Yazdır

Bu Hafta İçin Saatler

18 TEVET

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5781

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

16:11

17:26

-----

Yeruşalayim

16:16

17:31

Tel Aviv

16:26

17:27

2 OCAK

Tel Aviv

16:32

17:33

İstanbul

17:31

18:12

2021

İstanbul

17:38

18:19

İzmir

17:40

18:31

İzmir

17:46

18:37

VAYHİ-ויחי

 

 

Peraşa Özeti
[www.chabad.org]
(Bereşit47:28-50:26)


Mısır'da geçirdiği 17 yılın ardından, Yaakov günlerinin sona ermek üzere olduğunu hisseder ve Yosef'i çağırtır. Ona, kendisini Mearat Amahpela'ya, Adam ve Hava'nın, Avraam ve Sara'nın, Yitshak ve Rivka'nın gömüldüğü yere gömeceğine dair yemin ettirir.

Yaakov hastalanır ve Yosef, iki oğlu Menaşe ve Efrayim'i kendisine getirir. Yaakov, Efrayim ve Menaşe'yi kendi çocuklarının statüsüne yükseltir; bu şekilde Yosef'e, aslında Reuven'in sahip olması gereken çift payı - behorluk hakkını - vermiş olur. Yaakov'un görüşü yaşlılıktan dolayı zayıfladığı için Yosef, oğullarını ona yaklaştırır. Yaakov onları öper ve kucaklar. Yosef'i bile bir daha göreceğinden ümidi kesmişken, şimdi onun çocuklarına beraha vermektedir. Berahayı verirken, daha güçlü olan sağ elini Efrayim'in başına koyar. Zira ileride Erets-Yisrael'in fethi sırasında Bene-Yisrael'in başında olacak olan Yeoşua, Efrayim'in soyundan gelecektir.

Yaakov, diğer oğullarını da, kendilerine beraha vermek üzere çağırtır. Yaakov'un verdiği berahalar, her bir kabilenin kendine has karakter ve yeteneğini yansıtır; ayrıca her birinin, Tanrı'ya hizmet konusunda kendine has görevini belirler niteliktedir. Yaakov 147 yaşında dünyadan ayrılır. Büyük bir cenaze korteji Mısır'dan kalkıp, onu Hevron'daki Mearat Amahpela'ya götürür.

Yaakov'un ölümünden sonra Yosef'in kardeşleri, onun intikam alacağından endişe etmeye başlarlar. Ancak Yosef onları rahatlatır; ailelerinin geçimini bile kendisinin sağlayacağına dair söz verir. Yosef kalan yıllarını Mısır'da geçirir ve Efrayim'in büyük torunlarını bile görmeye hak kazanır. Ölümünden önce, kardeşlerine Tanrı'nın kendilerini Erets-Yisrael'e tekrar geri götüreceğini söyler ve onlara, o zaman kendi kemiklerini de birlikte götüreceklerine dair yemin ettirir. 110 yaşında ölen Yosef mumyalanır.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf
Son Geula Neden Gecikiyor?

Kalpleri ısıtmak: “Yaakov oğullarını çağırdı. Onlara toplanın günlerin sonunda size olacakları söyleyeceğim dedi.”

İnsanlar Tora sözcüklerini dinlemek için bir araya geldiklerinde kalplerine ruhani bir sıcaklık girmeye başlar. Günümüzde Yaakov Avinu’nun dediği gibi kalbimiz soğuk. Kalplerimiz “kar” yani soğuk iken onları ısıtmak için gelecekte neler olacağını “yikra” sözcüğü ile okumak ve bilmek gereklidir. Pasuk “ikavetsu veşimu – onlar toplandı ve dinlediler” şeklinde devam etmektedir. İşte bu da kalplerin ısıtılması için gerçek bir çare niteliğindedir. Bizler Şabat akşamları toplandığımızda Teilim 133’de yazan “ine ma tov uma naim şevet ahim gam yahad – ne güzel ve ne iyidir ki bütün kardeşler bir aradadır” cümlesinin gerçekleşmesini sağlamaktayız. Şabat sözcüğü her ne kadar “iş bırakma” anlamına gelen “lişbot” fiilinden türese de etimolojik olarak konut sözcüğü ile ilintilidir. Konutlarımıza giren Tora sözleri sadece konuta değil kalplerimize de sevgi ve sıcaklık verecektir.

Rabi Hayim Palaçi (Z’Ts’K’L’) Kaf Ahayim kitabının hemen girişinde bir Yahudi’nin bir mitsva yapmadan önce “Leşem Yehud” ile naşlayan bir girişi okuması gerektiğini söyler. Bu o kişide hangi mitsvayı yaptığına dair bilinç geliştirecektir. Gerçekten de bir mitsva yerine getirmek Tanrı ile iletişime geçmek demektir. Buna karşılık “avera” yapan bir kişi Tanrı ile olan iletişimini koparacaktır.

Tanrısal İsim ve yıllar: Yosef kardeşleri tarafından Mısır’a satıldığında Tanrı’nın kutsal isimlerinden birine zarar verirler. Bu isim sayısal olarak yirmi bir sayısına tekabül eden “E – YE” ismidir. Yaakov Avinu bundan dolayı Mısır sürgününün dokuz kez yirmi bir sayısına denk gelen yüz seksen dokuz sene süreceğini öngörmüştür. Bu olayda Reuven ve Binyamin günaha dahil değildir. Ancak Yosef de yaptıklarıyla bu satılma olayında nedenlerden biridir. Bu yüzden Mısır esareti on kez yirmi bir sene yani iki yüz on sene devam etmiştir.

Moşe ile Tanrı’nın ilk karşılaşmasında Moşe Tanrı’nın hangi ismini Bene Yisrael’e iletmesi gerektiğini sorar. Tanrı da ona pasukta söylendiği gibi “E-ye aşer E-ye” ismini hatırlatır. Moşe öncelikle Tanrı’nın sayısal değeri yirmi altı olan ismini söylemesinden çekinir. Çünkü bu durumda sürgün iki yüz altmış sene sürecektir. Nitekim Moşe yanan çalıya ilk baktığında “sar lirot – bakmaktan çekinir.” “Sar” sözcüğü iki yüz altmış sayısına tekabül eder. Tanrı daha sonra Moşe’ye “E-ye” ismini söylediğinde Moşe artık kurtuluş zamanının geldiğini anlamıştır.

Baruh Şem cümlesi: Yaakov Avinu kardeşlerden Şema cümlesini duyduğunda “Baruh şem kevod malhuto leolam vaed” cümlesi ile karşılık verir. Bu cümlenin neden burada söylendiğine yakından bakmaya çalışalım:

Öncelikle İbranice alfabesinde Tanrı’nın ismi ile bağlantılı altı harf vardır. Bu harfler “Bet”, “Şin”, “Kaf”, “Mem”, “Lamed” ve “Vav”.bu harfler “Baruh Şem” cümlesinin sözcüklerinin ilk harfidir. 

Baruh Şem ile başlayan cümle Şema cümlesinin hemen ardından söylenir. Bu cümle de Şema gibi altı sözcük içermektedir. Kohen Gadol tarafından giyilen Efod’da her kısımda altışar kabilenin ismi vardır.

Baruh Şem cümlesinin altı sözcüğü meleklerin altı kanadına tekabül eder. İki kanadıyla yüzünü, iki kanadıyla ayaklarını örten melekler iki kanadıyla da uçarlar. Beraha Levatala yani boş yere Beraha söylediğimizde Baruh Şem cümlesini söylemek gerekir. Tanrı’nın ismini boş yere kullandığımızdan O’nun isminin kutsal olduğunu ilan etmeye çalışırız. Şimdi daha derin bir nedeni anlayalım: Normalde birisi bir beraha yaptığında, beraha gerekliliği ona cennete çıkması için kanatlar verir, ama boşuna bir beraha durumunda, gerçekten gerekli olmadığı için onu cennete yükseltmek için kanatları yoktur. Bu nedenle “Baruh Şem” diyoruz, ona cennete gitmek için kanatlar vermek için bunu yapmaya çalışırız.

Bet Amikdaş’ın yıkılmasından sonra peygamber Yehezkel altı yerine dört kanatlı bir melek görür. Baruh şem cümlesinde ortadaki iki sözcük “kevod malhuto – krallığın onuru” anlamını verir. Bet Amikdaş’ın yıkılmasıyla krallığın görkemi azaldığından iki kanat da kaybolmuş gibidir. Günümüzde bu cümleyi sessiz okumamızın sebeplerinden biri de budur. Tanrı’nın krallığının görkemi hala gizlidir. Zamanı geldiğinde bu görkem açığa çıktığında bu cümle gür bir sesle söylenecektir. Dualarımız arasında “gale kevod malhuteha alenu meera – bize bir an evvel krallığının görkemini göster” şeklinde bir cümle vardır. İşte gelecekte Yaakov’un gördüğü ancak iletemediği zaman bu zamandır.

Göksel Bet Amikdaş bu dünyaya ineceği zamanı beklemektedir. Orada Tanrı’nın krallığının görkemi tam melekler ise altı kanatlıdır. Yehezkel’in gördüğü melekler bu dünyada olanlardandır. İşte Kipur gününde yeme ve içme konusunu bertaraf eden Bene Yisrael göklerdeki meleklere benzemektedirler. Bu yüzden de Baruh Şem cümlesi açık ve net bir şekilde gür bir sesle söylenmektedir.

Bazı görüşlere göre kayıp olan iki kanat uçmaya yarayan kanatlardır. Bunlar da “leolam vaed” sözcüklerine tekabül etmektedirler. Yaakov Avinu Yosef’i satılmadan önce Şehem şehrine kardeşlerine bakmaya gönderdiğinde şöyle der: “Alo aheharoim bişhemleha veeşlahaha aleem – kardeşlerin Şehem’de çobanlık yapıyorlar seni de onlara göndereyim.”

Yaakov Bet Amikdaş’ın yıkılma nedeninin “sinat hinam” olacağının farkındadır. Yosef’i göndermek istediği yeri söylerken “Şehem’de” sözcüğünün yazılışı “baruh şem kevod malhuto” sözcüklerinin ilk harflerinden müteşekkildir. Yaakov burada bu sebepsiz nefreti ortadan kaldırmak için Yosef’i onlara göndermek istemiştir. “Leha vaeşlaheha – seni göndereyim” sözcüklerinin ilk harfleri de “baruh şem” cümlesinde eksik olan “leolam vaed” sözcüklerinin ilk harfleridir. Buradaki amaç kardeşler arasında barışı sağlamak ve final Geula’yı geciktirmemektir.

Rabenu Akadoş olarak bilinen Rabi Yeuda Anasi Yaakov’un gilgul hali olarak bilinir. Rabenu Yaakov’un altı sözcüğüne ithafen altı ana bölümlük Mişna’yı derlemiştir. Mişnalar akşam okunması gereken Şema duasının zamanını tartışarak başlar. Elbet Şema ile bilikte Baruh Şem cümlesi de okunur. Mişna’nın son iki ana bölümü Bet Amikdaş’daki ibadet ve gerekliliklerin anlatıldığı “Kodaşim” ve “Taharot” bölümleridir. Günümüzde eksik olan bu uygulama cümlenin eksik olan son iki sözcüğüne de gönderme yapmaktadır.

DİVRE TORA
Rav Naftali Haleva

Bu haftanın peraşasında, Yaakov, ölümünden önce bütün çocuklaına berahasını vermek ister. Ayrıca Yosef’in iki oğlu Menase ve Efraim’e de özel berahalarından verir. Garip bir şekilde, bu berahayı açıklayan cümlelerin birinin ortasında Tora, “(Yaakov) Yosef’i mübarek kıldı.” (Bereşit 48:15) der ve Menaşe ve Efraim’in berahasını açıklamaya devam eder. Bu nedenle, Yosef’e verilen berahanın tam olarak hangisi olduğu hakkında soru işaretleri uyanır.

Rabi Şemuel Baruh Schulman; Yaakov’un Yosef’in iki oğlunu mübarek kılmakla, Yosef’i de mübarek kıldığı açıklamasında bulunur. Zira çocuklarının iyi ve bilge olması yönünde mübarek kılınması bir baba için gerçek bir berahadır.

Yaakov’un Yosef’in oğullarına verdiği beraha hakkında başka sorular da vardır. Yaakov şöyle der: “gelecekte, tüm Bene- Yisrael seninle mübarek kılınacak ve

Tanrı seni Efraim ve Menaşe gibi yapsın diyecek (Bereşit 48:20) Gerçekten de nesiller boyunca bu beraha, Şabat akşamları oğullara verilir. Menaşe ve Efraim hakkında bildiklerimiz az olmasına rağmen neden onlar bu kadar vurgulanmaktadır? Kızlara yönelik olarak dediğimiz, Tanrı seni Sara, Rivka, Rahel ve Lea gibi yapsın demek daha mantıklı olmaz mıydı? Kızlarımızı annelerimiz gibi olmaları yönünde mübarek kılarken, oğullarımızı neden atalarımız Avraam, Yitshak ve Yaakov gibi olmaları yönünde mübarek kılmıyoruz?

Efraim ve Menaşe Mısır yönetimi altında yetişmişlerdir. Babaları Yosef, zamanın bu en büyük imparatorluğundaki ikinci önemli kişiydi. Hayatları Mısır kültürünün içindeydi ve bu da asimile olma riskini arttırıyordu. 

COLORADO Hahamı, Rabi Yeuda Leib Ginzberg, oğullarımıza verdiğimiz berahalarda Efraim ve Menaşe’yi ön plana çıkarmamızın nedeninin bu olduğunu söyler. İki kardeş, Mısır gibi yabancı ve çekici lükse sahip bir ortamda yetişmelerine rağmen asimile olmamışlardır. Arzularının peşinde giden bir toplumda bile, inançlarına sadık kalmışlardır.

 Yaakov, gelecekte çocukları Yisraeloğullarının dünyanın etrafına yayılacağını, zor koşullarda yaşayacaklarını biliyordu. Dolayısıyla, Yaakov, Yahudi çocuklarının Tora’ya, tıpkı Menaşe ve Efraim’in Mısır’da bağlı kaldıkları gibi bağlı kalmaları istemiştir. 

Efraim ve Menaşe’nin takdir edilecek diğer bir yönleri de, birbirlerine karşı hiçbir şekilde kıskançlık duymamalarıydı. Menaşe, Efraim’den büyük olmasına rağmen, Efraim, Menaşe’den daha büyük bir dua almıştır. Fakat asla birbirlerini rakip olarak görmemişlerdir. Nefret ve kinin, milleti böleceğini bildikleri için bundan sakınmışlardır. 

Ari Akodeş, Tanrı’nın isminin iki Yod şeklinde yazıldığı takdirde, bu yazının silinemeyeceğini söyler. Bunun sebebi iki Yod’un birbirlerinin rakibi olmaması gerektiğidir. Ancak, Yod’lar  eşit oldukları takdirde  Tanrı’nın ismini sembolize edebilirler. Aynı şekilde, iki Yahudi birbirlerini eşit görüyorsa, Tanrı’ya birlikte dua edebilirler. 

Nefret ve kin Bene-Yisrael’in dağılmasına yol açar. Bene-Yisrael, ancak bütün Yahudiler birbirlerini eşit gördükleri zaman, gelişir ve yükselir. O zaman da Tanrı’nın güvenini kazanır. 

Tora’da betimlenen en unutulmaz sahnelerden biri  olan Yaakov’un torunları Menaşe ve Efraim’e beraha vermesinin ayrı bir önemi daha var. Yaakov bu olayı tamamen kişisel bir olaydan çıkarıp ulus olma yolunda bir sürece dönüştürür. “Torunlarım; Yisrael ulusu gelecek nesillerini her zaman sizinle mübarek kılacak ve şöyle diyeceklerdir: Tanrı sizleri Efraim ve Menaşe gibi yapsın.” Böylece o andan itibaren Yahudiler oğullarını ve torunlarını Yaakov Avinu’nun bu sözleriyle mübarek kılarlar. 

Tora’da bahsedilen berahanın, dedelerin torunları mübarek kılması şeklinde olduğunun altı çizilmelidir. 

Yahudi devamlılığı açısından, dedelerin torunlarına verdiği beraha, babaların evlatlarına verdiği berahadan çok daha önemlidir. Hepimiz dedelerle torunlar arasında özel bir ilişkinin olduğunu biliriz. Aslında bunun nedeni, dede veya anneanne olmanın, baba ya da anne olmaktan çok daha az stresli ve daha kolay olmasıdır. 

Bir büyükbaba, kendinden sonraki devamlılığı torunları vasıtasıyla görür. Dolayısıyla, torunların başarıları, anne ve babalardan ziyade büyükanne ve büyükbabaları daha çok mutlu eder. Anne babalar çocuklarının bağımsızlık ve maceraperestliklerine karşı daha az hoşgörülüyken, büyükanne ve büyükbabalar çok daha rahat davranmayı seçerler. Talmud’un sözleriyle: “ Bende büyük bir bilgelik bulunmasa da, yaş ve deneyimim vardır.”

Talmud şöyle öğretir: Bir ailede arka arkaya üç nesil Tora bilgisine sahip kişiler yetiştirirse, Tora o ailede her zaman kendine yer edinir. Dahası tarihe bakarsak, bunun Tora bilgisi hatta dindarlığın aralıklı üç nesilde olduğu zamanlar için bile doğru olduğunu görüyoruz. Olasılıkla Yaakov’un torunlarına verdiği duada vurguladığı konulardan biri de budur. 

Yaakov, tıpkı oğlu Yosef gibi manevi olarak elinden gelenin en iyisini yapmıştı. Şimdi sıra bir sonraki nesil Menşe ve Efraim’deydi. Eğer onlar da Yaakov’un yolundan ilerlerlerse, Yosef kabilesindeki Yahudi devamlılığı sağlanmış olacaktı. 

Tora her zaman Yisrael ailelerinin kapısını çalar ve aileden biri elbet günün birinde kapıyı açacaktır. Uzun zaman önce gittiği Yeşivadaki öğretmenlerimden biri hayattaki başarıyı bize şöyle tanımlamıştı: hem büyükanne ve büyükbabanız, hem de torunlarınız sizle ve başarılarınızla gurur duyuyorlarsa, hayatta başarılı olduğunuzu düşünebilirsiniz. 

Yaakov bu başarıya ulaşmak ister ve torunları Menaşe ve Efraim’i bu yolda mübarek kılar. Bu şekilde, sonraki bütün Yahudi nesillerine torunlarına da berahalarını vermeleri gerektiğini öğretir. Üç nesillik bu zinciri oluşturmak Yahudi devamlılığının ve başarısının anahtarıdır. Bu, geçmiş nesillerin Yisrael’in kurucularına ve gelecek liderlerine verdiği en büyük berahadır.

Bu düşünceler ışığı altında her Cuma aksamı Şabat sofrasında Tanrı'mız çocuklarımıza uzun seneler  berahayı vermeye nasip etsin.

GÜNLÜK YAŞAMDAN
(Kaynak: www.hidabroot.org)
Rav İzak Peres

Duaya girecek olanlar içinde ilk 10 a girmek neden önemlidir?

Rabi Yeuşua ben Levi der ki: Her daim kişi sinagoga gideceklerin ilk 10’nunda yer almalıdır. Arkadan 100 kişi geleceğini bilse bile bunu yapmalıdır. Bu sayede Talmud Berahot 47’de dediği gibi 90 kişinin ödülünün bir kısmı ilk 10 kişiye verilir. Çünkü ilk 10 kişi Şehina’nın  yani Tanrısal nurun sinagoga gelmesini sağlayandır.

KAVRAMLAR SÖZLÜĞÜ
Rav İsak Alaluf
כתובה – KETUBA

Düğün törenlerinde damadın imzalamak suretiyle yapılan anlaşmanın belgesi bir başka deyişle taahhütnamesidir. Damat bunu iki şahit huzurunda imza eder. Daha sonra şahitler de imzaya katılır. Ketuba evlilik kurumunda kadını güvence altına alan bir belgedir. Bu belge resmi olarak günümüzde de geçerlidir.

MİTSVALARI TANIYALIM
Rav İsak Alaluf

Sefer Ahinuh yirmi altıncı sırada Şabat girişinde ve çıkışında Şabat ile ilgili şeyler konuşulması mitsvasını verir. Bu mitsva Şabat’ın kutsallığını hatırlamak ve diğer günlerden farklılığının ayırdına varmak amacını taşır. Şemot kitabı 20/8’de “Şabat gününü hatırla ve kutsal kıl” demektedir. Şabat’ın büyük kutsallığının bu mitsvayla hatırlanması değerlendirilir. Bunun için de girişinde Kiduş çıkışında ise avdala duaları gerçekleştirilir. Aynı zamanda Şabat günü boyunca Tora sözleri konuşmak ve Şabat’a aykırı şeylerin konuşulmaması da bu mitsvanın kapsamına girer.

HAFTANIN SÖZÜ

Yaakov’un Efrayim ve Menaşe’yi kutsaması Tora’daki büyükbabanın torunu kutsadığı tek andır. Ve büyükbabalar ile torunlar arasında gerginlik olmaz, onların arasında salt saf sevgi vardır. (Rabi Lord Jonathan Sacks’ın  (Z”L) konuşmasından)