Bu Hafta İçin Saatler 

18 SİVAN

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5781

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

19:02

20:19

-----

Yeruşalayim

19:06

20:23

Tel Aviv

19:19

20:22

29 MAYIS

Tel Aviv

19:23

20:26

İstanbul

20:11

20:54

2021

İstanbul

20:17

20:59

İzmir

20:06

20:56

 

İzmir

20:10

21:01

BEAALOTEHA-בהעלותך



 

 

Peraşa Özeti
[www.chabad.org]
(Bamidbar 8:1-12:16)

Aaron'a, Menora'nın kandillerini yakması emredilir ve Levi kabilesi, Mişkan'da hizmet etmek üzere göreve atanır. Manevi açıdan saf olmadıkları için Pesah korbanını zamanında getiremeyen bir grup Yahudi'nin "Bu mitsvadan neden mahrum kalalım?" ricasına cevaben ikinci bir Pesah korbanı (Pesah Şeni) tesis edilir.

Tanrı, Bene-Yisrael'in çölde yolculuk ederken ve kamp kurarken uyacakları düzen hakkında Moşe'ye talimat verir. Halk yaklaşık bir yıl boyunca kamp kurduğu Sinay Dağı'ndan bu düzenle ayrılır.

Halk "gökten yağan ekmek" (Man) konusunda memnuniyetsizdir ve Moşe'den kendilerine et temin etmesini ister. Moşe, halkı yönetme yükünü kendisiyle paylaşmaları için, ruhu ile aydınlattığı yetmiş yaşlı kişi seçer. Miryam, Moşe hakkında olumsuz konuşur ve cüzamla cezalandırılır; Moşe onun iyileşmesi için dua eder ve bütün halk yedi gün boyunca Miryam'ın iyileşmesini bekler.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf

HER GÜN MENORA’YI YAKMAK

İnsanoğlu hayatta sürekli sınavlar ile karşılaşır. Bu sınavlardan da genellikle şikayet eder. Halbuki bu sınavların aslında kendisine neler kattığını bilse sanırız hiç şikayette bulunmayacak ve bunlara katlanacaktır.

Görülmeyen güzellik: Raşi Midraş’a bağlı olarak peraşamızın hemen başında yer alan Menora pasajının neden Nesiim dediğimiz kabile başkanlarının sunumlarına bitişik olduğunu sorgular ve bir sonuca ulaşır. Bilinen Midraş’a göre Aaron Levi kabilesinin ve kendisinin “sunu” getirmemesinden dolayı sıkkındır ve bunu yapmış olduğu altın buzağı hatasına bağlamaktadır. Her kabile başkanı bir bayram coşkusu ile bunu yaşarken ne Aaron ne de Levi kabilesi bunu henüz yaşamamıştır. Tanrı Aaron’a verilecek görevin diğerlerinden daha önemli ve büyük olduğunu söyler ve Aaron rahatlar. Aslında kabile başkanlarının sunumlarına bakılacak olursa mumları yakma mitsvasının hiç de o kadar büyük olmadığı düşünülebilir. Çünkü getirilen sunular oldukça görkemlidir ve Menora’nın mumlarını yakmak o sunuların yanında pek de bir şey ifade etmemektedir. Tanrı olayı şöyle açıklar. Kabile başkanlarının getirdiği sunu tek kereliktir. Halbuki Menora yakma mitsvası her gün yapılması gereken bir görevdir. Daha fazla sorumluluk, daha fazla ilgi ve daha fazla içselleştirme gerektirir.

Aslında bir mitsvayı yerine getirirken bunu ne kadar hissederek ve içselleştirerek yaptığımız çok önemlidir. Pasuk Teilim 24’de “mi yaale bear Ad… umi yakum bimkom kodşo” demektedir. Tanrı’nın dağına çıkmak önemlidir ama bunu bir kere yapmak süreklilik gerektirmez ancak O’nun kutsal mekanında uyanmak yani mitsvalarla gün gün yaşam sürmek farklı bir fedakarlık gerektirir. İşte Menora her gün yakılacağından bir sorumluluk ve bir fedakarlık göstergesidir bu yüzden de diğer kabile başkanlarının getirdiği sunuların üzerindedir.

Akşam ve sabah: İnsanoğlu manevi yolculuğunda bir günde melek olabilme şansına sahip değildir. Manevi anlamda yükselmek için zamana, sabırlı olmaya, fedakarlık yapmaya ve adım adım yükselmeye ihtiyaç vardır. Bu durumu kainatın yaratılışında da görmek mümkündür. Kainat yaratılırken sıkça kullanılan cümle “vayi erev vayi boker” ifadesidir. Akşam anlamına gelen “erev” aslında “taarovet – karışım, düzensiz” sözcüğü ile etimolojik olarak bağlantılıdır. Yaratılışın altı aşaması karışıklığın düzene sokulması şeklinde gerçekleşmiştir. Sabah anlamına gelen “boker” sözcüğü de “bikoret – düzenli” sözcüğü ile etimolojik benzerlik gösterir. Tanrı isteseydi elbette her şeyi bir anda düzenleyebilirdi. Ancak insanoğluna burada da bir ders vermek isteyen Tanrı her şeyin karışıklıktan düzene geçirilmesi gerektiğini bunun için de gün be gün çaba harcanması gerektiğini öğretir. Sıkıntılar ve sınavlar manevi anlamda insanı büyütür. Her günkü çaba insana başka bir şeyler katar.

Zamanı yönetebilmek: En fazla sıkıştığımız zorlandığımız şeylerin başında zamanı yönetmek gelir. Zamanı idareli ve yararlı kullanmak aslında çok zordur. Zamanımızın bol olduğunu düşündüğümüzde gereksiz ve yararsız şeyler yaparız. Sıkıştığımızda ise sinirleniriz. Mişle 10/12’de Şlomo Ameleh “veal kol peşaim tehase aava” ifadesini kullanır. Burada Şlomo yanlışların üzerini sevgiyle örtmek için insanları sevmekten söz etmektedir. Özellikle insanlar arasındaki sevgi yanlışların üzerini örtebilecek yeteneğe sahiptir demektedir. Evine yetişmeye çalışan bir kişi yolda süratle arabasını kullanmaktadır. Yeşil ışığı kaçırmamak için gaza basar ama ışığa geldiğinde kırmızı yanar. Adam sinirli bir halde ışığın yeşile dönmesini bekler. Rabiler aslında bunun bir fırsat olarak değerlendirilmesinin gereğini belirtir. O ışık süresince kişi kendini ev ortamına daha sakin girmeye, daha sevecen olmaya ve ev halkı ile barış içinde kucaklaşmaya hazırlayabilir.

Eşler aralarında sıkıntı olduğu zaman bazen bir Rabi ile konuşmak isterler. Rabi Zamir Cohen’e gelen bir çift konuşup şikayetlerini söylemek için kendilerini bilerken Rabi beklenmedik bir hamle ile eşlerin birbirlerinde olan pozitif özellikleri söylemelerini ister. Şoku atlatan çift bu özellikleri sıralamaya başlar ve gerçekten de farkına varmadığı sayısız özellik olduğunu keşfeder. Karşı tarafın güzelliklerini görünce eksikler çok da dikkate alınmaz. Mişle’de yer alan pasuğun açıklaması bu yöndedir.

Rabiler evlenmeden önce her iki tarafın da belli konulara dikkat etmesi gerektiğini öğretir. Her şeyden önce gelin ve damat adayının davranışları nasıldır? Bunlar birbirlerine olan bazen göstermelik olabilecek davranışlar değildir. Genç adam veya genç kız anne babasına, arkadaşlarına nasıl davranmaktadır? Çabuk kızanlardan mıdır yoksa sakin midir? Egoist midir yoksa paylaşmaktan yana mıdır? Bir başka sorgulanması gereken özellik Tanrı korkusudur. Çünkü buna sahip olan insan sınavlarda, sıkıntılarda bunları aşmayı bilendir. Buna sahip değilse sıkıntıları aşmak beraberinde başka sorunlar getirecektir. Evlenmek isteyenler birbirlerine nasıl konuşmaktadırlar? Güzel konuşma birçok yerde sıkıntıları hafifleten bir erdemdir. Çift birbirlerine rahat davranabilmekte midir? Sözünü ettiğimiz bu özellikler sadece evlenmek değil güzel bir Yahudi evi inşa etmek için de olmazsa olmazlardır.

Kişi kendini eve girmeye hazırlamalıdır. Evde her şey yolunda olabileceği gibi sıkıntılar da olabilir. Bu sıkıntıları hafifletmek için eşini düşünmeli ve güzel konuşmalarla ona yaklaşmalıdır. Olumsuzlukları deşmektense olumlu taraflarını görebilmelidir. Kısa olumlu cümleler durumu güzelleştirir. İşte her gün yeniden Menora’yı yakmak bu yüzden büyük bir mitsvadır. Her gün evde eşi ve çocuklarıyla birlikte olumlu bir şeyleri inşa etmek Bet Amikdaş’taki Menora’nın her gün yakılması demektir.

Bir öykü: Günün birinde Rabi Şlomo Zalman Auerbach’ı ziyaret eden bir tsadik sıkıntılarla Tanrı’nın onu parça parça ettiğinden şikayet etmektedir. Tsadik sıkıntılardan dolayı dert yanmakta ve bunları nasıl aşacağını bilememektedir. Rabi ona şöyle bir misal verir. Çok iyi bir kumaş bile parçalanmadan kesilmeden iyi bir elbise dikilemez. Önce kumaş parçalanır sonra dikilerek şahane bir elbise yaratılır. Tanrı da sınavlar ve denemeler ile bizi bazen parçalayabilir. Ancak O’na inanır ve güvenirsek sıkıntıları atlatmamıza yardımcı olacaktır.

Yolda giderken kimlerin nişanlı kimlerin evli olduğunu görebilmek mümkündür. Nişanlı olanlar birbirlerinin gözünün içine bakarlar. Evli olanlarda ise farklı bir bakış vardır. Tanrı Bene Yisrael ile nişanını Mısır çıkışında gerçekleştirir. Düğün ise Sinay dağındadır. Ancak Oşea peygamberin sözlerinde ilginç bir dize vardır ki biz bunu her gün Tefilin kuşanırken kullanırız. “Veerastih li leolam – seninle ebediyen nişanlı olacağım.” Yukarıda düğünün gerçekleştiğini söylememize rağmen bu cümle Tanrı ile aramızdaki ilişkinin ebediyen nişanlı kalan çiftlerin sevgisi kadar özel olduğunu bizlere hatırlatmaktadır. Ebedi sevgi, Tanrı ile Bene Yisrael arasındaki birlikteliğin de anahtarıdır.

DİVRE TORA
Rav Albert Gerşon

"Veyeş a”şer yiye eanan meerev ad boker venaale eanan baboker venasau o yomam valayla venaale eanan venasau"

Bazen, bulut orada akşamdan sabaha kadar dururdu. Sabah bulut kalkınca, onlar da hareket ederdi, bulut durunca onlar da kamp kurardı.       

Hiç ailenizle arabanızla seyahat ettiniz mi? Çok kolay bir iş değildir bavulları dizmek, onları yerleştirmek arabaya “ben porat yosef” çocukları oturtmak. Gerçekten uğraştırıcı bir iştir. Varacağınız yere gelince,  kısa süreli bir rahatlıktan sonra bu sefer eve dönüş stresi ve tekrar arabaya yerleşim düşüncesi başlar. Yolculuğunuz zor diye düşünüyorsanız, bir de bunu çölde yaptığınızı hayal edin.  

Tora, onur bulutlarının pozisyonunun,  Bene Yisrael için kamp kurmak ya da hareket etmek anlamına geldiğini öğretir. Onur bulutu, Mişkanın üzerinde durursa halk bavullarını yatakların altına koymaları ve orada kalmaları gerektiğini anlarlardı. Ancak Onur bulutu hareket ederse bavulları toplama vaktinin geldiğini bilirlerdi. 

Ramban'a göre çöldeki yolculuk, zamanlaması açısından hiç de düzenli değildi. Bazen çölde hemen ayrılmak istedikleri bir yere vardıklarında, Onur bulutu uzun süre kımıldamıyordu.  Bazen de uzun süre kalmak istedikleri bir yere gelince de Onur bulutu hemen hareket ediyordu. Kolay bir yolculuk değildi gerçekten zor bir testti. Bütün bu testin amacı ne olabilirdi? Çölün bu şartlarında bu seyahat neyi amaçlıyordu? 

Rav Eliyahu Dessler,  Mihtav Eliyahu kitabında, Akadoş Baruh U Yahudi halkına,  “Tora öğrenimi ve mitsvaların yapılmasının hiç bir dış etkene bağlı olmadığını öğretmek istedi.” Şeklinde cevap verir.  Halk her zaman "biraz boş vaktim olsa Tora öğrenirim ya da işlerim veya çocuklarım konusunda bu kadar sıkıntım olmasaydı Tora öğrenimine daha çok gücüm olurdu" şeklinde düşünür.

Rav Dessler,  "Yeşivada böyle bir genç vardı her zaman bir özrü vardı ödevlerimi yapıyorum, evlenmek için arayıştayım  bulursam Tora öğrenirim"

Bu özürlerin arkası kesilmez demektedir. Ancak hayat hiç de mükemmel değildir her zaman sıkıntılar olacaktır “Gan Eden’’de yaşamıyoruz, mali problem eksik olmuyor,  ailevi dertler de cabası... Bunların çözümünü Tanrı bize bu peraşadan öğretiyor. Sıkıntılı çöl seyahati bunu anlamamız için hayat,  çöl seyahati gibi piknik değil buna rağmen Yahudi olarak her şartta Tora ve mitsvalarda mükemmel olmalıyız, rahatlık böyle gelir Tanrı Maşiah ile bize sıkıntılarımızın sebebini gösterecek o zamana kadar Tanrımızın istediği gibi yaşamamız şart her durumda ve zorlukta...

BESOROT TOVOT 

GÜNLÜK YAŞAMDAN
(Kaynak: www.hidabroot.org)
Rav İzak Peres

Tora’da yer alan “veigadta levinha – çocuğuna anlatacaksın” mitsvasını yerine getirirken neden beraha söylenmez?

Bu emir  yani sürekli Tora eğitimi, Tora’da “yap” şeklindeki emirlerden biridir. Sözgelimi  Pesah öyküsünün anlatımı Pesah gecesi matsa ve maror önümüzde hazır durumdayken başlar. Yahudi eğitimi ise belli bir yaşta başlayıp belli bir yaşta bitmez. Yani zamanla sınırlı değildir.  Eğitim yaşadığın her an sorumlulukla yerine getirmen gereken bir emirdir. Talet veya Tefilin kuşandığımızda beraha söyleriz. Mitsva  bu şekilde tamamlanır. Ancak  eğitim mitsvası için bu geçerli değildir. Eğitim devamlı icra edilen bir görev olduğundan beraha ile sabitlemek söz konusu değildir. 

KAVRAMLAR SÖZLÜĞÜ
Rav İsak Alaluf

כיפה – KİPA

Kelime anlamı olarak çoklukla “Kubbe” olarak kullanılır. Sözgelimi İsrael’de atılan füzeleri imha eden sistem olan “Demir Kubbe – כיפת ברזל” adı ile bilinir. Kipa üzerimizde bir güç bir kudret olduğunu akıldan çıkarmamak adına yapılan bir uygulamadır. İlk zamanlarda “midat hasidut – erdemlilerin davranışı” olarak ortaya çıkmış dört adımın baş örtülmeden atılmaması uygun görülmüştür. Kipa günümüzde bir alahadır. Yemek yerken, Tora öğrenirken, dua ederken Kipa takmak bir zorunluluktur. Birçok Yahudi yolda giderken de başını ortama uygun bir şekilde örter. Bu da Kipa’nın oldukça etkin ve uygulanabilir bir kural olduğunu gösterir.

MİTSVALARI TANIYALIM
Rav İsak Alaluf

Tame olan kanatlıların yenmemesi

Sefer Ahinuh’a göre yüz altmış birinci mitsva tame (mekruh) olan kanatlıların yenmemesidir. Tora “beema” ve deniz ürünleri ile ilgili olarak “simanim” yani işaretler vermesine rağmen aynı yöntemi kanatlılar için kullanmamıştır. Bunun yerine yenmesi mümkün olmayan kanatlıları bir liste halinde sunmuştur. Sefer AHinuh listelenen kanatlıların dışında kalanların yenebileceğini öğretir. Bu arada bir gerekliliği daha da eklemek yerinde olacaktır. Kaşer kanatlılar da “beema” gibi yetkili bir “Şohet” tarafından kesildiğinde yenebilir.

HAFTANIN SÖZÜ

Çok iyi bir kumaş bile parçalanmadan ve kesilmeden iyi bir elbise dikilemez. (Rabi Şlomo Zalman Auerbach’ın öğretilerinden)