Yazdır

Bu Hafta İçin Saatler

30 KİSLEV

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5780

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

16:07

17:22

-----

Yeruşalayim

16:12

17:27

Tel Aviv

16:22

17:24

28ARALIK

Tel Aviv

16:27

17:28

İstanbul

17:27

18:08

2019

İstanbul

17:33

18:14

İzmir

17:37

18:27

İzmir

17:41

18:32

MİKETS-מקץ


28-29 ARALIK 2019 ROŞ HODEŞ TEVET

 


PeraşaÖzetİ

[www.chabad.org]
(Bereşit 41:1-44:17)

 

 

 

 

               

Yosef'in, içki ve unlu mamuller sorumlularının rüyalarını doğru olarak çözümlemesinin ardından iki yıl geçmiştir. Paro iki rüya görür. Bu rüyaları açıklama denemelerinden tatmin olmaz. İçki sorumlusu Yosef'i hatırlayınca Paro'nun emri ile Yosef hapishaneden çıkarılır. Rüyaları dinler; bunların yakında yedi sene bolluk ve ardından yedi sene ağır bir kıtlık olacağına işaret olduğunu belirtir.

Ardından Paro'ya, bu olağanüstü durumu halledecek düzeyde zeki birini tutmasını tavsiye eder. Paro bu görevi Yosef'e verir, onu Potifar'ın kızı Asenat'la evlendirir. Yosef işini iyi yapar ve Mısır dünyanın silosu haline gelir. Yosef'in iki oğlu olur: Menaşe ve Efrayim.

Kıtlıktan Kenaan da etkilenir. Yaakov oğullarını yiyecek almaları için Mısır'a gönderir. Yosef'in önüne geldiklerinde Yosef onları tanır, fakat onlar Yosef'i tanımazlar. Satılmasına sebep olan rüyalarını hatırlayan Yosef, kardeşlerine karşı sert bir Mısır'lı lider rolünü oynamaya başlar ve onları casuslukla suçlar. Onlara yiyecek satar, fakat dürüstlüklerinden emin olmak için Binyamin'i getirmelerini söyleyerek bu arada Şimon'u rehin tutar. Bir yandan da hizmetkarlarına ödenen paraları çuvallara gizlice geri koymalarını emreder. Geri dönüş yolunda paraları keşfeden kardeşler paniğe kapılırlar. Başlarından geçenleri Yaakov'a anlatırlar. Yaakov Binyamin'in Mısır'a götürülmesini reddetse de, kıtlık ağırlaşınca durumu kabullenmek zorunda kalır. Yeuda Binyamin'in güvenliğini garanti eder ve kardeşler tekrar Mısır'a inerler.

Yosef kardeşlerini onurlu konuklara yaraşır biçimde ağırlar. Hem babasından hem de annesinden olan tek kardeşi Binyamin'i görünce kendisini tutamaz ve odasına çekilerek ağlamaya başlar. Daha sonra hizmetkarına paraları çuvallara tekrar geri yerleştirmesini, kendi kadehini de Binyamin'in çuvalına koymasını emreder. Kadeh bulununca da Binyamin'in ceza olarak kölesi olmasına karar verir. Yeuda karşı çıkar ve Binyamin yerine kendisini teklif eder; ancak Yosef reddeder.

KAVRAMLAR SÖZLÜĞÜ
Hanukiya

Hanuka bayramında kullandığımız dokuz kollu şamdanlar “Hanukiya” olarak adlandırılır. Hanuka’daki mucizede yağ ile yakılan Menora ise yedi kolludur. Hanukiya ile benzerlikler gösterse de farklıdır. Hanukiya çeşitli ebat ve şekillerde olabilir. Büyük meydanlarda yakılan Hanukiyalar, değerli metallerden imal edilen Hanukiyalar mevcuttur. Hanukiya mucizede olduğu gibi tercihan zeytinyağı ile yakılır. Günümüzde parafin mumu ile yakılan Hanukiya da geçerliliğini muhafaza eder.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf
DERİNLEMESİNE SORULAR

 

Peraşamızda bol miktarda soru ve bilinmeyen mevcuttur. Bazı soru ve bilinmeyenleri Edirne kökenli bir Rabi olan Rabi Moşe Alşeh’in bilgilerine dayanarak derinlemesine öğrenmeye çalışacağız. Rabi Moşe Alşeh 1508 yılında Edirne’de dünyaya gelir. 1593 yılında Tsfat kentinde ebediyete intikal eder. Büyük bir konuşmacı olan Rabi’nin derslerini dinlemeye Arizal’in da geldiği bilinmektedir.

Soru: Yosef neden satıldı? Rabi Moşe Alşeh Zohar kaynaklı bir bilgiye dayanarak Yosef’in Mısır’a satılmasının nedenini daha farklı açıklar. Buna göre Yosef Mısır’da Şehina’nın “Merkava”sı olarak görev yapmıştır. Şehina kutsal insanların üzerinde barınır. İşte Yosef Mısır’da bu görevi yerine getirmektedir. Pasuk “vayi Ad… et Yosef vayi iş matsliah” demekte Yosef’in başarılarının herkes tarafından görüldüğünü söylemektedir. Yosef Mısır’da ölmesine rağmen orayı terk etmez. Çünkü Şehina’nın varlığı Bene Yisrael orada oldukça bulunmalıdır. Oradan çıkmaları Yosef’in de oradan çıkarılmasına bağlıdır ve bu görevi bizzat Moşe Rabenu yerine getirmiştir.

Rabi Moşe Alşeh insan vücudunun parçaları olduğu gibi toprağın da vücut parçaları olduğunu öğretir. Mısır toprakları vücut olarak İbranice’de “erva” tabir edilen  “kapalı” bölümünü temsil eder. Burası o dönemde yeryüzünün en fazla zina suçunun işlendiği yerdir ve toprak burada inanılmaz bir “tuma” ile yüklüdür. Burada bu durumun sürekli olması halinde buraya gelen İbraniler’in bundan etkilenmeleri kaçınılmaz olacaktır. Yosef bu safsızlığı minimalize etmek için Bene Yisrael’den evvel oraya gönderilmiştir. Yosef’in çabasına rağmen İbraniler’in safsızlığın elli basamağının kırk dokuzunu geçtiklerini söyleyebiliriz. 

Soru: Yosef Buğdayı neden saklar? Mısır toprağında yetişmiş olan buğdaya “tuma – safsızlık” bulaşması normaldir. Tame bir şeyden çıkan bir şey vücuda Kaşer olmayan bir yiyecekten daha fazla zarar verir ve o vücut tame hale gelir. Ancak Yosef bu yiyeceği sahiplenip kendisi saklamaya başlayınca Şehina’nın taşıyıcısı olduğundan o ürünler tame olmamışlar dolayısı ile de çürümemişlerdir.  Yaakov geldiği zaman kıtlık seneleri başlamıştır. Toprak artık ürün veremediğinden tame bir yiyecek söz konusu değildir. Yosef onların Goşen’de daha uzak bir yerde oturmalarını ve yerli Mısır halkı ile kaynaşmamalarını sağlar. Yaakov’un Mısır’a gelmesinde Yosef’in verdiği sırlar ve detaylar önemli rol oynamıştır.

Soru: Yosef neden babasına gitmez? Yosef erva nedeniyle tame olan Mısır toprağını Bene Yisrael’in yaşayabilmesi için hazırlamakla yükümlüdür. Mısır’da hüküm sürdüğü dönemde babasına haber vermesi durumunda babası ya derhal eve dönmesini emredecek ya da hemen Mısır topraklarına yaşamaya gelecektir. Yosef Mısır toprağını öldükten sonra bile Bene Yisrael orayı terk etmeden bırakamamıştır. Çünkü onun terk etmesi durumunda Şehina orayı terk edecek ve sonuç Bene Yisrael için bir felaket olacaktır. Yani Yosef babasının “geri dön” emrini yerine getirme şansına sahip değildir. Ayrıca babasının gelmesi durumunda yeterli hazırlık yapamadığından yiyecekler henüz taor değildir. Yaakov ve ailesinin taor olmayan şeyler yaşamaları da mümkün değildir. Bu yüzden babasına son dokuz yılda bile haber gönderememiştir.

Soru: Mısır’a bereket neden gelir? Kabala’nın öğretisine göre bereket, kutsama yani beraha “Keter” dediğimiz yerden gelir. Burada sonsuz beraha vardır. Burası on üç merhamet özelliğinin bulunduğu yerdir ve burada “yargı” yoktur. Sonsuz bir merhamet vardır. Birçok tsadik çok fazla çaba harcayarak buraya ulaşmayı ve dünyaya bereket getirmeyi başarmıştır. İşte Yosef bu anahtara sahiptir. Mısır’a bereket getirir ve kıtlık zamanında herkese yiyecek temin eder.

Soru: Depolamanın sırrı nedir? İbranice’de okuyabilmek için sesli harfler yerine noktalar vardır. Bu noktalar sessiz harfleri okumamızı sağlar. Zohar bu noktaların her birinin derin anlamları ve değerleri olduğunu ifade eder. En yüksekte olan nokta “a” sesini veren Kamats adlı işarettir. Yosef Mısır’da yiyecek depolamaya başladığında yedi yıl boyunca “likmatsim” yani depolama yaptığını Tora söyler. Ancak Zohar buradaki “likmatsim” ifadesinin “Kamatslar” olduğunu öğretir ve bunlar sayesinde Yosef bereketi dünyaya getirebilmiştir. Peraşamızın ismi olan Mikets ile Kamats sözcüğünün aynı harflerden müteşekkil olduğunu görürsek peraşanın ruhunun burada bulunduğunu anlayabiliriz.

Ve Hanuka ile bağlayalım: Yeryüzünde Mısır’daki zina tutkunluğu nedeniyle kuvvetli bir tuma olduğunu görüyoruz. Benzer bir tutkuya sahip olan Yunanlılar da benzer şiddette bir tumaya sahiptir. Çünkü Yunanlılar güzel olan her şeyin kutsal olduğu bir anlayışla gittikleri her yerde bu kültürü yayma çabasında olurlar. 

Yosef Mısır’daki tuma öteleyen tsadiktir. Aynı kıvılcımlara sahip olan Matatyau Haşmonai de Yunanlılar’ın tumasını ötelemek için adım atmıştır. Hanuka şarkılarının en bilinenlerinden biri “banu hoşeh legareş – karanlığı kovmaya geldik” şeklinde bilinir. İşte tsadikler karanlığı yani tuma dediğimiz safsızlığı kovmak suretiyle Keter’de yer alan bereketi bu dünyaya getirmeyi görev edinmişlerdir.

Hanuka olayında hepimizin Keter’e ulaşma şansı vardır. Hanukiya yakan kişi Keter’de yer alan bereketi sahiplenir. Tora’da yer alan altı yüz on üç mitsva Rabilerimizin eklediği yedi Rabinik mitsva ile altı yüz yirmi sayısına ulaşır. Bu sayı “keter” sözcüğünün sayısal değerine eşittir.

Eklenen en son mitsva Hanukiya yakma mitsvasıdır. Böylece Keter sayısına ulaşılır. Arizal bu mitsvayı yerine getiren herkesin bu berekete ulaşma şansı olduğunu öğretir.

Hanuka bayramında kandilleri yakarken kullandığımız ilk beraha on üç sözcük içerir. Bu da Keter’de yer alan ve merhametin kaynağı olan Tanrı’nın on üç merhamet özelliğinin sayısını dolayısı ile de Keter’in anahtarını bize sağlar. 

GÜNLÜK YAŞAMDAN
Kaynak: www.hidabroot.org
Rav İzak Peres

Ayakkabılar hangi sıra ile giyilir?

Alahaya göre öncelikle sağ ayakkabı giyilir ancak bağlanmaz, sonra sol giyilir bağlanır ve sağ ayakkabı bağlanır. Bağcıkları olmayan ayakkabı da ise önce sağ sonra sol ayakkabı giyilir. Kişinin sağlak veya solak olmasına göre bağlama durumu farklılık gösterir. Solak bir kişi önce sağ ayakkabısını sonra solu bağlar. Yahudilikte sağ soldan daha önemlidir. Ancak sağlak bir kişi tefilini sola taktığı için önce sol ayakkabısını bağlar. Tefilini sağa takan solak bir kişi önce sağ ayakkabısını bağlar.

Ayakkabı çıkarırken ise sağın saygınlığı için ve sağ ayak daha fazla ayakkabı ile kalsın diye önce sol ayakkabı çıkarılır.

 

DİVRE TORA
Rav Selim Eskinazi
Yosef aTsadik-Dünyanın Beraha Kaynağı

 

Yosef aTsadik, dünyanın beraha kaynağıydı. Kabala kitaplarında öğretildiği gibi 12 Şivte Ka (12 Kabile), Tanrı’nın 4 harflik İsmi’nin (Yod-Ke-Vav-Ke) harflerinin, farklı farklı düzenlerde yazılışını oluşturan kombinasyonlarına karşılık gelir. Yosef aTsadik’e denk gelen kombinasyon, harflerin düz sırasına karşılık gelmektedir ki bu da tüm berahanın oradan kaynaklanmasını sağlar. Zoar aKadoş’ta, Yosef’in Şabat’a denk geldiği belirtilmektedir. Nitekim, Şabat da Tanrı’nın İsmi’nin düz sırasına karşılık gelir. Kiduş’ta söylediğimiz gibi “Yom Aşişi Vayhulu Aşamayim”, bilindiği üzere Şabat da tüm berahaların kaynağıdır.

Peraşanın başında Midraş şöyle öğretir: “Vayi mikets şenatayim yamim”, karanlığa bir son verir, dünyanın karanlıkta kalacağı süreye bir son belirler. Niye karanlığa bir son koymak ister? Çünkü Yetser Ara dünyada olduğu sürece, derin karanlık devam etmektedir.

Bilindiği üzere Mısırlılar, 7 senelik bir depo hazırlamalarına rağmen, tüm ürünler lanetten dolayı, çürümüştür. Masadaki ekmek bile, kırıntılar haline gelmiş, ne hazırladılarsa, ne ektilerse, Rahamana Litslan, lanetten dolayı çürümüştür.

Bu sebeple, Paro, “Yosef’e gidin ve size ne diyorsa yapın” demiştir. Yosef onlara Mila yapmalarını söylemiştir. Fakat Yosef’i dinlememişlerdir, bu sebeple Yosef, ürünlere gezera yapar ve der ki “toprak ürün vermeyecek”.

Görüyoruz ki Yosef sadece bir planlama mühendisi görevi yerine getirmekle kalmaz, Mısır’daki mühendisler de 7 sene sonra gelecek olan kıtlık dönemi için bir plan yapabilirler. Yosef, fiziksel dünyanın beraha kaynağıdır. “Toprak ürün vermeyecek” derse, toprak ürün vermez.

Yosef, Mısırlılardan ne istemektedir? Mila yapın! Onların konvert olup Yahudiliğe girmelerini mi istemektedir? Niye tüm Mısırlılar Yahudiliğe geçsinler? Kaldı ki sadece Mila yapıp Yahudi olunmaz?!

Cevap şu şekilde, Yosef onlara şöyle cevap vermektedir: İşlediğiniz günahlardan dolayı, toprak da bundan etkilenmiş ve ürünler çürümeye maruz kalmaktadırlar. Özellikle cinsel ahlaksızlık sınıfına giren günahlar, etraftaki tüm varlıkların çürümesine ve bozulmasına sebep olmaktadır. Bu sebeple Yosef “Ancak Mila yapıp, kendinizi günahlardan arındırırsanız, o zaman toprak tekrardan verimli olmaya dönebilir” demektedir.

Yosef aTsadik, yetser ara’sına karşı gelip Potifar’ın karısının onu günaha sürüklemek için yaptığı tüm sınavlardan başarı ile ayrılmıştır. Bu sebeple Yosef, aTsadik olarak adlandırılmaktadır ki “aTsadik” ünvanına layık olmak hiç kolay değildir. Yosef aTsadik, “nae doreş, nae mekayem” “yani hem lafta hem de uygulamada, güzeldir”, ve tabiki Mısırlılara da bu dersi vermek, onun hakkıdır.

Daha evvelden de söylediğimiz gibi tüm zevklerin de belirli bir sınırı ve sonu vardır. İnsan, fiziksel zevkler için kotasını bitirirse, ruhani zevklerden yani, Tora Öğremi’nin, Mitsvaları Uygulama’nın verdiği zevklerden zevk alamaz.

Hanuka Hikayesi’nde Yunanlıların, Yahudi dünyasına getirmek istedikleri karanlık, Mısırlıların içine düştüğü karanlıktır. Haşmonaim’lerin verdiği savaş Yosef aTsadik’in yaptığı savaştır. Karanlığı sonlardırmak, Tanrı’nın ve Tora’sının Işığı’nı dünyaya yaymak!!!

HAFTANIN SÖZÜ

 

"Gençliğinin günlerini nasıl benim ile birlikte çölde yürüdüğünü anımsadım."
(Yirmiyau 2/2)