Bu haftanın Peraşası, bir şarkı olması açısından tektir. Bu, Moşe'nin Yahudi insanların tarihini, dünyadaki diğer milletlerle ve Tanrı ile olan ilişkilerini anlatan bir şarkıdır.

Bazı insanlar tarihin sıkıcı olduğunu düşünebilirler. "Bütün bunların benimle ne ilgisi var?" diye sorabilirler. Ama gerçekte, tarih, uzun zaman önce olmuş olayların hikayesinden çok daha fazlasıdır. Bizlerin şimdi, daha iyi bir hayat yaşamamızı sağlayabilecek bedava bir rehberdir tarih. 
Örneğin, başkalarının tecrübelerinden yeni şeyler öğrenebiliriz. Bu bilgileri, kendi hayatımızda daha iyi seçimler yapmak için kullanabiliriz.

HİKAYE
Hikayemizde, bir çocuk geçmişte alınan bir dersin işine yarayabileceğini öğrenir. 

SEYAHAT SİGORTASI
Kohen ailesi, Büyükbabaları evlerine taşındığından beri epey değişmişti. 
Çocuklar oyun odasında uyuyorlardı, böylece büyükbaba sessiz odada yatabiliyordu. Babaları da yemek masasına hep beraber rahat rahat oturabilmeleri için bir parça ekleyip, büyütmüştü. 
Hayat dolu, yaşlı büyükbaba geldiğinden beri, eve özel, sıcak bir duygu yayılmıştı.
Büyükbaba bahçe ile ilgilenmeyi çok severdi ve bir şekilde, her bitkinin, sağlıklı büyümesi için, neye ihtiyacı olduğunu çok iyi bilirdi. Ama her şeyden çok, büyükbaba torunlarıyla zaman geçirmeye bayılırdı. Onlara, hiç boşalmayan ceplerinden bol bol şeker çıkarıp verir, çocukluğu hakkında sonu gelmez, heyecanlı hikayeler anlatırdı. 
Roni, Büyükbabasının hikayelerini çok sevdiği halde, erkek kardeşi Jeff için bunların hepsi "eski tarih" ti. Bazen hikayelerin ortasında esnemeden duramazdı. 
Bir pazar sabahı, çocuklar, yakınlardaki kulübün yüzme havuzuna gitmek için bisiklete binmek üzere garajda hazırlanıyorlardı. Büyükbabaları, garajdan içeri girdiğinde, yola çıkmak üzereydiler. Elinde, bahçede kullandığı küreği tutuyordu. 
"Hey, çocuklar" dedi Büyükbaba gülümseyerek, "Sabahın bu erken saatinde nereye gidiyorsunuz bakalım?" diye sordu. 
Daha çocuklar cevap vermeden devam etti: "Biliyor musunuz, çocukken benim de bir bisikletim vardı. Tabii ki sizinkiler kadar güzel değildi..." dedi parıldayan iki bisikleti de göstererek. 
Ardından, bir yere gideceği zaman, yanında her zaman bozuk para almayı adet edindiğini ve gitmek istediği yere sağ salim ulaşınca, parayı birine yardım etmek için bağışladığını anlatmaya başladı. "Böylece, ne zaman yola çıksam, iyi bir amaç için çıkmış oluyordum. Bu da olabilecek en güzel 'seyahat sigortasıydı!' dedi gülümseyerek. 
Roni, büyükbabasının sözlerini içercesine dinlerken, Jeff sıkılıp sürekli saatine bakıp durdu. Bir kaç dakika sonra, Büyükbaba hikayesini bitirdi ve bahçeye geri döndü. 
"Haydi artık gidelim" dedi Jeff sabırsızca. "Belki hala havuz daha kalabalıklaşmadan oraya varma şansımız vardır."
Ama Roni onu durdurdu. "Bekle bir dakika. Hemen geleceğim" diyerek evin içine daldı. Kısa bir süre sonra, elinde bozukluklarla geri geldi. "İşte" dedi, "Bu bir seyahat sigortası… Tıpkı büyükbabanın söylediği gibi. Bu parayı, kulüpteki bağış kutusuna koyacağım. Sen de bir tane ister misin?"
Jeff sadece güldü, "Ne için alayım ki?" "Büyükbaba bizlere sadece eski tarihi hikayelerinden birini anlatıyordu. Eminim bisikleti o kadar eskiydi ki, gitmek için gerçekten "sigortaya' ihtiyacı vardı. Benim yepyeni dağ bisikletim, kesinlikle tek başına gideceği yere varır."
Roni, omuzlarını silkti ve iki oğlan yola çıktı. Karşılarına yolun kapalı olduğunu belirten sarı bir işaret çıktığında, sadece bir kaç sokak gitmişlerdi. Polis, onlara yolda çalışma olduğunu ve oraya varmak için, çok daha uzun olan Hilldale yolundan gitmeleri gerektiğini anlattı.
Çocuklar, Hilldale yoluna saptılar. Uzun, yokuşlu yol, çocukları epey zorlamıştı. Çocuklar, kısa bir mola vermek için durdular. Yeniden yola çıktıklarında, Jeff'in bisikleti yerinden kımıldamadı. 
"Vites sıkıştı. Sen önden git. Seni hemen yakalarım" dedi Jeff zinciri gevşetmeye çalışarak. Biraz sonra, gitmeye devam etti. Ama bir kaç dakika sonra, bisikletin arka lastiği patlayıverdi. "Buna inanamıyorum" diye içini çekti.
Tekerleği tamir etmeye çalışırken, Büyükbabasının hikayesi aklına geldi. Belki de gerçekten ondan öğrenebileceği bir şeyler vardı. Bugün de tıpkı büyük babasının zamanında olduğu gibi yapabileceği güzel şeyler vardı. Tekerleği tamir etmesi epey uzun zamanını aldı. Havuza vardığında klüp kapanıyordu. Kardeşi Roni, güzel bir yüzüşün ardından canlanmış şekilde soyunma odasında çıktı. "kaçırdığına çok üzüldüm" dedi anlayışlı bir şekilde. 
Jeff başını sallayıp, "Belki yüzemedim ama Büyükbabamın hikayelerine kulak vermeyi öğrendim. Şimdiden itibaren, onun bilgilerine daha çok değer vereceğim." dedi.

TARTIŞMA SORULARI

3-5 YAŞ

Soru: Jeff, büyükbabasının hikayelerini ilk kez duyduğunda neler hissetmişti?

Cevap: Bu olaylar çok uzun zaman önce olduğu için sıkıcı olduklarını düşünüyordu.

Soru: Bisiklet yolculuğundan sonra nasıl hissetti?

Cevap: Büyükbabasının söylediklerinden de bir şeyler öğrenebileceğini fark etti.

6-9 YAŞ 
Soru: Sizce bazı kişiler, geçmişte olan olayları dinlediklerinde neden sıkılırlar?
Cevap: Genelde, insanlar sadece kendileriyle ilgili olaylarla ilgilenirler. Geçmişteki olayları duyduklarında, bu hikayelerin kendi hayatlarıyla hiçbir alakası olmadığını düşünebilirler. Ama hepimiz duyduklarımızın altında yatan mesaja odaklanabilirsek- büyükbabanın iyi davranışların önemli olduğunu ve " ilahi bir koruyuculuk" sağladığını belirten mesajı gibi- uzun zaman önceki deneyimlerden çok şey öğrenebileceğimizi görürüz. 
Soru: Sizce Roni ve Jeff'in büyükbabası neden torunlarına, eski hikayelerini anlatmak istiyordu?
Cevap: Torunlarını çok seviyordu ve onlara katkıda bulunmak istiyordu. Hayatı boyunca çok değerli dersler öğrendiğini fark etti. Bu deneyimlerini ve kazançlarını çocuklarla paylaşmak, bir şekilde onların yaşamlarını kolaylaştırmak istiyordu. Hikayeleri, gerçekten sevginin armağanları gibiydi. 
Soru: Sizin anne-babanızın veya büyükbabanızla büyük annenizin hayatlarından öğrendiğiniz bir şey var mı?

10 YAŞ VE ÜSTÜ
Soru: Sizce günümüz insanları 100 yıl önceki insanlarla aynı mıdır? Ya 1000 yıl önceki insanlarla? 
Cevap: Tabii ki yüzyıllar boyunca dünyada bir çok değişim meydana gelmiştir- tarzlar değişmiş, ve gelişen yeni teknoloji bütün dünyayı tamamen yeni ve farklı bir yer haline getirmiştir. Ama bütün bunların altındaki temel insan doğası aynı kalmıştır. İnsanların duyguları ve motivasyonu büyük ölçüde geçmişte nasılsa şimdi de aynıdır. 1000 yıl önce yaşamış bir insanın cep telefonunun ne olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu ama bütün arkadaşlarınızın sahip olduğu bir şeyin sizde olmaması nedeniyle kendinizi neden kötü hissettiğinizi anlayabilirdi. Eğer tarih dönemlerinin bütün dış olaylarının ötesine bakabilirsek ve tarihin insan doğası hakkında ortaya çıkarttığı küresel derslere odaklanabilirsek, geçmiş, geleceğe açılan değerli bir pencere haline gelir. 
Soru: Kendi hatalarınızdan mı yoksa başkalarının hatalarından mı bir şeyler öğrenmek isterdiniz? Neden? 
Cevap: Kendi hatalarımızdan bir şeyler öğrenmek çok önemlidir. Bir hata yapıp aynısını yeniden tekrarlamak gerçekten kötüdür! Ama bu hatayı daha başından engelleyebilirsek en iyisini yapış oluruz. Etrafımızdakilerin ve bizden önce yaşamış kişilerin hayatlarına bakıp, neleri doğru neleri yanlış yaptıklarını inceleyebiliriz. Eğer bu şekilde davranırsak, daha mutlu bir hayat yaşamak ve daha az hata yapmak için elimize mükemmel bir fırsat geçirmiş oluruz. "Akıllı olmayanlar kendi hatalarından, akıllılar başkalarının hatalarından ders çıkartırlar. "
Soru: Sizin anne-babanızın veya büyük babanızla büyük annenizin hayatlarından öğrendiğiniz şeyler nelerdir?