Haftanın Peraşası BülteniTanrı, Moşe'ye Menora'daki "daimi kandili" besleyecek saf zeytinyağını Bene-Yisrael'den almasını söyler. Aaron bu aleviher gün, yakacak ve kandil "akşamdan sabaha" yanacaktır.

 

 Bu Hafta İçin Saatler

13 ADAR

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5777

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

17:08

18:20

-----

Yeruşalayim

17:13

18:25

Tel Aviv

17:24

18:22

11 MART

Tel Aviv

17:29

18:27

İstanbul

18:51

19:32

2017

İstanbul

18:59

19:40

İzmir

18:53

19:44

İzmir

19:00

19:50

TETSAVE- תצוה


11 MART 2017 CUMARTESİ ŞABAT ZAHOR
12 MART PAZAR PURİM – 13 MART 2017 PAZARTESİ PURİM ŞUŞAN

 

Peraşa Özetİ
[www.chabad.org]
(Şemot 27:20-30:10)

 


Tanrı, Moşe'ye Menora'daki "daimi kandili" besleyecek saf zeytinyağını Bene-Yisrael'den almasını söyler. Aaron bu alevi her gün, yakacak ve kandil "akşamdan sabaha" yanacaktır.

Koenler tarafından Mişkan'da hizmet ederken giyilmesi gereken giysiler tarif edilir: Tüm Koenler: 1) Ketonet - ketenden uzun bir entari; 2) Mihnasayim - keten don; 3) Mitsnefet ya da migbaat - keten bir sarık ve 4) Avnet - bele sarılan uzun bir kuşak giyerdi.

"Koen Gadol - Baş Koen" buna ek olarak şunları giyerdi: 5) Efod - mavi, erguvani ve kırmızıya boyanmış yün, keten ve altın ipliklerle dokunmuş, önlüğe benzer bir giysi; 6) Hoşen - üzerinde Yisrael'in on iki kabilesinin isimlerinin yazılı olduğu on iki değerli taş bulunan bir göğüslük; 7) Meil - eteğinde altın çanlar ve dekoratif narlar bulunan mavi yünden bir üstlük; 8) Tsits - alında taşınan ve "Tanrı için Kutsal" yazısını taşıyan altın bir levha.

Tetsave peraşası ayrıca Aaron ile dört oğlu Nadav, Aviu, Elazar ve İtamar'ın, yedi günlük Koenlik'e atanma törenlerini ve tütsünün (Ketoret) yakıldığı Altın Mizbeah'ı yapma konusundaki ayrıntılı talimatları da içerir.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf
KETORET

 

Mişkan peraşalarının ikincisi olan Tetsave Kohen Gadol ve Kohenler’in kıyafetlerini esastan işler. Daha önce de söylediğimiz gibi Teruma ve Tetsave  Mişkan’ın projelendirildiği peraşalardır. Onlara çok benzer olan Vayakel ve Pekude ise bu projenin hayata geçirildiği peraşalardır. Tetsave peraşasını işlerken Rabiler burada yer alan kavramlardan oldukça fazla söz ederler. Hoşen başta olmak üzere Kohen Gadol’un kıyafetlerinin her birinin bir başka günahı kapara yapmak için planlandığını anlatırlar. Bu kıyafetlerin Kohen Gadol’a kazandırdıklarını işlerler. Peraşamızın sonunda da Mizbah AKetoret ile ilgili bölüm vardır. Akasya ağacından yapılan Mizbah Azaav bir ama genişliğinde ve uzunluğunda kare olarak tasarlanmış yüksekliği de iki ama olmuştur. Mizbeah altınla kaplanmış üzerinde yine altından bir taç bulunmaktadır. Dört köşesinde altından çıkıntılar ve dört köşesinde de altın yüzükler bulunur. Bunlara geçirilen altınla kaplanmış sopalar sayesinde bu mizbeah taşınır. Mizbah azaav en içeride yer alan Aron’un karşısında ama biraz daha dışarıda “Kodeş” dediğimiz kısımda bulunur. Bu mizbeah sadece Ketoret dediğimiz on bir çeşit baharatın karışımı ile hazırlanmış bir malzemenin sunumu için kullanılır. Ketoret sunumu nesiller boyu devam etmesi gereken bir ibadettir ve her gün gerçekleştirilir. İlk sunum sabah Mişkan’daki ilk ibadet olarak yapılırken akşam Menora yakılırken ikinci kez Ketoret getirilir. Kipur gününde de “kapara” amaçlı Ketoret çok özel bir yer tutar.

BASİTTEN GELİŞMİŞE

Mişkan’ın diğer eşyalarının tasarlandığı Teruma peraşasında yer alması gerekirken Rabiler neden bu objenin burada tasarlandığını sorgularlar. Bazı Rabiler bunun çok kutsal bir mizbeah olduğunu, çok değerli olduğu için “aharon aharon habib” sözü gereğince en sona bırakıldığını öğretir. Midraş Tanhuma Ketoret ve Mizbah azaaav’ın çok değerli olduğunu Mişkan’ın açılışında dahi Ketoret sunulmadan Şehina’nın Mişkan’a gelmediğini iddia eder. Rav Hida ise konuyu farklı bir şekilde işler. Ketoret ibadetler içerisinde en derin olanıdır. Bu yüzden de en son yapılan objedir. Benzer şekilde Tora öğrenmeye başlayan kişi öncelikle basitten yani “Pşat” dediğimiz açıklamalardan başlamalıdır. Adım adım en derine yani Kabalistik açıklamalara gelmelidir. Tora öğrenmeye en derinden başlamak çok karmaşık ve derin olan Ketoret’in en başta öğretilmesine benzer. Bunun için yavaş ama emin bir şekilde ilerlemek gerekir.

KETORET

Rabiler Mişkan ve Bet Amikdaş’ta neden Ketoret sunulduğunu sorgularlar. Sefer Ahinuh Bet Amikdaş’ın güzel kokması ve onurunu muhafaza etmesi için bunun gerekli olduğunu söyler. Kralın evinde her şey güzel görünmeli ve kokmalıdır bunun için Ketoret gereklidir. RaMBaM More Nevuhim adlı eserinde her gün Bet Amikdaş’ta sayısız korban yapıldığını ve oranın bir “hayvan kesim yeri”ne benzememesi için Ketoret’in kullanıldığını öğretir.

Ketoret’in gücünü öğrenmeye çalışırken Gemara Masehet Şabat 89’da anlatılan bir öyküye bakmak gerekir. Moşe Rabenu Tora’yı almak için meleklerin yanına geldiğinde her melek ona Tora ile ilgili bir Hiduş öğretir. Malah amavet ise ona Ketoret’in sırrını ve kendisini nasıl engellediğini anlatır. Arizal Malah amavet’nin neden bu sırrı kendisinin paylaştığını ve Tanrı’nın paylaşmadığını sorar. Tanrı insanı yarattığı gibi melekleri de yaratmıştır. Bu sır Malah amavet için bloke edicidir. Tanrı Kendi yarattıklarının zarar görmemesi için bu sırrı paylaşmaz. Ancak Malah amavet kendisi Moşe’ye bunu öğretir. Moşe de Korah olayından sonraki anlaşmazlık ve salgın döneminde bu sırrı kullanarak Malah amavet’in etkisini nötralize eder.

KETORET NASIL İŞ GÖRÜR?

Şimdi Ketoret’in nasıl işlediğine yakından bakalım: Ketoret sözcüğü Arameik lisanda “kitra azenat – bağlamak” olarak geçer. Burada Tanrı’nın merhamet çağrıştıran ismi ile yargı çağrıştıran E.loim ismini birbirine bağlamaya çalışıyoruz. Tanrı’nın merhamet isminden daha da yüksek bir merhamet ancak yargı çağrıştıran ismin tatlılaştırılması ile mümkün olur. Buna “mituk adinin –yargının tatlılaştırılması” denir. Sözgelimi dört harfli ismin sayısal değeri olan yirmi altı ile bir başkan yargı ismi olan A-do-nay isminin sayısal değeri altmış beş toplanırsa ortaya doksan bir sayısı çıkar. bu yüzden Yamim Noraim dualarının başlangıcında “Ad… U AE.loim” denir. E.loim ismi tek başına seksen altı sayısını verir. Buna “he” harfini ekleyip AE.loim yaparsak o zaman “mituk adinin” sayısı olan doksan bir sayısı elde edilir. Zohar din ve rahamim özelliklerinin bu şekilde bir arada kullanıldığını ve yargının daha tatlı olduğunu öğretir. Ketoret konusunun işlendiği Devarim kitabında “yasimu ketora beapeha” cümlesi yer alır. Bu cümlenin ilk harfleri birlikte “yabok” sözcüğünü verir. Bu sözcük dört harfli isim ile E.loim isminin toplamı olan yüz on iki sayısını verir. Yabok geçidinde Yaakov da yargı ile karşı karşıya kalmış ama o yargı tatlılaştırılmış ve Yaakov melekle mücadelesini kazanabilmiştir.

Rav Hayim Palaçi (Z’Ts’K’L’) her Yahudi’nin bir parşömene Ketoret peraşasını yazması ve her gün buradan bunu okuması gerektiğini öğretir. Arizal üç kez okunan Ketoret peraşasının aynı zamanda parnasa için çok iyi olduğunu da söyler. Bu yüzden Gemara her gün farklı bir Kohen’in Ketoret getirdiğini öğretir. Nasıl ki korban yerine dualarımızla bunu ödemeye çalışıyorsak Ketoret peraşasını ve düzenini okuyarak da bunu getirmeye gayret ediyoruz.

Gerek Ben İş Hay gerekse Rabi Hayim Palaçi Ketoret okunurken parmaklarla sayılması gerektiğini öğretirler. Bu sayım hem baharat atlamamak için bir tedbir olurken aynı zamanda aktif olarak parmaklarla sanki Ketoret getiriyormuş gibi bir davranışın içine bizleri çeker. Ben İş Hay sağ elli sayımın yapılması gerektiğini savunurken Rav Hayim Palaçi her iki elle de bunun yapılabileceğini öğretir.

Tanrı Moşe’ye kokulu materyaller yani baharatlar almasını ve Ketoret oluşturmasını emrederken bazı baharatların isimlerini verir. Bunlardan biri “nataf” dediğimiz pelesenktir. Ağaçlardan sızma yolu ile elde edilir. Onika olarak çevirebileceğimiz “şehelet” son derece kötü kokulu bir baharat olan “helbena” günlük olarak çevirebileceğimiz “levona zaka.” Levona zaka Arizal’e göre en önemli baharattır. Bunların hepsinin aynı ölçüde olması gerekir ve mutlaka karıştırılmalıdır. “Memulah” birçok görüşe göre tuz demektir. Her korbana mutlaka tuz eklemek gerekir bu da bir sunu olduğundan tuz eklenir. Bunlar “rokeah – karışım haline getirilir. Karışımın bilimi eczacılık da “merkahat” olarak bilinir. Helbena gibi berbat kokulu baharat tsadiklerin içinde olduğu zaman reşaim de birlikte Ketoret gibi güzel kokabilir yorumuna sebep olmuştur. Kipur öncesinde “aavaryanim – günahkarlar” ile birlikte dua edeceğimizi söylememiz gibi birlikte güzel bir yere varmak mümkündür. Kalan baharatların ne olduğu Tanrı tarafından Moşe Rabenu’ya Tora şebeal Pe olarak öğretilmiştir.  “Memulah Taor kodeş” cümlesindeki kelimelerin son harfleri alındığında “het – reş – şin” harflerine ulaşılır. Rabi Hayim Palaçi bu ismin yabancı güçleri uzaklaştıran bir isim olduğunu ve hafıza için çok yararlı ve bu üç sözcüğün bu isme konsantre olunarak söylenmesinin iyi olduğunu öğretir.

Gan Eden’de Hava yasak meyveyi yiyerek ölümü dünyada aktif hale getirdiğinde beş duyu organından dördü bundan etkilenir. Meyveyi görmüş, tatmış, dokunmuş, yılanın sözünü dinleyerek buna kalkışmıştır. Ancak koklama duyusu bundan etkilenmemiştir. Bu yüzden Ketoret koklama duyusunu ön plama çıkarır. Yukarıda saydığımız üç baharatın ilk harfleri “nahaş – yılan” sözcüğünü oluşturur.

VE PURİM GELİYOR…

Bu zamanlarda Purim bayramının kutlanması da tesadüf değildir. Rav Hayim Palaçi’nin söylediği uzaklaştırılması gereken  yabancı güçlerden biri Aman’dır. Aman’a karşı duran Mordehay Arameik lisanda Mare dahya veya Mor deror yani kokulu baharatlar olarak bilinir. Ester’in asıl ismi olan Hadasa da kokulu bir bitkidir. Bu şekilde Aman ile mücadele mümkün olabilmiştir.

Ketoret peraşasını okurken Ketoret’in hem lifne aedut – Aron Aberit önünde hem de oel moed yani buluşma çadırı önünde yakılacağını öğreniriz. Aron Aberit önünde yakılan Ketoret RaMBaN’a göre Kipur gününde yakılan özel Ketoret ibadetini diğeri ise normal günlerdeki Ketoret ibadetini karakterize eder.

Rabi Şimon bar Yohay Zohar’da insanların Ketoret’in kıymetini bilmeleri halinde her harfin başına koymak için altın bir taç almaya hazır olacaklarını ifade eder. Rahatsızlık için, parnasa için kısacası dilediğimiz her şey için özellikle günlük ibadetlerimiz sırasında Ketoret bölümünü daha dikkatli okumaya gayret edelim. Bölümün sonunda dediğimiz gibi “veareva L’Ad.. minhat Yeuda ubiruşalayim kime olam uhşanim kadmoniyot.” Eskiden olduğu gibi Tanrı bizlere Ketoret’in o tatlılığını ve güzelliğini yaşamamızı nasip etsin amen. 

DİVRE TORA
Rav Yehuda Adoni

 

TETSAVE  Peraşası şu sözlerle başlar. Tanrı Moşe Rabenu’ya, seslenerek ‘’Sen Bene Yisrael’ e Mişkanda devamlı yanacak Menora için saf yağ temin etmelerini emret.

”Rabenu Bahye, Şelomo Ameleh’in yağ ve tütsü insanın kalbini neşelendirir. ‘’ Şemen Uktoret yismah Lev“ sözünden esinlenerek garip ve fakir insanları geçindirmenin, üzüntülerini, güzel sözler ve samimi davranışlarla biraz da olsa teselli etmenin bir sevap olduğunu açıklar. Bu açıklamadan yalnız sedaka vermenin yeterli olmadığını, muhtaç kişilere yakınlık, kardeşlik hisleri ile yaklaşıp onun da bizden biri olduğunu göstermenin şart olduğu anlaşılmaktadır. Bu sözlerde geçen yağ sözcüğü, Mişkanda ve Bet Amikdaşta yanan Menora kandilleri ve yapılan tütsüler Tanrı’yı huzurlandırır. Tanrı kendi yarattığı dünyayı gördüğünde her şeyin düzgün oluşu onu memnun etmiştir.

 David Ameleh’in Teilim kitabında dediği gibi YİSMAH AŞEM BEMAASAV Tanrı eseri karşısında memnuniyet duymuştur aynı şekilde, Bet Amikdaşta, Menoradaki kandiller ışıklarını saçtıklarında Tanrı memnuniyet duyar.

Tanrı özellikle insanı dünyayı yarattığında en son yaratmıştır. Zira insan bütün yaratıkların en önemlisidir. Bütün gereksinmeler tamamlandıktan sonra en önemli varlık olan insanı yaratmıştır. Aynı şekilde Mişkanın mabed’in tüm gereksinmeleri tamamlandıktan sonra, Tanrı Aaron Akoen’e Menorayı yakmasını emretmiştir zira en önemlisi Mişkanı aydınlatmaktı. Bu aydınlatmada kullanılacak yağın saf zeytinyağı olması büyük önem taşımakta idi.

LAMA OR: Peraşamızda geçen Lama or ışıklandırmak sözcüğü Maşiah’ın gelişini ve de bizleri aydınlatması anlamına geldiğini hahamlarımız açıklar. Peraşamızın bir özelliğini de açıklamakta fayda vardır. Toramızda, MoşeRabenu’nun doğuşundan son peraşa olan Vezot aberaha peraşasına kadar her peraşada ismine raslarız, yalnız bu haftaki peraşa Veata Tetsave peraşasında baştan sona kadar bir kez dahi Moşe Rabenu’nun adı geçmez. Bunun nedeni: Beezrat Aşem Kitisa peraşasında Egel zaav altın buzağı konusunu okuyacağız. Bene Yisrael altın buzağıyı yaptıklarında Tanrı’yı çok öfkelendirdiler. Tanrı Moşe Rabenu’ya bu halkı yok edeceğim ve seni büyük bir millet yapacağım demiştir. Moşe Rabenu’da bu alaya çok öfkelenmesine rağmen milletini çok sevdiğinden, Tanrı’ya bu halkı yok edersen beni de yazdığın kitaptan sil demiştir. Bu konuşmayı Tanrı Moşe  Rabenu’nun kendine beddua ettiğini kabul ederek seni yazdığım kitaptan değil bir peraşadan sileceğim der bu nedenle Tetsave peraşasında Moşe Rabenu’nun adı geçmez. Toramızın her sözü her konusu bizlere derstir. Bu olaydan bedduanın Tanrı huzurunda ne kadar kötü bir davranış olduğunu algılıyoruz. Öfke anında, bir kişiye kızdığımızda asla ne kişiye nede kendimize beddua etmemeliyiz, her zaman sakin ve sağduyulu davranmalıyız.

Peraşamızda Koen Gadol’un giydiği sekiz giysiden söz eder. Koen Gadol Bet Amikdaşta korban ve ibadet ettiği zaman sekiz giysi giyerdi. Bu giysilerin her biri biz Bene Yisrael’in yaptığı günahları Tanrı huzurunda bağışlatma özelliği taşırdı. Günümüzde Korban, Tütsü, Koen Gadol’un giysileri yerine kalbimizden çıkıp dudaklarımıza gelen samimi ve saf dualar bizleri yüce Tanrımıza yaklaştırır. Unşalemo Parim sefatenu dudaklarımızdan çıkan dualar korban olarak Tanrı huzuruna kavuşsun.

GENÇ NESİLDEN ÖĞRENİYORUZ
Beri Bahar

 

Bu haftaki Peraşa’da, Tanrı Moşe’ye bizim alıştığımız bir şablon olan “vaydaber aşem el moşe lemor” - Tanrı Moşe’ye konuşarak şöyle dedi - yerine “veata” - ve sen - şeklinde alışılmadık bir hitapta bulunuyor ve de Peraşa’da hiçbir şekilde Moşe’nin adıda bulunmuyor. Peki neden bu Peraşa’da Moşe’nin adı geçmiyor?

Altın buzağı günahında Moşe bizi Tanrı’nın karşısında savunurken sert ifadeler kullanmıştır. Şemot 32:32’de Moşe Tanrı’ya “Şimdi; eğer günahlarını bağışlarsan [çok iyi]. Yoksa lütfen beni yazmış olduğun Kitabın’dan sil!” demiştir. Burada Moşe “meheni na misifreha- beni yazmış olduğun kitabın’dan sil!” ifadesini kullanmıştır. Tanrı bizi Moşe Rabenu’nun savunmasından sonra nispeten affetmiştir ama ağızdan bir kere, kitabından sil, ifadeleri çıkmıştır. Peki hangi kitaptan? Ben İş Hay’dan öğreniyoruz ki misifreha-kitabından kelimesini (mi מִ, sefer ספר ,ha ךָ) şeklinde ayırıp 20. Kitaptan şeklinde anlayabiliriz. (Haf harfinin sayısal olarak değeri 20’dir). Yani Bereşit perşasından itibaren sayarsak Tetsave’nin 20. Peraşa olduğunu görebiliriz.

Rabenu Behaye’den öğreniyoruz ki; İnsanın dili kendisine,  doğru konuşması, arkadaşlık kurması, başkalarını cesaretlendirerek mitsva yapması için emanet edildiğini söyler. Ve eğer biz küfür dedikodu ve iftira şeklinde bu nimeti kullanırsak emanete hıyanet etmiş oluruz.

Bir başka konu olarak da, Peraşa’da yani Şemot 30:1’de diyor ki “Tütsü tüttürme amaçlı bir Mizbeah yap …”. Sizce bütün bunlara Tanrının ihtiyacı mı var ki? Tam tersine aslında bu bizim içindir. Yapılan korbanlar bizim içindir. “Tütsü” sözcüğünün İbranice’si Ketoret’tir. Meam Loez’den öğreniyoruz ki bu sözcük “[K]eduşa – Kutsiyet”. “[T]aara – Saflık”, “[R]ahamim – Merhamet” ve [T]ikva – Ümit” sözcüklerinin baş harflerinden oluşur. Tütsü tam olarak bu işlevler içindir. Bize kutsiyet ekleyecek, günahlarımızdan arındıracak, bu sayede Tanrı bize merhamet edecek ve gelecekle ilgili ümit beslememize olanak sağlayacaktır.

Son olarak da Peraşa’da yani Şemot 27 : 20’de diyor ki “Ve sen [Moşe], Bene Yisrael’e emret: Daimi kandili yakmak için, sana, aydınlatma amacıyla [elle] ezilmiş zeytin[den] mamul berrak yağ getirsinler.” Ezilmiş –katit  - kelimesinde derin bir mesaj gizli.  Baal aturim – Toledot Yitshak’tan öğreniyoruz ki, kelimedeki - yud ve tav harflerinin– sayısal değeri 410’dur ve bu da birinci Bet Amikdaş’ta her gün yakılan menorayı işaret eder.  Kelimenin diğer kısmı olan – kaf ve tav’ın – sayısal değeri 420’dir, bu da ikinci Bet Amikdaş’ta her gün yakılan menorayı işaret ediyor. Peki ya pasukta geçen – daimi kandil – ifadesi neye işaret ediyor? O da 3. Bet Amikdaş’ta yakacağımız menorayı işaret ediyor!

YAZILI VE SÖZLÜ TORA
Rav İsak Alaluf
ŞEMUEL – DAVİD’İN KRAL OLARAK ATANMASI

 

Şaul’un yaptığı yanlışlar sonucunda krallık hakkının elinden alınması Şemuel peygamberi derinden etkiler ve üzer. Ancak Tanrı emri ile yeni kralı belirlemek için Bet Lehem’e hareket eder. burada peygamberi Rut’un torunu Yişay ve yedi oğlu karşılar. Sekizinci oğul olan David hayvanları otlatmakla meşguldür. Şemuel Yişay’ın en büyük oğlunu kral zanneder ama Tanrı “insan görünüşe Tanrı ise kalpteki düşüncelere önem verir” diyerek peygamberi uyarır. Şemuel’in emri ile David getirilir. Tanrı o anda peygambere David’i kral olarak meshetmesini emreder. Bu tayin sadece Yişay ailesi içinde gizli kalır.

Şaul krallığın elinden gideceğini anladığı günden beri inanılmaz bir psikoloji içindedir. Yakınlarının önerisi ile müzikle tedavi olmayı kabul eder. Çok iyi bir savaşçı ve müzik adamı olan geleceğin kralı David bu vesile ile saraya girer ve kralın tedavisi le meşgul olur.

MİMAAYAN
Rav İsak Alaluf
ZOHAR’DAN KISACIK

 

Zohar ise Rav Aha ile ilgili bir öyküyü paylaşır: Rav Aha bir şehre gittiğinde orada bir epidemi ile karşılaşır. Şehrin dört köşesine onar kişi yerleştirir ve üç kez Ketoret peraşasının okunmasını ister. Bundan sonra hasta olanlar ile olmayanlar arasında Korah peraşasında yer alan üç pasuk okur. Böylelikle buradaki epidemi sona erer. Esasında Tarşaya olan yerin ismi Mata Mahsaya olarak değiştirilir. “mahsaya” sözcüğü Arameik lisanda merhamet anlamına gelmektedir.

HER HAFTA İKİ ALAHA

 

*Tefilin gündüz takılır güneş batımından sonra Tefilin takılmaz.

*Şabat, Yom Tov ve Hol Amoed günlerinde Tefilin takılmaz.

HAFTANIN SÖZÜ

 

"Ben kendim içim uğraşı vermesem, kim benim için uğraşır” (İllel)