2Bu Hafta İçin Saatler


19 TAMUZ

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5783

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

19:08

20:30

-----

Yeruşalayim

19:06

20:27

Tel Aviv

19:29

20:32

8 TEMMUZ

Tel Aviv

19:27

20:30

İstanbul

20:23

21:05

2023

İstanbul

20:20

21:02

İzmir

20:17

21:07

İzmir

20:14

21:04

PİNEHAS-פינחס

 

 


Peraşa Özeti
[www.chabad.org]
(Bamidbar25:10-29:40)

 

Aaron'un torunu Pinehas, Şimon kabilesi prenslerinden Zimri'yi ve onun, çadırına getirdiği Midyanlı prensesi öldürmek için gösterdiği gayretten dolayı ödüllendirilir: Tanrı ona ebedi bir barış antlaşması ve Koenlik bahşeder. 

Yapılan nüfus sayımında 20 ile 60 yaş arasındaki erkeklerin sayısının 601.730 olduğu saptanır. Moşe'ye, Ülke'nin, kabileler ve Yisrael aileleri arasında kurayla nasıl bölüştürüleceği hakkında talimatlar verilir. Tselofhad adlı, erkek çocuk sahibi olmadan ölen kişinin beş kızı, Moşe'den, babalarının hakkına düşen toprağı almayı talep ederler. Tanrı bu isteklerini kabul eder ve bu konuya Tora'nın miras kanunları arasında yer verir. 

Moşe, kendisinden sonra görevini üstlenmesi ve halkı Erets-Yisrael'e götürmesi için Yeoşua'yı görevlendirir. Peraşa, günlük korbanlar ve Şabat, RoşHodeş (ayın ilk günü) ve Pesah, Şavuot, Roş Aşana, Yom Kipur, Sukot ve Şemini HagAtseret bayramlarında getirilen ek korbanlar ile ilgili detaylı bir liste ile son bulur.

 

 

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf

GÖZLERİNİ AÇ!

Bir salgın: Birbirine bağlı iki peraşa. Balak ve Pinehas. Balak peraşasının sonunda Bene Yisrael’i lanetleme konusunda başarısız olan Bilam farklı planını devreye sokar ve Moav kızlarının Bene Yisrael kampına gönderilmeleri suretiyle günah işlemelerini sağlar. Ne yazık ki bu plan başarılı olur ve toplumdan yirmi dört bin kişi bir salgında hayatını kaybeder.

Bu salgını durdurmak da Pinehas’ın davranışı ile mümkün olur. Pinehas alanen suç işleyen Şimon kabilesi lideri Zimri ile Moav prensesi Kozbi’yi ortadan kaldırarak kampta yeniden barışı sağlar. Defalarca söylediğimiz gibi Pinehas bu yaptığı ile “Ş.alom” yani barış ile bereketli kılınır. Kabala’nın öğretisine göre Pinehas aynı zamanda “Ölüm Meleği” ile de barış yapmıştır. Çok uzun yıllar yaşayan Pinehas karşımıza krallar döneminde Eliyau Anavi olarak çıkar.

Hesaplama: Pinehas ve Eliyau sözcüklerinin toplam sayısal değeri iki yüz altmıştır. Bu da “göz” anlamına gelen “ayin” sözcüğünün sayısal değerinin iki katıdır. Bu hesaplama daha sonra Eliyau olarak karşımıza çıkan Pinehas’ın her iki gözümüzü de kullanmanın önemine işaret ettiği anlamına gelir.    

İki gözümüzü kullanmak ile bu iki kişi arasında nasıl bir bağlantı kurduklarını Rabilerimizden öğreniyoruz. Hepimiz iki gözle görmekteyiz. Bir tanesi şimdiki zamanda kullandığımız gözümüzdür. Acil ihtiyaçlarımızı ve isteklerimizi gören, hayatımıza devam etmemizi sağlayan fiziksel gözümüz. Bir de geleceğe bakan gözümüz vardır ki o da şimdiki anın ötesini görebilen, uzun vadede gerçekten önemli olana odaklanabilen bir gözdür. Bu hem fiziksel hem de manevi olabileceği gibi uzağı görebilmek ve anlayabilmek biraz daha maneviyat ve hikmet gerektirmektedir.  

Derin bir öğreti: “Semah bahur beyaldutha… vealah bedarhe libehauvmare eneha, veda ki alkol elle yeviaha AE.loim bamişpat -  genç adam, gençliğinde sevin, kalbinin ve gözlerinin isteklerini yerine getir, ama bil ki Tanrı seni bütün bunlar için yargılayacaktır.”

Kohelet 11/9’da yer alan bu pasuk yukarıda söylediğimiz gerçeği kuvvetli bir şekilde ifade etmektedir.

Gemara Masehet Şabat 63/B’de Rabiler pasuğun birinci bölümünün yetser ara ikinci bölümünün de yetser atov tarafından söylenen ifadeler olduğu öğretilir. Bir “göz” burada ve şimdiyi, şu anda tadını çıkarabileceğimiz tüm zevkleri, diğer “göz” ise gerçekten anlamlı ve gerçekten önemli olanı, uzun vadeli hedeflerimizi ve özlemlerimizi görür. 

Gözlerini aç! İnsanlar günaha batmışken, Pinhas ayağa kalkar ve gözlerini açar.   Hayatın bundan ibaret olmadığını, burada ve şimdinin ötesine bakmaları ve neyin gerçekten önemli olduğunu, neyin gerçekten değerli olduğunu, neyin gerçekten anlamlı olduğunu görmeleri için keskin bir şey yapması gerektiğinin farkındadır. Bu nedenle Pinehas “ayin” değerinin iki katıyla temsil edilir. Kendisi bize iki gözle bakmayı, uzun vadeli hedeflerimizi gözden kaçırmadan acil ihtiyaçlarımızı görmeyi öğretir.  Sadece şu anda neye ihtiyacımız olduğuna ve ne istediğimize değil, aynı zamanda anlamlı yaşamak için ne yapmamız gerektiğine de odaklanmamızın elzem olduğunu hatırlatır.  

Doksanlı yaşlarda yaşlı bir kadın nefes darlığı çekmekte ve bir makine yardımı ile nefesini düzenlemektedir. Çocukları ve yardımcıları bu makinenin kullanımının çok gerekli olduğu konusunda ısrarcıdırlar. Makine rahatsızlık vermektedir ve kadın çok da bunu kullanmaya hevesli değildir. O kadın bir Rabi’ye başvurarak görüşmek istediğini bildirir ve ona durumu açıklar.

Rabi kadından yaşamaya devam etmek istemesinin tüm nedenlerini anlatmasını ister.   O da Rabi’ye çocuklarını, torunlarını ve torunlarının torunlarını ve dört gözle beklediği her şeyi anlatır.

Rabi kadına "yaşamaya devam etmek için birçok iyi nedeni olduğundan” söz eder. Makine, tüm bu harika şeyler için ödenmesi gereken bedel gibidir şeklinde de düşüncesini paylaşır.

Hayatta, istediğimiz şeyler vardır ve istediklerimize sahip olabilmemiz için atmamız gereken adımlar vardır. Sorun insanların tüm zamanlarını “yaşamak” yerine “yaşamanın bedelini ödeyerek” geçirmeleridir.   Anlık ihtiyaçlarımızla o kadar meşgul oluruz ki kendimize gerçekten önemli ve değerli olanı yapma fırsatını vermeyiz.

Gelin iki gözümüz de açık olarak yaşamaya çalışalım. Sadece günümüzde ve şimdiyi değil, aynı zamanda bu dünyada kısa süreli kalışımız sırasında başarmak istediklerimize dair uzun vadeli vizyonumuzu da görmeye çalışalım.

DİVRE TORA
Rav Naftali Haleva

Bu hafta okuduğumuz peraşada bir Yahudi liderinin hangi özelliklere sahip olması gerektiğini öğrenmekteyiz. ‘’Vayomer Ad… El Moşe Ale El Ar Aavarim Aze Ure Et Aarets Aşer Natati Livne Yisrael’’

Tanrı Moşe’ ye şöyle der: Bu Avarim Dağına çık ve İsrail oğullarına verdiğim diyarı gör.

Bu emir, Aazinu peraşasında ikinci kez tekrarlandığı gibi Tora’mızın sonunda da görülmektedir.

Büyük mucizelere tanık olmuş, İsrailoğulları’ nı esaretten çıkarmış Tanrı’yla direkt olarak konuşan Peygamberimiz Moşe Rabenu, İsrail topraklarına giremeyecekti. Bu acı ve zor anında Moşe kendi kaderine rağmen alçak gönüllüğünü bozmadan, kendi durumunu göz önüne almadan, başa gelecek liderin kim olacağını düşünür.

‘’Vaydaber Moşe El Ad… Lemor ‘’ Moşe Tanrı’ya der: ‘’Yifkot Ad… Eloe Aruhot Lehol Basar İş Al Ayeda’’ Tanrı’dan yeni lideri tayin etmesini ister. Raşi; Moşe’nin Tanrı’ya kendisinin duygularının bulunduğu bu zor durumda yeni bir lideri tayin etmek istemesinin taktir edilecek bir hareket olduğunu vurgular. Moşe’nin bu davranışı, bir liderin ortaya koyması gereken en doğru harekettir.

Bir lider öncelikle:

1.Gayesine ve amacına ulaşan lider günün birinde kendi ihtiyaçlarını bir kenara bırakarak cemaatin geleceğini düşünmelidir. Sormamız gereken soru nasıl bir lider olması gerektiğidir. Bunun cevabı bir Yahudi liderinde neler aranması gerektiğinin bilinmesi ile anlaşılır. Moşe, Sinay Dağından inişinde gecikir ve bu gecikme nedeni ile Yahudi Milleti telaşa kapılır. Liderlerinin geriye dönmemesi karşısında yeni bir lider arayışına başlarlar. Aaron’a yalvararak onun kendilerine öncülük etmesini ve liderleri olmasını isterler. Onlara göre lider; kişilerin yapamadıklarını başaramadıklarını yerine getiren, önlerinde öncülük edebilecek kişidir. Moşe’nin gecikmesi nedeni ile çaresiz kalan halk, Moşe’nin yapacaklarını yapabilecek bir şahsı armaktadır. Bu özelliklere sahip lider Aaron’dur. Ama Moşe’nin liderlik anlayışı farklı bir boyutta olup, öğrenmemiz gereken bir düşüncedir.

‘’Aşer yetse lifneem vaaşer yavo lifneem, vaaşer yotsiem, vaaşer yeviem . Velo tiye adat Ad… Katson aşer en laem roe ’’

Lider onların önünde çıksın ve onların önünde girsin ve onları dışarı çıkarsın ve onları içeri getirsin.

2. özellik: Lider yalnızca insanların önünde yürüyen ve her şeyi onlar için yapan kişi değildir, sürekli olarak halkla beraber yürüyendir. Lider davranışlarıyla iyi bir insanın nasıl hareket etmesini gerektiğini, fertlerin birbirlerini sevip saymasını gösteren örnek birisi olmalıdır. Lider halk için her şeyi yapan değil,eksik taraflarını tamamlayıp onların yapmasını sağlayandır.

Talmud Baba Batra bölümünde öğretildiği gibi; aile fertlerinden birisi hastalığında bilge bir kişiye, Rava giderek dua etmesi gerekliliğinden bahseder. Burada Rabilerimiz şöyle der: Önemli olan Rav’ın gidip hasta için dua etmesi değildir. En ideali Ravın o kişiye nasıl ve hangi duayı etmesi gerektiğini öğretmesidir.

Yeuşua, Moşe’nin istediği şekilde tarif edilen lider sıfatını taşıyan kişidir.. Buna uygun olarak seçilen Yeoşua bu görev için en mükemmel insandır. Moşe’nin en iyi öğrencisi Yeoşua, Moşe’nin gitmiş olduğu her yerde onu takip eder, hocasını seyreder, söylediği her şeyi dinler ve hareketlerini de ona göre yapar. Bu sayede kendisi de Moşe gibi büyük bir lider olmayı başarır.

3. Yahudi lideri olmanın üçüncü bir özelliği de bütün insanları bir bütün halinde ortak bir amaç etrafında toplayan, bölünmemesini sağlayan kişidir. Korah’ın iddiası: şayet bütün cemaat kutsal ortak bir amaç etrafında toplandıysa onları bir çatı altında toplayacak bir lidere ihtiyaç olmadığıydı.

Alaha’ya göre bildiğimiz gibi; ‘’Venatenu al tsitsit akanaf petil tehelet ‘’ Elbiselerinin eteğinin saçağı üzerine lacivert ipler konmalıdır. Korah’ın iddiasına göre bütün elbise tehelet rengindeyse o zaman Tsitsit koymaya gerek yoktur. Buna paralel olarak çıkarılan mantık eğer kişi kendini ahlaki değerlerle geliştirdiyse, yani tüm elbise, kişinin karakteri ve saygınlığı Tanrı’nın tarif ettiği tehelet renginin kendisi ve bu durumda mitsvotları hatırlatan tsitsitlerin yani kuralların olmaması gerektiğidir.

Bu düşünceye paralel olarak liderin amacı insanları bir amaç altında toplayabilmek ve buna göre kişilerin bazıları ortak ahlaki değerler altında toplandıysa liderin kendisine ihtiyaç duyulmayacağıdır.  

Korah bu düşünceyle yanlışa düşmüştür. Toplumdaki kişilerin bazıları mükemmelliğe ulaşsa bile her devirde kişileri tümüyle motive edecek bir lider olması gerekir. Çünkü insan, mükemmelliğe ancak toplumun tüm fertleri ile ulaşabilir.

Bir bakıma lider orkestra şefidir ve oyuncuları yönetendir. Ama unutulmaması gereken tüm oyuncuların kendi enstrümanını çalması gerektiğidir. O nedenle topluluktaki fertlerin bazıları mükemmelse bile o kişileri diğer kişilerle kaynaştırmayı sağlayan bir lider olması şarttır. Bu nedenle 613 emri hatırlatan tsitsit yani Tora kanunları toplumdaki bazı fertleri mükemmelleştirdiyse bile tüm fertlerin mitsvalara ihtiyaçları olduğu gibi, kişileri birleştirecek bir lidere de ihtiyaçları vardır. Lider, Tanrı düşüncesi altında kişileri anlayan ve motive edendir.

Bu düşünceye göre lider:

1. Günün birinde bayrağı başkasına teslim eden;

2. İnsanların eksiklerini tamamlayıp onların yapmasını sağlayan;

3. Bir bütün halinde toplumu bölmeden ortak amaç altında toplayan

4. Kişileri tüm cemaat fertleriyle kaynaştırmayı sağlayan;

5. Tanrı düşüncesi altında kişileri anlayan ve motive edendir.

Genel olarak nesilden nesile düzey düştükçe liderlerin de daha az vasıflı olması gerektiği sanılır.

Oysa durum tam tersidir. Nesil ne kadar zayıfsa, başına o kadar güçlü bir lider gerekir. Tıpkı bir hasta gibi. Hastalığı ne kadar ciddiyse, doktor da o kadar uzman olmalıdır.

Bene Yisrael’in, halka daima yakın olan liderlere ihtiyacı vardır. Öyle ki halktan herkes ona karşı kişisel bir yakınlık duyacak şekilde davranmalıdır; tıpkı bir çobanın sürünün tüm elemanlarıyla ilgilenmesi gibi… Kendilerine erişilmesine izin bile vermeyen gururlu liderler gibi değil…

GÜNLÜK YAŞAMDAN
(Kaynak: www.hidabroot.org)
Rav İzak Peres

Şabat’a bakan kişi yakın akraba veya arkadaşlarını cep telefonuna baktıkları için uyarmalı mıdır?

Şabat gününe bakan kişi yakın akraba ve arkadaşlarını tatlı bir dille uyarmalıdır. Çünkü evdeki ortam bundan olumsuz  etkilenebilir. 


AKLIMIZDAN GEÇENLER
Rav İsak Alaluf

Birçok ülkede insanlar sıradan konuşmalarda sık sık Tanrı'nın adını anarlar. Şöyle şeyler söylüyorlar: “Aman Tanrım! Bu çok pahalı!” "Tanrı aşkına, lütfen beni affet!" "Tanrıya şükür, iyiyim." Allah isterse bu arabayı alırım” dedi. "Tanrım, lütfen beni hastalıktan koru." Tanrı'nın adını bu kadar gelişigüzel anmanın yanlış bir yanı var mı?

Rabimiz cevaplandırır:

Genel olarak, bölgenizdeki insanların Tanrı'yı ​​​​hayatlarına bu kadar düzenli bir şekilde dahil etmeleri aslında çok güzel! Tanrı'nın aslında hayatımızın her alanına dahil olduğunu kabul etmenin harika bir yolu olarak bu söylemleri değerlendirebiliriz.

Aşırı kullanım açısından, Tanrı'nın İbranice isimlerinden hiçbirini saygıyla bile olsa boş yere telaffuz edemeyiz. Tanrı'nın isminin diğer dillerde içsel bir kutsallığı yoktur. Ancak münhasıran Tanrı’ya işaret eden bir kelime olduğu için kutsallık mertebesine de ulaşmaktadır. Bu nedenle Tanrı'nın adını gereksiz yere ve banyo gibi yerlerde söylememeliyiz.

Bu nedenle, yukarıdaki örneklerinizi ele alırsak, ilk iki örnek (“Aman Tanrım! Bu çok pahalı!” "Tanrı aşkına, lütfen beni affet!")  Tanrı'nın adının gereksiz yere anılmasıdır ve kaçınılmalıdır. Diğerleri şükran veya dua ifadeleridir ve uygundurlar.

HAFTANIN SÖZÜ

"Dünden öğren, bugünü yaşa, yarın için umut et. Önemli olan sorgulamayı bırakmamaktır.” (Albert Einstein)