereddüt ederiz. Çünkü genelde alçakgönüllülüğü zayıflıkla eş anlamlı tutarız.

Dünyanın en alçakgönüllü adamının size ziyarete geleceğini bir düşünün. Ondan, kapıyı çok hafifçe çalmasını, başı eğik bir şekilde içeri girmesini, odanın bir köşesindeki sandalyeye sessizce kıvrılmasını beklersiniz.

Fakat Tora, Moşe'nin şimdiye kadar yaşamış en alçakgönüllü insan olduğunu söyler! Öne çıkıp, firavuna ' Halkımı bırak, gitsin !' diyen, Kızıldeniz'in ikiye ayrılması için asasını kaldıran, savaşlarda ulusu zafere götüren Moşe... Moşe'nin evinize girdiğini düşünebiliyor musunuz? Onun büyüklüğü önünde eğilirsiniz! Fakat o yine de alçakgönüllüdür.

Alçakgönüllü kişi, hiçbir şeyi olmadığını düşünen insan değildir. Alçakgönüllü kişi, bazı özelliklere sahip olduğunu fakat bu özelliklerin Allah tarafından verilmiş olduğunu bilen kişidir. Kendi başarı ve büyüklüğünün kaynağının Allah olduğunu bilmeyen birisi, kibirli olur. Ve acaba kim, kendini beğenmiş, kibirli çocuklar yetiştirmek ister?

GURURLANMAYIN, ZEVK ALIN

Çocuklarımıza, onların özel olduklarını, yetenekli, becerikli olduklarını ve kendileri hakkında diğer tüm güzellikleri öğretmeye çalışırız. Fakat ayrıca, tüm bunların Allah'ın armağanları olduklarını da öğretmeliyiz.

Başarılarından zevk duymalılar fakat gururlanmamalılar. Onlar, Allah'ın kendilerine verdiği becerileri iyi şeyler başarmak için kullanıyorlardır.

Çocuğunuz, iri yapısını ve fiziksel gücünü, okul bahçesinde arkadaşlarına sataşıp gösteriş yapmak için kullanabilirdi, fakat bunun yerine, yeteneklerini bir spor dalında başarılı olmak için de kullanabilir. Kızınızın akademik başarıları, onun Allah'ın verdiği aklını iyi bir amaç için kullanıyor olması anlamına gelir. İki çocuğun da bu durumdan çok zevk alması gerekir. Çünkü bir bakıma Allah'ın yazıp onlara verdiği çeki, paraya dönüştürüyorlar.

ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK, BAŞKALARINA SAYGIYI BERABERİNDE GETİRİR

Alçakgönüllü bir insan, kendi içindeki gücü fark ettiğinden, başkalarının içindeki gücü de fark edebilecek kadar kendine güvenir. 10 yaşında kendini beğenmiş bir çocuk, her zaman arkadaşlarından daha iyi olduğunu düşünür, çünkü örneğin, kendine göre sınıfındaki en iyi okuyan kişidir... Alçakgönüllü bir çocuk ise, çok iyi okuduğunun bilincindedir fakat aynı zamanda, sporda, matematikte, fende veya tarih dersinde de çok iyi olan arkadaşlarının farkına varmıştır.

Sadece aramızdaki en büyük kişi, başkalarının içindeki büyüklüğü gösterebilir. Başkalarını aşağı görenler sadece aklını kullanmayanlardır. Biz, tüm çocuklarımızın kim olduklarını bilmelerini takdir etmelerini ve başkalarına karşı da saygılı olmalarını isteriz.

KENDİ KONUMUNU BİLMEK

Eğer bir elektrikçi değilsem, elektrikçime prizi nasıl tamir etmesi gerektiğini ben söyleyemem. Tabii ki kibar, rahatsız etmeyecek şekilde önerilerde bulunabilirim. Örneğin, " Affedersiniz elektrikçi bey, acaba bağlantı kablosunu prize takmayı unutmuş olabilir misiniz acaba ?" gibi... Böyle bir durumda, elektrikçi bir uzman olduğundan, benim ona bir şey yapmasını söylemem yerine sormam daha doğrudur. Onun kendi işini nasıl yapacağını söylemem hem yersiz hem de kaba bir davranış olur.

Buna benzer bir şekilde, bir çocuk da kendinden büyük kişilerin tecrübelerine, bilgisine ve olgunluğuna saygı göstermelidir. Eğer bir çocuk konumunu bilirse, anne-babasına bir şeyleri söylemek yerine sormayı tercih edecektir.

Bu davranış tarzını çocuklarımıza şu kelimeleri öğreterek aşılayabiliriz: " Acaba mümkün mü?" Örneğin, bir anne, kızının matematik ödevine yardım ettiği zaman bir yanlış yaparsa, kız "Anne, hepsini yanlış çözdün !" demek yerine, " Acaba bir yanlış yapmış olman mümkün mü anne?" demelidir.

"Acaba mümkün mü ?" kibirli ve ben -merkezli anlatımı, anne - babaya saygılı bir anlatım şekline dönüştürmektedir. Bu, alçakgönüllülüğü aşılamak için son derece önemli bir araçtır.

YANLIŞLARI İTİRAF ETMEK

Alçakgönüllülüğün son özelliği, hataları itiraf edebilmektir.

Kibirli bir insan hata yapamazken, alçakgönüllü birisi, hatalarını ortaya dökmekte özgürdür. Daha da önemlisi, alçakgönüllü bir insan her zaman hata yapabileceğinin bilincindedir. Kibirli biri, banka hesaplarında bir yanlışlık yapıldığını görürse, bankanın içine yürüyüp bu sorumsuzluğun hesabını sinirli bir şekilde sorar. Diğer yandan, alçakgönüllü kişi, ilk aşamada hatanın kendisinden kaynaklanıp kaynaklanmadığın kontrol eder. Daha sonra, bankaya gidip kibarca görevliden işlemlerinin kontrol edilmesini talep eder. Suçlamak yerine sorar.

ÇOCUKLARA ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK AŞILAMAK İÇİN YÖNTEMLER

#1:Kontrolünüzü kaybetmeyin

Çocuklarımıza bir şeyler öğretmenin en iyi yolu onlara örnek olmaktır. Kibirli bir insan asla alçakgönüllü olmayı öğretemez. Anne-baba olmak, bir anlamda otorite de olmak demekse, kibirli, kendini beğenmiş bir hava içine girmek daha kolaydır. "Bana ne cüretle karşı gelirsin ?" demek, sizi dinlemeyen bir çocuğa karşı yanlış bir tavırdır. Görevimiz sabırla ve saygıyla onlara bir şeyler öğretmektir. Çocuklarımızın olumsuz davranışlarına karşı aldığımız tavır, alçakgönüllülüğü öğretmek için bizim elimizdeki en önemli araçtır. Bağırmadan, aşağılamadan, sakince eğitim verdiğimiz zaman, alçakgönüllülük için örnek olmuş oluruz.

12. yüz yılda yaşamış eğitimci bir filozof olan Maimoides, " Her zaman herkese sükunetle konuş" demiştir. Çocuklar da insandır, sizlere karşı çıktıklarında bile... Onlara yumuşak konuşun, onların ve kendinizin itibarını koruyun. Eğer onlara söz geçirmenin tek yolu bağırmaksa, onlara doğru disiplini verememişsiniz demektir.

#2 Çocuklar, rica etmeli, söylememeli

Anne- babalar sadece örnek oluşturmakla kalmamalı, doğruları kelimelerle de çocuklarına öğretmelidirler. Eğer bir çocuk annesine karşı sesini yükseltirse, bu davranışının düzeltilmesi gerekmektedir. Çocuğunuza iki kural öğretin:

·Söylemek yerine rica et

·Güzel bir ses tonuyla konuş

Sihirli sözcükler, " Acaba mümkün mü? " dür. Bu soru, çocuğunuzdaki alçakgönüllülük duygusunu ortaya çıkartacaktır. Çocukların, büyüklerin, özellikle anne-babaların, kendilerinden farklı bir statüde olduklarını anlamaları çok önemlidir. Büyükler, daha çok bilgiye, tecrübeye ve otoriteye sahiptirler. Çocukların, büyüklere ulaşmak istemeleri, onlara karşı olmalarından çok daha yararlıdır. Başkalarından bir şeyler öğrenme becerisini geliştirir. Kibirli bir çocuk, başkalarından hiçbir şey öğrenemez.

#3 Saygısız konuşmalara göz yummayın

Kaba ve saygısız çocuklar, artık anne-babasına bile bağırıp küfreden daha da kaba gençlere dönüşeceklerdir. Bu davranışlar birdenbire ergenlikle ortaya çıkmaz. Kendini beğenmiş tavırların kontrol edilmemesi ve yıllarca birikmesiyle oluşurlar.

Aşağıdaki 5 aşamalı program, çocuğunuzun konuşmasındaki yanlışlıkları düzeltmesine ve onun daha saygılı, alçakgönüllü olmasına yardım edecektir. Birinci adımla başlayın ve ancak gerekliyse bir sonrakine geçin.

  1. 'Saygılı ' konuşma tarzıyla ne kastettiğinizi çocuğunuza ÖĞRETİN. Örnekler verin ve taklit yönteminden yararlanın.
  2. Saygılı konuşmasını çocuğunuza HATIRLATIN ve bu konuda ona örnek olun.
  3. Saygısız konuşmalar sırasında, "ses tonu", veya " lütfen daha alçak konuş" şeklinde onu UYARIN ya da " Anneciğim şunu unutmuş olman mümkün mü?" şeklinde ona birkaç kelimeyi hatırlatın.
  4. Saygısız konuşmalara " Özür dilerim? ", "Efendim?" veya "Biraz daha saygılı olmayı denemek ister misin ?" şeklinde MÜDAHALE EDİN. Çocuk kendisini düzelttiği anda da, onu kutlayın.
  5. Gerekiyorsa, DİSİPLİNİ kullanın. Çocuk saygısızca konuştuğu zaman, annesi, " Uzun süredir saygılı konuşma üzerine uğraşıyoruz ve sanırım artık ne yapman gerektiğini biliyordun. Şimdiden itibaren, sesini yükseltirsen, kaba kelimeler kullanırsan, rica etmek yerine emredersen, saygılı konuşma kurallarını 10 kez yazmak zorunda kalacaksın." diyebilmelidir.(Tabii ki siz kendiniz bunun yerine başka bir yaptırım bulabilirsiniz .)

Bir çocuğa daha saygılı konuşmasını öğrettiğiniz zaman, sabırlı olun! Bazı çocuklar için bu konuşma şeklini benimsemeleri yıllar alabilir. Bu süreci, anne-babanın sürekli çabası çok hızlandırabilir ve tabii ki devamlı örnek olma, mükafatlandırma ve genel olumlu ilişkiler de buna yardımcı olur.

Çocuğunuz büyüyüp saygılı şekilde konuşmayı öğrendikçe, artık herkesle bu şekilde konuşmaya başlayacaktır. - hem büyüklere, hem de arkadaşlarına. Alçakgönüllülük onun yaşam tarzı olacaktır ve alçakgönüllülükten doğan saygı da doğal bir şekilde bunu takip edecektir. Siz anne-babalar, çocuğunuza paha biçilmez bir armağan vermiş olacaksınız: Alçakgönüllülük armağanı.