Yazdır

Bu Hafta İçin Saatler

10 HEŞVAN

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5782

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

17:27

18:42

-----

Yeruşalayim

17:19

18:35

Tel Aviv

17:46

18:44

16 EKİM

Tel Aviv

17:39

18:36

İstanbul

18:09

18:47

2021

İstanbul

18:00

18:40

İzmir

18:12

19:01

İzmir

18:02

18:51

LEH LEHA-  לך לך

 

 

 

Peraşa Özeti
[www.chabad.org]
(Bereşit 12:1-17:27)

Noah'tan sonra on nesil daha geçmiştir. İnsanoğlu bir kez daha manevi düşüş içindedir. Yaratılış'ın 20. nesli olarak Avram doğar. Dünyayı gözlemleyerek, Avram Tanrı'nın Varlığı'na dair kaçınılmaz gerçeğe ulaşır ve sonunda Tanrı'nın kendisi ile iletişim kurmasına hak kazanır.
Tanrı Avram'a ülkesini, akrabalarını ve babasının ailesini terk ederek, kendisine göstereceği bilinmeyen bir ülkeye gitmesini söyler ve orada büyük bir millet haline geleceğini vaad eder. Avram söyleneni yapar, yanına eşi Saray'ı, yeğeni Lot'u, hizmetkarlarını ve Tanrı'ya yaklaştırmış olduğu diğer insanları alarak yola koyulur. Kenaan topraklarına geldikleri zaman, Tanrı Avram'a görünür ve buranın, Avraam'ın çocuklarına vereceği ülke olduğunu bildirir. 

Kenaan 'da kıtlık başlar ve Avram yiyecek sağlamak için Mısır'a göç etmek zorunda kalır. Avram Kenaan Bölgesine, Mısırlılar'ın kendisine verdiği büyük bir zenginlikle döner. Çobanları arasında çıkan "iyi otlak" kavgası sonucunda Avraam, yeğeni Lot ile yollarını ayırmaya karar verir. Lot, Yarden ovasındaki zengin, ancak sınır derecesinde yozlaşmış Sedom kentinde yaşamayı tercih eder.

Bölge krallıkları arasında patlak veren savaşta Sedom yenilgiye uğrar; Lot esir düşer. Avram, adamlarını toparlar ve kendisinden sayıca çok fazla olan karşı gücü yenilgiye uğratarak Lot'u kurtarır. Sedom kralının ganimetten pay teklifini ise reddeder.

Kehanetsel bir anlaşma ile Tanrı Avram'a, çocuklarının yabancı topraklarda 400 yıl boyunca sığıntı olacaklarını, ancak bunun sonunda, ebedi mirasları Kenaan'a, büyük bir zenginlikle döneceklerini bildirir.

Kısır olan Saray, Mısır'lı hizmetkarı Agar'ı, aileye bir çocuk kazandıracağı ümidiyle Avram'a ikinci eş olarak verir. Agar, hamile kalır ve Yişmael'i doğurur.

Tanrı Avram'a sünnet olmasını ve Kendisi ile yapmış olduğu antlaşmanın simgesi olarak tüm nesillerinin de sekiz günlükken sünnet (Berit-Mila) olmalarını emreder. Tanrı Avram'ın ismini Avraam, Saray'ınkini de Sara olarak değiştirir. Kendisinin 99, Sara'nın ise 89 yaşında olduğu bir zamanda, Tanrı'dan, Yitshak'ın doğacağına dair söz alan Avraam, daha önce hem kendisi sünnet olur, hem de Yişmael ve kendisine bağlı diğer tüm erkekleri sünnet eder.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf

KUTSİYET KIVILCIMLARI

Bu hafta okuduğumuz peraşamız defalarca açıklamaya gerek olduğunu vurguladığımız “Leh Leha” sözcükleriyle başlar. Aslında emir basittir. Kendine ait her şeyi geride bırak ve Erets Yisrael’e taşın. Raşi en duru açıklamasıyla bu sözcüklerin Avraam için yarar ve iyilik içerdiğini anlatmaktadır.

Raşi’nin bu duru gibi görülen açıklaması da aslında kendi içinde izahat gerektirir. Bağdat’lı Rav Yosef Hayim veya bilinen ismi ile Ben İş Hay açıklamayı anlamak için “Nitsotsot Keduşa – Kutsallık Kıvılcımları” konusunu tartışmaya açar. Ben İş Hay kendimizi bulduğumuz yerdeki görevimizin orada yer alan kutsallık kıvılcımlarını açığa çıkarmak olduğunu öğretir. Bunu anlamamız içinde Rabi kendi hayatından örnek verir.

Yerel otoriteler tarafından kısa bir süre hapiste alıkonulan Rabi bu süre zarfında Tora öğrencileri için bir Tora açıklaması kitabı yazar. Rabi hapiste bulunmasının bir nedeni olduğunu ve orada yer alan kutsallık kıvılcımları sayesinde açığa kaynaklar çıkarabileceğini orada iken anladığını kaydeder. Tanrı bunları keşfetmesi için orada bulunmasını istemiştir.

Daha güncel, daha olağan ve oldukça basit bir örnek vermeye çalışalım. Büyük bir şehirde yaşayan iş adamı çok önemli bulduğu bir toplantı için uzun bir seyahate çıkar ve başka bir şehre gelir. Kendisini karşılayan ofisin sekreteri birkaç dakika içinde görüşmeye onu alacağını söyler ve nezaketen bir çay ikram eder. İş insanı çayını yudumlamadan “beraha” okur ve çayını içer. Telaşla görünen sekreter görüşmenin iptal edildiğini çok acil bir mesele olduğunu üzülerek ifade eder. İş insanı aynı yolu geri gitmek zorunda kalır. İlk akla gelen bu yolculuğun bir “hiç” uğruna yapıldığı olabilir. Ancak Tanrı belki de çayda var olan kutsallık kıvılcımlarının bir beraha ile serbest kalmasını istemiş ve bunu yapabilecek kişiyi oraya yönlendirmiştir.

Yahudilik işte bu nedenle kişinin tenha, ücra köşelerde inziva hayatı yaşamasını uygun görmez. Dinine bağlı bir Yahudi iş, yemek, evlilik ve benzeri dünyevi uğraşlarda Alaha dediğimiz Yahudi yaşam kurallarına bağlı kalmak suretiyle pekâlâ normal bir yaşam sürdürebilir. On dokuzuncu yüzyılın büyük bilgelerinden Hatam Sofer Avraam Avinu ile Hanoh arasındaki farkın buradan kaynaklandığını öğretir. Dünyanın kötüye doğru gittiği bir zamanda yaşayan Hanoh çağdaşlarından çok daha kısa bir ömür sürer. Hanoh elini eteğini dünyevi işlerden çeker ve sadece maneviyatla meşgul olur. Onun için çağdaşlarının yaşamının üçte biri kadar bir ömürler Tanrı tarafından bu dünyadan alınır. Pasuk “ki lakah oto E.loim” ifadesini kullanır.   Ancak Avraam oldukça farklı davranır. Her şeyden önce Avraam çok zengindir ve gelen misafirlerine benzersiz ziyafetler sunar. Dünyevi işlerle meşguldür zamanın kralları ile ilişkileri hep olmuştur. Hatta Avraam yeğeni Lot’u kurtarmak için savaşa bile gider. Kendisini ziyaret edenlere ikramda bulunurken Avraam Tek Tanrı inancını dünyaya yaymak için büyük çaba gösterir ancak bunu hayatın içinde yapar. Bu davranışları onu Yahudi toplumunun ilk atası yapar.

Nitsotsot Keduşa bütün dünyaya yayılmış haldedir. Onlar gizlendikleri yerden çıkarılmayı bekler. Bazen bir yiyeceğe söylenen bir Beraha çok sayıda kıvılcımın serbest kalması için yeterlidir. Bu amaca ulaşmanın yolu dünyevi illerden uzaklaşmak değil Tora’yı maddiyatın içinde kutsallıkla yaşamakla mümkün olur.

Şimdi Ben İş Hay’ın öğretisini daha kolay anlamak mümkün olur. Leh Leha sadece Avraam’a değil hepimize verilen bir emirdir. Bu emir sadece fiziksel yolculuğu değil asıl manevi saflaşmayı anlatmaktadır. Maneviyatı maddiyat içinde kurallara uygun yaşamaktan söz etmektedir. Gittiğimiz, olduğumuz yerlerde amaç Keduşa’yı ortaya çıkarmaksa bunun hepimizin yararına olacağı da açıktır. Dünya yaşamamız için bize verilmiştir. Tora da yaşamak için vardır. Pasuk “bahay baem – onunla yaşayacaksınız” derken günlük hayatımızın normal bir şekilde yaşanmasından söz etmektedir.

Şimdi ortada önemli bir öngörü daha vardır. Bir Yahudi için “görevde” veya “görev dışı” tanımlaması yoktur. Biz her zaman görevdeyiz. Sıradan etkinlikler bile Keduşa’nın ortaya çıkarılabilmesi için bir fırsattır. Bunu da yaşamın bir parçası gibi yapabilmek bizlere sunulan mükemmel bir fırsattır.

DİVRE TORA
Rav Albert Gerşon

“Abet na  aşamayma  usfor akohavim im tuhal lispor otam vayomer lo ko yiye zareha”

“Gökyüzüne bak ve yıldızları say, onları sayabiliyor musun? Ve ona dedi ki senin çocuklarında böyle çok olacak.”

Sizlerden yerine getirmesi imkansız bir görev istenseydi, nasıl bir tepki verirdiniz? Çoğumuz omuz silker, umursamaz bir tavırla hareket ederdik. Her şeyden önce imkansızı yapmak mümkün değildir değil mi?

Tora bu pasukla bize Akadoş Baruh U'nun Avraam'a çocukları olacağı konusunda söz verdiğini öğretir. Avraam şöyle der: “Bana çocuk vermedikten sonra sana ne verebilirim ki?” ve Tanrı onu dışarı çıkarır ve şöyle der “Gökyüzüne bak ve yıldızları say, onları sayabiliyor musun?” Ve şöyle ekler: “Çocukların işte böyle çoğalacak.” 

Rav Meir Shapiro, “Bir insandan yıldızları sayması istenseydi ne yapardı?” diye sorar. Milyarlarca yıldıza bakar, güler geçer ve denemeye kalkmazdı. Ancak Avraam böyle yapmadı.  Akadoş Baruh U ondan böyle bir şey istediğinde hemen dışarı çıkıp, yıldızları saymaya başladı. Onun için Tanrı istediğine göre bu görev imkansız olamazdı.  

“Ko yiye zareha” Tanrı’nın cevabı, Avraam'ın olağanüstü çabası sonrası çocuklarının olacağı şeklinde oldu. Avraam burada bize olağanüstü bir inanç ve iyimserlik örneği vermektedir. Tanrı bir şey istediyse imkansız olamaz sadece istek meselesidir. Bu bütün nesiller boyunca Yahudi halkının karakteri olmuştur. Senden beklenen ne kadar zor olursa olsun, Yahudi umutsuz olamaz, vazgeçmez tekrar tekrar dener ve sonunda Tanrı’nın izniyle başarır. Denemeye devam ettikçe olağanüstü sonuçlar olacaktır. Sonuçta hem başarı gelir, hem de yeteneklerimizin farkına varırız. Sınırlarımızı kendimizin belirlediğini anlarız. 

Bir gün bir Yahudi, Rav İsser Zalman Meltzer' e kendisinin yazdığı Tora yorumları kitabını hediye eder. Bu kitabı Rav’a verirken özel bir bölümü özellikle incelemesini rica eder. Bu bölüm için “Görme yetimi kaybetmeden önce yazdığım son bölüm” diye ekler. Rav “Ne oldu?'' diye sorar. “Kitabım için yıllarca çalıştım” Yahudi açıklamaya başlar. “Yıllarca Gemara, Rişonim Rabileri ve büyük Tora bilgelerinin yazılarını okudum ve derledim uzun sürdü ama başarılı oldum. Bu arada yorucu bir çalışma oldu ve yaşlandım. Bu kadar araştırma yeterli dedim kendi kendime, artık yazmaya başlayıp, kendi yorumlarımı yazmalıyım dedim. Öğrendiğim yeterli diyerek yazdım son cümleyi bitirdim ertesi gün artık göremiyordum.” Rav “Doktorlara gittin mi?” diye sorar “Elbette gittim. Ne dediler biliyor musunuz? Gözlerimin muayenesi sonucunda benim 10 sene öncesinden kör  olmam gerekirdi. Ancak  hiçbiri nasıl bu kadar sene görebildiğimi açıklayamadı.” Cevabı bize bu peraşada Avraam Avinu veriyor. Bu adamcağız, 10 senedir imkansız bir çabayla Tora öğrenimine kendini adar. Bu çaba ona gözlerinin fonksiyonlarınındı imkansız olmasına rağmen çalışmasını sağlar. Ama Tanrı “çocukların artacak” şeklinde cevap verdi. Bir kere dolayısıyla bu Yahudi, Avraam Avinu’nun soyundan geldiği için çabalarının sonucu bir mucize ile sonuçlandı ama bizim için doğal bir sonuç gökyüzündeki yıldızlar gibi...

GÜNLÜK YAŞAMDAN
(Kaynak: www.hidabroot.org)
Rav İzak Peres

Berit Mila için en ideal zaman nedir?

Tora’da Berit Mila için “uvayom Aşemini yimol besar orlato” der. Bu da gündüzün her anının uygun olduğunu öğretir. Ancak Şulhan Aruh şu pasuğu referans göstererek sorgulama yapar: “Vayamol Avraam  et Yitshak  beno….. kaaşer tsiva oto E.loim”. Avraam oğlunu Tanrı‘nın emri üzerine sünnet eder. Talmud Kiduşin de “tsiva” kelimesinin kullanımı talimatın   gecikmeden yerine getirilmesi şeklinde yorumlanır. Bu yüzden Tanrı’nın Avraam’ın elini çabuk tutmasını istemiştir.

Avraam oğlunu kurban etmeye götürdüğü gün erkenden harekete geçer. Avraam’ın bu uygulaması referans alınarak  Berit Mila’nın en geç öğleye kadar yapılmış olması gerekir. Ancak öğleden sonra daha büyük bir kalabalık olması ihtimali varsa, o zaman öğleden sonra da yapılabilir.

LEHU NERANENA L’AD…
Rav İsak Alaluf

Gerek Maftirim içinde bazı şiirlerin gerekse okuduğumuz bazı dini içerikli parçaların söz yazarı olarak bilinen Rabi İsrael Najara 1555 yılında Tsfat kentinde doğar. Hayatının önemli bir kısmını Tsfat, Şam ve Gazze’de geçirir. Hayatının inişli çıkışlı detaylarını şiirlerinde bulmak mümkündür. 1579 yılındaki saldırı girişiminden sonra ailesini terk eder ve Şam yakınlarına yerleşir. Burada Sofer ve Rabi olarak hizmet verir. Yaşamında trajediler önemli bir yer tutar. Oğullarından Moşe Najara Gazze’de baş Rabi konumuna kadar yükselir. Rabi İsrael Najara Gazze civarında defnedilir.

Seküler şiirlerinde farklı lisanları da kullanır. Rabi Najara Osmanlı İmparatorluğunda İstanbul, Bursa ve Edirne gibi şehirlerde bulunur. Pesah ile Şavuot arasında şehrimizde okunan “Ya Ribon Alam” parçasının da söz yazarıdır. Birçok şiiri gibi bu şiir de Arameik lisanda yazılmıştır. Maftirim geleneğinde Bereşit peraşasının okunduğu hafta sözlerini Rabi Najara’nın yazdığı bestesi Neyzen Yusuf Paşa’ya ait olan bir peşrev okunur. Yeeme Levavi adlı bu eser Segah makamındadır.

Zemirot Yisrael eserinde piyutim, maftirim parçaları yer almaktadır.

MİTSVALARI TANIYALIM
Rav İsak Alaluf

İntikam Almamak

Geçen haftalarda açıkladığımız kalpte nefret duygusuna yer vermemek ile ilgili paralel bir mitsvadır. Kendisine kötülük yapan kişiden intikam alma isteği aslında kalpte kin ve nefret duygularının beslenmesiyle oluşabilir. Tora bu duyguyu yasakladığı gibi intikam denilen arkadaşına kötülük eyleminde bulunmayı da yasaklar.

HAFTANIN SÖZÜ

Her şeyi zamanında güzelleştirdi; Dünyanın hikmetini de kalplerine koydu (Kohelet 3/11)