Bu Hafta İçin Saatler

9 Av

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5775

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

19:03

20:23

-----

Yeruşalayim

18:58

20:18

Tel Aviv

19:23

    20:25

25Temmuz

Tel Aviv

19:18

20:20

İstanbul

20:13

    20:54

2015

İstanbul

20:07

20:48

İzmir

20:19

21:09

İzmir

20:1

21:0

DEVARİM

                                                                                ŞABAT HAZON

                                                             26 Temmuz 2015 Pazar TİŞA BEAV(oruç)                                                                                      

   PERAŞA ÖZETİ (Devarim 1:1-3:22)

[www.chabad.org]

1 Şevat 2488 tarihinde, ölümünden 37 gün önce, Moşe Bene-Yisraeli toplar ve Toranın tekrarına başlar. Mısırdan Sinaya ve Erets-Yisraele doğru yaptıkları 40 yıllık yolculuk boyunca meydana gelen olayları ve bu süre içinde verilen kanunları tekrar gözden geçirir. Halkı, başarısızlıkları ve günahları nedeniyle azarlar ve ölümünden sonra, Tanrı’nın onlara ebedi miras olarak verdiği topraklarda Toraya bağlı kalmalarını ve Toranın buyruklarına uymalarını ister.

Moşe, halka adalet sağlamak ve Tanrı’nın sözlerini öğretmekteki yükünü azaltmaları için atadığı hâkimleri ve yargıçları, Sinaydan büyük ve korkunç çöl boyunca uzanan yolculuklarını, Erets-Yisraele casusların yollanışını, halkın durmaksızın Erets-Yisraele burun kıvırmalarını ve bu yüzden Tanrı’nın bütün Çıkış neslini çölde ölüme mahkûm edişini hatırlatır. Onlara “Ve Tanrı, sizin adınıza bana karşı da öfkelenmiş ve ‘Sen de oraya girmeyeceksindemişti” der.

Moşe yakın geçmişte olmuş bazı olayları da anımsar: Moav ve Amon uluslarının, ülkelerini Beney-Yisraelin geçişine kapatmaları, Emori kralları Sihon ve Oga karşı yapılan savaşlar, Reuven ve Gad kabileleri ile Menaşe kabilesinin yarısının onların topraklarına yerleşmesi. Moşe Halkı, Ülkeye götürecek ve bu amaç için yapılacak savaşları yönetecek olan halefi Yeoşuaya şu mesajı verir: “[Yerel halktan] korkma, çünkü senin Tanrın senin için onlarla savaşacaktır”.

                                                                                                    DİVRE TORA

                                                                                                 Rav İsak Alaluf  

“Şu  kırk yıldır Tanrın Aşem seninle; eksiğin olmadı" (Devarim 2:7).

Bu pasuk göründüğü şekilden farklı bir şekilde de anlaşılabilir. Eğer bir insan Tanrı'nın onunla beraber olduğunu ve Tanrı sayesinde güvende olduğunu öğrenirse, hiçbir şeyden mahrum kalmaz, çünkü Tanrı'nın onun ihtiyaçlarını sağlayacağını bilir. Sadece kendine güvenen kişi, her zaman muhtaçtır. Anlatıldığına göre, mülti milyoner J. Paul Getty'e bir keresinde şu soru sorulur: "Ne kadarı yeterlidir?" Getty şöyle cevap verir: "Birazcık daha."

Bunun tersi de aynı şekilde doğrudur. Pasuğu ters okuyalım: "hiç eksiğin olmadı; ... Tanrın Aşem seninle". Elindekilerle yetinen ve hiçbir şeyinin eksik olmadığını hisseden kişi, Tanrı ile gerçekten bağlantı kurmak amacı ile gerekli iç huzuruna sahip olduğu için, Tanrı'ya yaklaşabilir. Sürekli bir şeylerden mahrum olduğunu düşünen kişinin ise, Tanrı ile yakın bir bağlantı kurmak için, ne zamanı, ne de iç huzuru vardır. Tanrı'ya duyulan inanç ve kişinin kendi kaderinden mutluluk duyması karşılıklı olarak teşvik edicidir; kişiyi huzura ve derin inanca yükselten bir döngü ile sonuçlanır.

Pirke Avot dördüncü bölümde yazılı olanlara bakalım: Ben Zoma adlı bilgin “kimin zengin olduğunu” sormaktadır. Bunun cevabını yine kendisi vermekte “payına düşenle mutlu olan kişi” şeklinde bilgilendirmektedir. Payımıza düşenle “yetinmekten” değil “mutlu olmaktan” veya şükretmekten söz ediyoruz. “Living Each Day adlı eserinde Twerski’nin bu pasuğu her iki yönlü olarak okuması ve dikkat çekmesi tesadüfi değildir.

İNSAN ONURU

Rav Berti Derofe

“Moşenin, tüm Yisraele Yardenin [doğu] yakasında, çölde, Aravada, Sufun karşısında, Paran ve Tofel arasında, Lavan, Hatserot ve Di Zaav[da] konuştuğu sözler şunlardır…”(1:1)

Bunlar ikaz sözleridir ve buradan Tanrı’yı kızdırdıkları yerleri saymaktadır. Bu yüzden onların onurları için, onlara üstü kapalı bir şekilde mesaj vererek konuşmuştur.(Raşi)

Buradan insan ilişkilerine dair çok önemli bir prensip öğreniriz. Moşe, bütün halkı altın buzağı ve casuslar günahları gibi bilindik hataları hakkında ikaz ederken bile onları utandırmamak için günahları detaylarıyla anlatmaktan çekinmiş, sadece o hataları hatırlatıcı kelimeler kullanıp üstü kapalı konuşmuştur. Buradan insan onurunun ne kadar önemli olduğunu öğreniriz.

Bunlar sadece genel bir halkın onuru için değil, en düşük seviyedeki insanın onuru için dahi geçerlidir. Masehet Gitin 57A’da Gemara bize şöyle demektedir: “Rabi Elazar şöyle dedi: Gel ve gör ki utanç ne kadar kuvvetli bir histir. Sonuçta Akadoş Baruh U, Bar Kamtsa’ya yardım etmiş ve bunun sonucunda Ev’ini yıkmış, Ehal’ini yakmıştır.” Bet Amikdaş, bir davet sahibinin Bar Kamtsa’yı herkesin içerisinde utandırıp davetten kovması üzerine, Bar Kamtsa’nın Roma İmparator’una gidip Yahudiler’in kendisine isyan ettiği yalanı üzerine gelişen olaylar sonucu yıkılmıştır. Böyle kötü bir insanın utancı bile gökyüzünü delmiş ve Bet Amikdaş’ın yıkılmasına sebep olmuştur.

Aynı şeyi Bilam’da da görürüz. Bilam’ın eşeği, Bilam’ı uyardıktan sonra hemen ölmüştür. Neden mi? Midraş der ki: “İşte bu Bilam’ın susup kaldığı ikazı yapan eşektir, demesinler diye.” Bilindiği gibi Bilam, Yisrael’e, Tanrı’nın Halkı’na lanet okumak isteyen, bütün kötü özellikleri bünyesinde bulunduran bir peygamberdi. Buna rağmen onurunun zedelenmesi ihtimaline karşı Tanrı hemen bu olayın ardından eşeği öldürür. Üstelik de bunu, çok büyük bir Kiduş Aşem (Tanrı’nın isminin yücelmesi) ihtimalini ortadan kaldırarak yaptı. Sonuçta eğer eşek hayatta kalsaydı herkes “İşte bu Tanrı’nın konuşturduğu eşek” diyeceklerdi.

Aynı şeyi Korah ve yandaşlarının çıkardıkları isyan sonrası da görüyoruz. Tanrı Moşe’ye, “Aaron’un oğlu Elazar’a söyle tütsülükleri kaldırsın” der. Aaron’u Koen’likten indirmek için başkaldıran iki yüz elli kişinin tütsü yaparken ölmeleri sonucunda yerlere düşen tütsülükleri Aaron’un toplaması doğru değildir. Tanrı onlara cezalarını vermiştir. Bir de Aaron’un bizzat kendisinin gidip, düşmanlarının tütsülüklerini toplaması, bu kötü insanların onurlarını zedeleyecektir. Bu yüzden Tanrı bu işi Elazar’a vermiştir.

Buradan görüyoruz ki, her kim olursa olsun, ne kadar cezayı hakederse etsin, o kişinin onurunu zedelememeye çok dikkat etmeliyiz. Özellikle peraşamızda olduğu gibi, bir kişiyi uyarmak istiyorsak, bunu gelişi güzel değil, kurallarına uygun şekilde, utandırmadan, karşımızdaki insanın bizi ne şekilde daha fazla dinleyebileceğini tartarak yapmalıyız. Çünkü unutmamalıyız ki, bir raşanın yani kötü bir insanın utancı sonucu Tanrı Bet Amikdaş’ın yıkılmasının önünü açmıştır.

ASE LEHA RAV:KENDİNE RAV SEÇ

R AV ELİYAU KOEN ZT’’L:RAV MAHAZİKE-TORA

Yahudilikte  evlilik (5)

E-Hayat arkadaşı seçiminde aklın ve hislerin rolü:

Rabilerimize göre hayat arkadaşı seçilirken nelere dikkat edilmelidir? Bilindiği üzere iki büyük faktör bu hususta söz sahibidir. Biri akıl yani sağduyu, diğeri ise hissiyattır.

İkisinin bir arada aynı fikirde olması durumunda, kararın doğru olacağı şüphesizdir. İkisi arasında çelişki olduğu vakit, problem büyüktür. Örneğin akılcı yoldan bakıldığı vakit, gelin veya damat namzeti kişi, on üstünde on puan alırken hissiyatta sıfır veya sıfırın üstünde bir iki puansa, yani çiftler arasında sevgi, yakınlık ve çekicilik yoksa, bu evliliğin uzun süre devam edeceği iddia edilemez.

Aynı şekilde hissiyat bakımından çift, ideal bir çift gibi görünüyorsa da, akılcı yoldan bakıldığında, birçok sebepten dolayı bir arada yaşamalarına imkân yoksa, bu evlilik te sağlam temellerden yoksundur.Kısaca sağlam ve uzun süreli bir evlilik, yukardaki iki faktörün de bir arada uyum içinde aynı yönde olmasına bağlıdır.

Bu bakımdan Talmud, gelin ve damat adaylarına şu tavsiyeleri vermektedir: Akılcı bir karara varmak için:

a.Karşı tarafın kardeşlerine göz atıp, onların karakterlerini incelemek

b.Karşı tarafın ahlâk durumunun, yani meziyet ve kusurlarını, yakın arkadaşlarından soruşturmak

c.Kendisinin ve yakın aile efradının sağlık durumunu araştırmak.

Hissiyat yönünden geçerli puan almak için de, Talmud evlenmeye rıza göstermeden evvel, tarafların birbirlerini görmeleri gerektiğini ve ancak bu şekilde sevgi içinde mutlu bir geleceğe doğru, bir arada yola çıkabilip çıkamıyacakları hakkında karara varmalarını istemektedir.

Karşı tarafın karakterini belirleyen meziyet ve kusurlarını incelemeye gelince, bu konuda kısa zamanda belli bir karara varmak çoğu zaman zor görünürse de bazı huyları ( iyi veya kötü) ilk görüşmelerde açığa çıkarmak mümkündür. Örneğin evliliğe namzet kişinin gururlu veya alçakgönüllülüğü, cimriliği veya eli açıklılığı, alıngan veya vurdum duymazlığı gibi göze çabuk batan davranışları sayabiliriz.

İlerde hoş olmayan sürprizlerle karşılaşmamak için, evliliğe karar vermeden evvel, yukarda saydığımız tavsiyeleri yerine getirmeli ve gerisini Tanrı`ya bırakmalıdır. Şüphesiz, bu evlilik Tanrı tarafından uygun görülmüşse, çift muhakkak mutlu olacak ve bir arada beraber sevgi içinde yaşıyacaklardır.

YAHUDİLİKTE KAVRAMLAR

El Gid Para El Pratikante

VilnaRabi Avraam Dantsig; Orah Hayim üzerine Haye Adam,

Yore Dea üzerine de Hohmat Adam kitaplarını yazmıştır.

VLNALI RABAVRAAM DANTSG [Haye Adam; Hohmat Adam]: 5508 [1748] yılında Dantsig şehrinde dünyaya gelmiştir. Nehamat Tsiyon kitabının yazarı Rabi Şemuelin torunuydu. Rabi Avraam Dantsig 14 yaşında iken Rabi Yehezkel Lando ve Rabi Yosef Libermandan ders almak için Praga gitmiştir. 18 yaşında Rav diploması almış ve Vilnaya yerleşmiştir. Burada ticaretle ilgilenmiş ve sık sık şehir dışına çıkmıştır. Bir işte tüm servetini yitirince, istememesine karşın Vilnada Dayan (yargıç) görevi almak zorunda kalmıştır. Hayatının sonuna kadar Hahambaşı görevinde kalmıştır.

Rabi Avraam, iki çok değerli kitap yazmıştır. İlki Haye Adam, Şulhan Aruhun Orah Hayim bölümü üzerine, diğeri Hohmat Adam ise Yore Dea bölümü üzerinedir. Şaare Tsedek adında üçüncü bir kitabı vardır. Kitapları dünyanın her tarafında içtenlikle kabul edilmiştir. Rabi Avraam’ın amacı, bu Alaha kitaplarının, din uygulaması üzerinde derinleşme fırsatı olmayan kişiler için bir rehber olmasıydı. Aynı zamanda kalpleri Toraya yaklaştıran öğütleri oldukça çoktur. Onun yazıları en basit kişiler tarafından bile anlaşılabilecek bir kompozisyona sahipti. Rabi Avraam, 4 Tişri 5581 [1821] tarihinde Vilnada ölmüştür

KAŞERUT ALAHALARI

Rav Berti Derofe

23) Tora’daki Karet(Ruhun kesilip atılması) cezasını gerektiren kan yeme yasağı sadece “Dam Anefeş” yani hayvanın canı çıkarken çıkan kan için geçerlidir. Fakat geriye kalan kan yeme yasağı yine Tora’dan fakat cezası karet olmadan sadece yapma emridir. Fakat yenmesi yasak olan bu kan da sadece etten ayrılmış (daha sonra  bir şekilde tekrar etin emdiği kan da dahil olmak üzere) kandır.

24)Etten ayrılmış olan kanı yemek Tora’dan yasaktır. Bu yüzden et pişirilmeden evvel tuzlanmalıdır. Bu sayede et kanında ayrılmış olacaktır. Eğer tuzlama yapılmazsa, yemeğe etten çıkan kan karışmış olacaktır.

25) Eğer et kanın etten ayrılıp aşağı akacağı şekilde pişirilecek yani mangal yapılacaksa bu durumda eti tuzlamaya gerek yoktur.

HAFTANIN SÖZÜ

Gün kısa, iş çok, işçiler tembel, ödül çok ve mal sahibi sıkıştırıyor.

Rabi Tarfon