Bu Hafta İçin Saatler

13 ŞEVAT

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5783

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

16:35

17:53

-----

Yeruşalayim

16:41

17:59

Tel Aviv

16:54

17:55

4 ŞUBAT

Tel Aviv

17:00

18:01

İstanbul

18:09

18:49

2023

İstanbul

18:18

18:59

İzmir

18:14

19:05

İzmir

18:22

19:13

BEŞALAH- בשלח


6 ŞUBAT 2023 TU BİŞVAT


Peraşa Özeti
[www.chabad.org]
(Şemot13:17-17:16)
 


Bene-Yisrael'in Mısır'dan çıkışına izin verdikten kısa bir süre sonra, Paro onları zorla geri getirmek üzere peşlerine düşer ve Bene-Yisrael kendilerini Paro'nun orduları ile deniz arasında kıstırılmış halde bulurlar. Tanrı, Moşe'ye asasını suyun üzerinde kaldırmasını söyler; deniz yarılarak Bene-Yisrael'in geçişine imkan tanır ve sonrasında, onları takip eden Mısır ordusunun üzerine kapanır.
Moşe ve Bene-Yisrael, Tanrı'ya şükran ve övgü içeren bir şarkı söylerler.

Çölde halk susuzluk ve açlık sebebiyle çeşitli kereler Moşe ve Aaron'aşikayette bulunur. Tanrı, Mara'daki acı suları tatlılaştırır, başka bir yerde de Moşe'nin kayaya asasıyla vurması sonucu kayadan su çıkar. Tanrı gökten Man adı verilen mucizevi bir yiyecek yağdırır. Man çöl boyunca her sabah tan vaktinden önce yağacaktır. Bunun yanında Tanrı her gece Yisrael kampına sülün sürüleri yollar. 

Bene-Yisrael'e, Cuma günler iki porsiyon Man toplamaları talimatı verilir; zira Tanrı'nın tam bir iş bırakma günü olarak belirlediği Şabat günü Man yağmayacaktır. Bazıları bunu dikkate almayıp Şabat sabahı Man toplamaya çıkarlar, fakat bir şey bulamazlar. Aaron az miktarda Man alıp, gelecek nesiller için bir tanık olması amacıyla bir kaba koyar.

Refidim'de halk Amalek'in saldırısına uğrar; fakat Moşe'nin duaları sayesinde Yeoşua'nın komutasındaki ordu saldırganları bozguna uğratır.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf

ŞARKI SÖYLEMEK LAZIM

Bilgelik ve şarkılar: Beşalah peraşasının okunduğu Şabat günü “Şabat şira” olarak bilinir. Bu şarkı aslında her gün dualarımızın içinde söylenmektedir. Midraş Raba ilginç bir yaklaşımla sadece Bene Yisrael’in Tanrı’ya şarkı söylediğini öğretir. Nitekim Adam ilk yaratılan insandır ve Tanrı’ya bir şarkı söylememiştir. Her ne kadar “Mizmor şir leyom aŞabat şarkısı kendisine atfedilse de bu şarkının asıl mimarı Moşe Rabenu’dur. Avraam Avinu gerek ateşten de gerekse krallar arasındaki “mini dünya savaşından” kurtulmuş ancak yine de Tanrı’da şarkı söylememiştir. Yitshak Avinu mizbeah üzerinde bulunmuş ama kurtulduğunda Tanrı’ya şarkı söylememiştir. Yaakov dahi birçok sıkıntıdan kurtulmasına rağmen Tanrı’ya şarkı söylemek aklına gelmemiştir. Halbuki Bene Yisrael Kızıldeniz mucizesinin hemen ardından “az yaşir Moşe uvne Yisrael” sözcükleriyle başlayan şarkıyı söylemişlerdir. Bene Yisrael’in bu davranışını Midraş Raba “pia patha behohma – ağzını bilgelikle açar” sözü ile değerlendirir. Bu söz aslında Cuma akşamı eşlerimize söylediğimiz “Eşet Hayil” ilahisinin bir bölümüdür ve Mişle kitabının otuz birinci bölümünde yer alır. Bilgeler bu şarkı ile Mişle’de yer alan cümlenin arasında nasıl bir bağlantı olduğunu sorgularlar. Sfat Emet adlı kaynağa göre Bene Yisrael Şehina’nın gücü ile bu şarkıyı söylemek üzere ağzını bilgelikle açmış ve ortaya her gün söylediğimiz bu şarkı çıkmıştır.

Ataların şarkısı: Pirke de Ribi Eliezer adlı kaynak bu şarkıdan önce de bazı şarkıların olduğundan söz eder. Nitekim Adam Arişon Şabat onuruna yaptığı yanlıştan dolayı ölümle cezalandırılmadığı için “Mizmor Şir Leyom AŞabat”ı besteler. Teilim 89. Mizmor olarak karşımıza çıkan “Maskil le Eytan aezrahi” aslında Avraam’a atfedilir. Yüzyirminci mizmor ile başlayan “Şir Amaalot” serisinin birçok mizmoru da Yaakov’a aittir. O halde Midraş Raba’nın iddia ettiği gibi ilk şarkı söyleyen Bene Yisrael değildir.   Ancak Midraş Tanhuma Maşiah zamanına kadar on şarkının olacağı bilgisini paylaşırken dokuz şarkının söylendiğini bize öğretir. Denizin şarkısına kadar şarkılar bireyseldir. Ancak denizin şarkısı bir toplumun bir bütün içinde Şehina’nın varlığını hissederek söyledikleri ilk ve tek şarkıdır. Rabilerin öğretisine göre de bu şarkı Tora’da yazılı olan ilk şarkıdır.

Sevinç ve inanç: Rabiler bu şarkının neden “az” sözüğü ile başladığını sorgularlar. Bu sözcük ilk bakışta çok da gerekli görünmemektedir. Netsiv miVolojin bu sözcüğün hem sevinci hem de inancı simgelediğini söyler. Nitekim Teilim’d eyer alan “az yimale sehok pinu – ağzımız gülüşle dolacak” ifadesi sevinmeyi anlatmaktadır. Benzer şekilde şarkıdan hemen önce yer alan “vayaaminu b’Ad…. uvMoşe avdo – Tanrı’ya ve O’nun kulu Moşe’ye inandılar” ifadesi de aynı bilgeye göre inancın yani “Emuna”nın ifadesidir. Bu şarkının “az” sözcüğü ile başlamasının nedeni şarkının inanç ve sevinçle söylenmesidir.

Şarkının nedenlerinden biri de Tanrı’ya olan güvendir. Bu güveni kazanmaları için arkalarından koşturarak yaklaşan Paro’yu görmeleri, önlerindeki deniz ile sınırlandırılmaları ve kafesteki güvercin gibi kaçacak yerlerinin olmaması gerekmiştir. Bene Yisrael bu noktada Tanrı’ya “tseaka – yakarış” dediğimiz bir şekilde sesle yalvarırlar. Talmud “tseaka” sözcüğünün bir nev’i Tefila olduğunu bizlere öğretmektedir. Bene Yisrael bu Tefila sayesinde kurtuluşu hak etmişler ve neticede ortaya çıkan güven ortamında Tanrı’ya şarkı söylemişlerdir. Arkalarından firavunun geldiğini Tora “ufaro ikriv – firavun yaklaştı” şeklinde verir. Bilgeler firavunun yaklaşmasının doğurduğu endişe ve korkunun atalarımızı Tanrı’ya yaklaştırdığını ve bunun teşuva ile mümkün olduğunu bizlere öğretirler. Tanrı Bene Yisrael’in teşuva yapmasını ve Kendisine güvenmesini istemiştir. Ortaya çıkan şarkı da bu güvenin bir göstergesidir.

Şarkı söylemek lazım: Tanrı Bene Yisrael’in sesini duymak ister. Onların gerçekten güvendiklerini görmeyi arzular. Bunun için de onları bir teste daha tabi tutar. Midraş Şir Aşirim “aşmiini et koleh – sesini duyur” derken Bene Yisrael’in Mısır’dan çıkana kadar seslerini duyurduklarını Mısır çıkışı sonrasında ise rehavete kapılarak seslerini çıkarmadıklarını öğretmektedir. Tanrı Bene Yisrael’in yakarışını duymak istemiş ve onları bir şekilde teşuva yapmaya zorlamıştır.

Burada bizler için son derece önemli bir ders vardır. Kişi Tanrı’ya dönüş yapmayı geciktirmemeli bunun için de teşuva kapılarını zorlamalıdır. Bu zorlama elbette fiziksel bir çabadan ziyade manevi yükselmeyi ifade etmektedir. Bene Yisrael zaman içinde Tanrı’ya güvenmeyi ve O’na dönmeyi bilmişlerdir. Zaman zaman bu kuvvetli bağ sekteye uğramışsa da Bene Yisrael her zaman Tanrı’nın gözünde özel olmayı başarmıştır. O halde şarkı söylemek gerekliyse “lehu neranena l’Ad…. – gelin Tanrı’ya terennüm edelim.”

DİVRE TORA
Rav Selim Eskenazi

Gerçekten İstiyor Muyuz?

Erets Yisrael’deki ve tüm dünyadaki Sefarad Cemaaatlerinde, Hazanların güzel sesleriyle seslendirdikleri nağmelerle meşhur, Şabat Şira yani Şarkılar Şabat’ı olarak da bilinen Beşalah Peraşası’nda Yisrael Milleti’nin, Mısırlılardan kurtarılması amacıyla, Akadoş Baruh U tarafından yapılan ve bütün dünyanın tanık olduğu denizin ikiye yarılma mucizesiyle karşılaşmaktayız.

Masehet Sota 36a’da şöyle öğretilir: 

Rabi Meir dedi ki: Yisrael Milleti, denizin kenarında dururken kabileler arasında bir çekişme yaşanıyordu, biri diyor ki önce ben denize gireceğim, öteki diyor ki önce ben denize gireceğim, Binyamin kabilesi atlar ve denize ilk o girer. 

Rabi Yeuda, ona dedi ki: Olay öyle değil şöyle gerçekleşti. Biri diyor ki denize ilk giren ben olmam, öteki diyor ki denize ilk giren ben olmam, Nahşon ben Aminadav atlar ve denize ilk giren o olur. 

(Nahşon’un girmesiyle beraber deniz ikiye ayrılır) 

Yani Rabi Meir’e göre bütün halk Mısırlıların arkalarından geldiklerini gördükleri zaman denize atlamak için yarış yaptılar. Fakat Rabi Yeuda’ya göre Nahşon ben Aminadav’dan başka kimse denize atlamak istemedi.

Bilindiği üzere bunun gibi hikayesel durumlarda görüş ayrılığı diye bir şey söz konusu değildir. Rabi Yeuda aslında Rabi Meir’in sözlerine açıklık getirmektedir. “Lo kah aya maase” yani fikirsel bazda, atlamak istediklerini belirtmelerine rağmen, harekete geçme konusunda kimse istekli değildi. Beyin fırtınasında ortaya çıkan düşünceyi kimse harekete geçirmek istemedi. 

Birçok kardeşimizle konuştuğumuz zaman şöyle bir sitemde bulunurlar. Nerde! Keşke! Burada yok ki, burası Yeruşalayim değil New York değil, Paris değil. Bizim elimizde de bu imkanlar olsaydı biz de yapardık. Bak Yeruşalayim bir Tora merkezi, ben orada yaşasam günde en az birkaç saat Tora öğrenirdim, New York’ta her şey var, müthiş orada yaşayanlar hem sosyal yaşamlarından feragat etmiyorlar hem de Tora’ya uygun bir hayat yaşayabiliyorlar. Ben kaşerutu bakmaya çalışıyorum, ama Paris’te yaşasaydım kaşer olmayan bir lokantaya ayağımı bile atmazdım. Tam 110 tane kaşer lokanta var. Ama bizim yaşadığımız yerde bu saydıklarımızın hiçbiri yok, ama ben de bunları yapabilmeyi çok isterdim. 

Hepimiz kendimize şu soruyu soralım, acaba bu anlattığımız senaryo gerçek mi? Acaba yapmak istediğim fakat yapamadığım şeyleri gerçekten bu yüzden mi yapamıyorum? Acaba yapmak istediğim şeyleri gerçekten yapmak istiyor muyum? 

Bir baba geceleyin çok susadığı için çocuklarına “lütfen bana bir bardak su getirebilir misiniz” der.

Bunu duyan büyük kardeş David küçük kardeşlerine der ki “sevgili kardeşlerim anne babaya saygı göstermek büyük bir mitsva, bu mitsvayı kimin yapacağını belirlemek için açık arttırma başlatıyorum. 

Yosef: 5 dolar

Moşe:15 dolar 

Nisim:25 dolar 

Baba içeriden bağırır, “çocuklar su ne oldu? hala getirmediniz!”

David der ki: Yok mu arttıran???

Avraam:40 dolar Moşe: 50 dolar 

David: Satıyorum, satttttım. Mişeberah…. Moşe… babamıza su götürme mitsvasına hak kazandı. Haydi Moşe! Mitsvayı yapmaya koş.

Moşe der ki: Ben bu güzel mitsva için babamı onurlandırmak istiyorum. 

Biz de Tora istiyoruz, Biz de kutsiyet istiyoruz, Biz de Ribono Şel Olam’a bağlanmak istiyoruz. Ama acaba Moşe gibi mi?  (5775)

GÜNLÜK YAŞAMDAN
(Kaynak: www.hidabroot.org)
Rav İzak Peres

Bulaşık makinasında etli ve sütlü kaplar birlikte yıkanabilir mi?

Kirlenmiş kaplar üzerlerindeki artıklar sıyrıldıktan sonra aynı bulaşık makinesinde birlikte yıkanabilirler. Çünkü burada kullanılan deterjan onların üzerindeki et veya süt tadını bertaraf edici ajan olarak karşımıza çıkmaktadır.

AKLIMIZDAN GEÇENLER
Rav İsak Alaluf

Mısır'ın fiili köleliği ne kadar sürer? İsraeloğulları Mısır'a ilk indiklerinde, Yosef'in ailesi olarak onlara onurla davranıldı ve ancak o öldükten sonra kölelik başladı. Bilgeler bunun tam olarak ne zaman gerçekleştiğini ve Çıkış'tan kaç yıl önce olduğunu herhangi bir yerde belirtiyorlar mı?

Rabi David Rosenfeld yanıt verir.

İlginç konuyu gündeme getirdiğiniz için teşekkür ederiz. Haklısınız, Mısır'a ilk indiğimizde, Yosef'in ailesi onur konuğuydu. Kölelik çok daha sonra başlar. Tora şöyle der: “Ve Yosef, bütün kardeşleri ve tüm o nesil öldü… Ve Mısır'da Yosef'i tanımayan yeni bir kral çıktı. Ve kavmine dedi: İşte İsrael milleti bizden daha büyük ve daha kuvvetlidir. Gelin, onları alt edelim…'” .

Yukarıdaki pasuklara dayanarak, köleliğin Yosef’in tüm nesli ölünceye kadar başlamadığı açıktır. Bu ne zamandı? Tora Levi'nin 137 yaşına kadar yaşadığını belirtir.  Bilgeler, tüm kardeşler arasında en uzun yaşadığı için yaşının kaydedildiğini belirtir. Böylece ölümü, İsrail'in köleleştirilmesinin başlamasının başlangıcı olarak kabul edilir.

Levi Mısır'da kaç yıl yaşar? Yosef, kardeşleriyle yeniden bir araya geldiğinde 39 yaşındadır.  Bilgelere göre Levi yaklaşık 4 yaş büyüktür. Böylece Mısır'a geldiğinde 43 yaşında idiyse 94 yıl sonra öldü. İbraniler’in Mısır'da kaldığı sürenin tamamı 210 yıl olduğundan, köleliğin sürebileceği maksimum sürenin 116 yıl olduğu anlamına gelir.

Elbette kölelik Levi'nin öldüğü gün başlamaz. Bilgeler İbraniler’in esarete düşüşünü kademeli bir süreç olarak tanımlar - Mısırlılar ilk olarak İsraillileri bayındırlık işleri için gönüllü olmaları için baskı yapar Doğal olarak iyi, vatansever Mısırlılar olduklarını göstermek için bunu kabul ederler. Bu süreç kölelik ile sonlanır.

Bilgeler'de bahsi geçen görünüşte çelişkili başka bir ifade daha vardır. Bereşit kitabının son peraşası Vayhi, Yaakov'un ölümüyle ilgilidir. Tora’nın diğer tüm peraşalarından farklı olarak, bir önceki peraşanın sonu ile onun başlangıcı arasında neredeyse hiç boşluk bırakmaz. Midraş, bu peraşanın neden “kapalı” olduğunu sorar. Çünkü Midraş Raba’ya göre Yaakov’un ölümü üzerine, “onları köleleştirmeye başladıkları için köleliğin çektiği acı nedeniyle İsrail'in gözleri ve kalpleri kapanır.".

Yaakov’un ölümü, ulusun Mısır'a gelmesinden yalnızca 17 yıl sonradır. Böylece, fiziksel köleleştirme ancak 100 yıl kadar sonra başlasa da, 17 yıl sonra ilk adımlar atılmaya başlar. Yaakov’un büyük erdemi olmadan, Yahudiler daha az hoş karşılanır hale geldi. Mısırlılar onlardan hoşlanmamaya ve onları farklı görmeye başlarlar.  Tam bir esarete görmesi uzun yıllar alacak bile olsa Mısır ülkesinde Yaakov’un ölümü ile ayrımcılık, boyun eğdirme ve antisemitizm başlamıştır.

HAFTANIN SÖZÜ

Şabat arifesinde Tanrı kişiye fazladan bir ruh verir ve Şabat'ın sonunda onu alır.
(Gemara Masehet Betsa 16/A)