Bu Hafta İçin Saatler

23 Adar

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5775

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

17:07

18:27

-----

Yeruşalayim

17:12

18:32

Tel Aviv

17:27

    18:29

  14 Mart

Tel Aviv

17:32

18:34

İstanbul

17:54

    18:37

     2015

İstanbul

18:02

18:45

İzmir

18:04

18:55

İzmir  

18:11

19:02

  VAYAKEL-PEKUDE

                                                                                            ŞABAT PARA                                        

                                                                           21 MART 2015-ROŞ HODEŞ NİSAN                                                                                                                            

                                         Peraşa Özeti (Şemot 35:1-38:20 / 38:21-40:38)

                                                                                            [www.chabad.org]

Moşe, Yisrael halkını toplar ve Şabat'a uyma emrini onlara tekrarlar. Sonra Tanrı'nın, Mişkan'ın yapılması ile ilgili talimatlarını iletir.

Halk gerekli malzemeleri bol miktarda bağışlar ve altın, gümüş, bakır, mavi, erguvani ve kırmızıya boyanmış yün, tiftik, bükülmüş keten, hayvan derileri, ağaç, zeytinyağı, baharatlar ve değerli taşlar getirir. Halk o kadar cömertçe bağışta bulunur ki, sonunda Moşe artık getirmeyi bırakmalarını söylemek zorunda kalır.

Bilge kalpli bir zanaatçılar ekibi Mişkan'ı ve mefruşatını yapar. Bunların ayrıntıları, önceki Teruma, Tetsave ve Ki Tisa peraşalarında verilmiştir: Üç kat çatı örtüsü; 48 tane altın kaplama duvar kalası ve 100 tane gümüş temel yuvası; Mişkan'ın iki odasını ayıran Parohet (ayıraç) ve ön cephesindeki Masah (paravan); Aron Aberit ve üzerinde Keruvim figürlerinin bulunduğu kapağı (Kaporet); Masa ve özel ekmekler; yedi kollu Menora ve özel olarak hazırlanmış yağı; Altın Mizbeah ve üzerinde yakılan tütsü; Mesh Yağı; yakılan korbanlar için dışarıdaki bakır Mizbeah ve araçları; avlu için perdeler, direkler ve temel yuvaları; bakır aynalardan yapılmış su kazanı ve kaidesi.

Pekude peraşasında Moşe, halkın Mişkan  için bağışladığı altın, gümüş ve bakırın sayımını yapar.  Betsalel, Aoliav ve yardımcıları, Moşe'ye Tetsave peraşasında iletilen talimatlara göre, Koen Gadol'a özgü sekiz özel giysi hazırlar: Efod, Hoşen (göğüslük), Meil (üstlük), Tsits (alın plakası), Mitsnefet (sarık), Ketonet (entari), Avnet (kuşak) ve Mihnasayim (don).

Mişkan tamamlanmıştır. Mişkan'ı oluşturan bütün malzemeler Moşe'ye getirilir; Moşe onları kurar, kutsal Mesh Yağı ile mesheder ve Aaron ile dört oğlunu Koenliğe atar. Mişkan'ın üzerinde bir bulut belirir; bu, Tanrı'nın Kutsal Varlığı'nın oraya yerleşmek üzere geldiğini gösterme amacındadır.

Bu hafta, peraşaya ek olarak Para peraşası (Bamidbar 19:1-22) okunur. Ölü biriyle temas etmiş bir kişinin Bet-Amikdaş'a girmesi yasaktı. Bu manevi engelin düzeltilmesi için kızıl bir inek (Para Aduma) korban edilir, yakılır ve külleri su ve başka maddelerle karıştırılarak söz konusu kişinin üzerine serpilirdi

                                                                                          DİVRE TORA

                                                                                         Rav İzak Peres

Şemot kitabı, Yahudiler’e verilen önemli br mesajla son bulur: Sorumluluk.

 Tora’da, Mişkan’ın nasıl inşa edildiğinden ve Mişkanın inşası için ne kadar harcama yapıldığından bahsedilir.

Tora, Betsalel ve Aoliav’ı beceri ve işletme becerilerinden sorumlu tutar. Betsalel ve Aoliav’ın göstermiş oldukları çaba ve başarıları , Teruma ve Tetsave peraşalarında belirtildiği gibi en başta yapılan planlarla karşılaştırılmıştır.

Mişkan’ın inşasında görev alan mimarlar, süpervizörler ve inşaatçılara yapılan övgülerin sebebi, en başta yapılan planlardan hiç sapmamış olmaları ve tüm görevlerini büyük bir istekle tamamlamış olmalarıdır.

Tanrı’ya ve insanlara karşı olan sorumluluklarını yerine getirmeleridir.

Bir insan için, sorumluluğunu yerine getirmiş olmaktan daha büyük bir başarı yoktur. Sorumluluk duygusu aklımızı ve davranışlarımızı disipline eder ve daha sorumluluk sahibi ve güvenli toplumlar yaratır.

Yahudilerin pek çoğu şöyle der: ‘Bana güvenme.’ İnsanlar kendilerini evliliğe, ideallere, Tora’ya ya da Yahudiler’e adamaktan kaçınır. Sorumluluklarını yerine getirip getirmedikleri açısından değerlendirilmek istemediklerinden, bu konuyu tamamen göz ardı ederler.

Yahudi toplumunun geleceği, sorumluluk almak istemeyen insanlara bağlı olamaz. Bu peraşaların bize vermek istediği en önemli mesaj budur. Şunu unutmayın ki; Yahudilik herkesi aynı şekilde sorumlu tutmaktadır.

Tora, Mişkan’ın inşası sırasında toplanan tüm eşyalardan Moşe’yi sorumlu tutmuştur. Mişkan için bağışlanan her bir eşyanın hesabı verilmeliydi.  Moşe de, kendisini Mişkan için bağışlanan her bir gümüş parçasının hesabını vermek zorunda hissetmiştir. Bir parça gümüşün eksik çıktığını farkettiğinde dehşete kapılmıştır. Ancak gümüşün Mişkanın perdelerini tutturmak için kullanılan çengellerin üretiminde kullanıldığını hatırladığında rahatlayabilmiştir.

Bir liderin, normal bir insandan ya da sıradan bir vatandaştan çok daha fazla mali ve ahlaki sorumlulukları vardır.

Tanah’ta da, Yeuda ve Yisrael krallarının sorumluluklarını yerine getirmedikleri için o zamanın peygamberleri tarafından sürekli cezalandırıldıklarından bahsedilir. Tora’da bu olayla ilgili şöyle der:’ Tanrı ve Yisrael önünde temiz olun.

Tora sorumluluk talep eder ve mazeret kabul etmez. Kendini Yahudi geçmişi ve  geleceği için sorumlu hissetmeyen bir nesil, Yahudi yaşamındaki ve kutsallığındaki rolünde başarısız olmuş olur.

                                                                            İŞLERİN KENDİLİĞİNDEN YAPILACAK

                                                                                            Rav Berti Derofe

“Altı gün [boyunca] işlerini yapacaksın.”(34:2)

Pasukta “yapacaksın” kelimesi “taase” olarak yazılması gerekirken, “yapılacak” anlamına gelen “tease” şeklinde yazılmıştır. Bu gerçekten şaşırtıcıdır. Çünkü bu şekilde yazıldığında çıkan anlam sanki işin kendi kendine olduğu şeklindedir. Dahası bu pasuk bize Şabat günü çalışmamamız emrini vermek için yazılmıştır. Bu durumda altı gün çalışılacağını yazmanın bir anlamı yok gibi durmaktadır. Az kelime kullanma konusuna bu kadar özen gösteren Tora burada bize gereksiz fazla kelimeler kullanmış gibi gözükmektedir.

Rabi Şelomo Gantsfrid zts”l “Apiryon” adlı kitabında bu pasukta bize verilmek istenen mesajın “Kazancının, uğraşısından bağımsız bir şekilde, sadece Tanrı tarafından belirlendiğine bütün kalbiyle inanan kişi Şabat günü gönül rahatlığıyla dinlenebilecektir” olduğunu söyler. Buna karşın kazancının uğraşısı ile doğru orantılı olduğunu düşünen kişi, tabii ki Şabat günü boyunca sıkıntı içinde olacaktır. Çünkü Şabat çalışmadığında sanki para kaybediyormuş gibi hissedecektir. Böyle bir insanın Şabat’a bakması çok zordur. Bu yüzden pasuk “Altı gün boyunca işlerin yapılacak derken bize “İşlerinizi kendiniz yapıyorsunuz sanmayın, bilin ki işlerinizdeki bereket Tanrı’dandır” demek istemiştir. İşleriniz sanki kendiliğinden yapılıyor gibidir. Bu yüzden fazla uğraşının ve Tanrı’nın “Çalışmayın!” dediği günde çalışmanın size bir bereket getireceğini, o gün kazanılan paradan bir iyilik geleceğini düşünmek büyük bir hatadır. Şabat günü kazanılan paranın bereket, iyilik veya refah değil tam tersini getireceği açıktır. Kişi ancak ve ancak bu düşünceyi benimsediği zaman pasuğun devamında yazan “Ve yedinci gün sizin için kutsal olacaktır, Tanrı için Şabat Şabaton’dur” mitsvasını yerine getirebilecektir.

Tora bu emri, Moşe Rabenu’nun Yisrael Halkı’na Çöldeki Mabedimiz olan Mişkan için bağış yapma emrini vermeden önce vermiştir. Çünkü Yisrael Halkı ancak bu düşünce yapısına inandığı zaman Mişkan için de bonkörlükle bağışta bulunabileceklerdir.

Şabat günü balık yenmesinin sebeplerinden biri de bize bu mesajı vermektir. Bilindiği gibi bazı balıklar kendilerinden daha küçük diğer balıkları yutarak beslenirler. Büyük balık küçük balığı kovalar ve onu yakalayıp yutar. Bu durumda bu küçük balığın, büyük balığın midesindeki durumunun, başı büyük balığın başı, kuyruğu da büyük balığın kuyruğuyla aynı yöne bakıyor olması gerekmektedir. Fakat büyük balığın midesi kesildiğinde durumun hiç de öyle olmadığı görülmektedir. Küçük balığın başı büyük balığın kuyruğu yönündedir. Yani sanki balıktan kaçıyormuş gibi değil de balığa doğru yüzüyormuş gibidir. Bunun sebebi aslında büyük balığın yuttuğu balıkların, kovaladığı balıklar değil sadece ve sadece Tanrı’nın onu beslemek için yolladığı başka balıkları olmasıdır. Yani büyük balık, sanki tesadüfen o yöne doğru yüzen balıklarla beslenmektedir.

Bir yahudi de aynı şekilde bu inancı benimsemeli ve gereksiz fazla uğraşıdan uzak durmalıdır. Talmud Masehet Roş Aşana’da bize kişinin bir sene içerisinde kazanacağının Roş Aşana günü belirlendiğini öğretir. Geçim için uğraşı şarttır fakat burada bahsedilen yapılmaması gereken gereğinden fazla uğraşıdır. Kişi Tanrı’nın emrettiği üzere Şabat günü tamamı ile çalışmayı kesmesinin yanında, hafta içi de aynı şekilde gereksiz fazla uğraşı ile işkolik olmamalı, ailesini ve kendisini ihmal etmemelidir. Çünkü kişinin geçimi, ne kadar kazanacağı, onun ne kadar uğraştığı ile değil sadece ve sadece Tanrı’nın ona ne kadar kazanç biçtiği ile bağlantılıdır. Bunu günlük yaşamımızda da açıkça görmekteyiz. Saatlerce çalışıp para kazanamayan ve çok az çalışıp zenginlik içinde yaşayan insanların sayıları oldukça fazladır. Bunun tek sebebi de yukarıda bahsettiğimiz prensiptir.

                                                                               ASE   LEHA   RAV : KENDİNE RAV SEÇ

                                                                            RAV ELİYAU KOEN ZT’’L: MAHAZİKE-TORA

                                                                                                   İLHOT  AVDALA

                                                                                                ŞABAT ÇIKIŞ DUASI

B –Şabat`ın bitiş zamanı nedir ve ne vakit iş yapmaya başlanabilir?

Yahudi takvimine göre güneşin batışı ile günün sona erdiğini ve yeni bir güne başlandığını yazmıştık. Şabat`ın başlangıcında güneşin batışından evvel, Şabat`a girilmesi gerektiği gibi (Tosefet Şabat) bitiminde de onu uzatmaya dikkat edilmelidir. Şöyle ki, güneşin batışından 20-35 dk.sonra ancak Avdala söylenerek Şabat`tan çıkılmalıdır. İş yapmaya başlamak için, bu zamanda Arvit söylenerek Amida`da “Ata honantanu” paragrafı okunur. Amida`dan hemen sonra da her iş yapılabilir. (Şulhan aruh Orah hayim 299/10).

“Ata honantanu” duasını söylemeyi unutan kişi, tekrar Amida`ya başlaması gerekmez, fakat hiç bir iş te yapamaz. Şarapla yapılan Avdala`yı beklemesi gerekir. Bu Avdala`yı yapmak zaman alacaksa ve hemen iş yapma mecburiyeti varsa “Baruh a-Mavdil ben kodeş lehol” cümlesi söylenir ve Şabat`tan çıkılmış olur.

Evdeki kadınlar Arvit söylemeye alışkın değillerse, işe başlamak için, Şabat`ın çıkış saatinde “Baruh a-Mavdil ben kodeş lehol” cümlesini söylemelidirler. İşe  başlamak için, kocalarının Bet-Keneset`ten dönmelerine ve şarapla yapılan Avdala`yı beklemelerine lüzum yoktur.

“Ata honantanu” Avdala`sından sonra iş yapılabildiğine göre, tekrar şarapla avdala yapmaya niye lüzum vardır?

Rabilerimiz bir ikinci Avdala`ya çok önem vererek, bundan evvel yemek yemeyi yasaklamışlardır. Şabat`ın başlangıcında Kiduştan evvel yenip içilemediği gibi, aynı şekilde bitiminde de Avdala söylemeden yenip içilemez. Avdala için şarabı olmayan kişi, onu tedarik edinceye kadar (en azından o gece boyunca) yemek yiyemez, ancak su içmesine müsaade edilebilir. (Orah hayim 296/3).

Bilinmesi gereken önemli bir husus ta, şarap yerine “Hamar Medina” ile de Avdala söylenebildiğidir. Şabat sabahı Kiduş`u da “Hamar medina” ile yapılabilir. Şabat gecesi Kiduş`u için ise ille de şaraba ihtiyaç vardır. “Ülke içkisi” diye tercüme edebileceğimiz ” Hamar Medina” nedir? O ülkede önemli toplantı ve davetlerde, şarap yerine alkol içeren  ve davetlilere sunulması uygun olan, içkilerin herbiri, bu deyime girer. Örneğin: Bira ,Rakı,Viski, likör gibi. Esası su olan meyva suyu (nektar) kola, çay ve kahve gibi içeceklerle Avdala yapılamaz. Bahsettiğimiz “Hamar medina” içkilerini şaraptan daha çok veya en azından onun kadar seven bir kişi, Avdala için bunları şaraba tercih edebilir. (Mişna Berura 272/9/30).

                                                                                           YAHUDİLİKTE KAVRAMLAR

                                                                                               El Gid Para El Pratikante

Bazı Hahamlar Tora’nın tüm kanunlarını kapsayan kitaplar yazmışlardır. Bunlar Alahalar’ın yazarlarıdır. Bu kitaplar sayesinde bugün Yahudiler Tora’nın talimatlarına göre hayatlarını sürdürebilmektedirler. Örneğin Rabi Yitshak Alfasi [RİF] bir Alahot kitabı yazmıştır. Burada Gemara’nın dilini kullanarak, Masehetler’e göre Talmud’un özetini ve kararlarını toplamıştır.Rabi Moe Ben Maymon [RAMBAM] Rabi Yitshak Alfasi’nin öğrencisinin öğrencisidir. Yazmış olduğu Mine Tora adlı kitap yaygın olarak Yad AHazaka olarak tanınır. Büyük zekasıyla tüm Sözlü Tora’yı 14 kitapta toplamıştır. Bu kitaplar gerek “Galut Sürgün” gerekse de Bet Amikdaş dönemi için geçerli olan kanunları içerir. Rambam çalışmasını Talmud’daki Masehetler’e değil, konulara göre ayırmıştır. Alınan uygulama kararlarını isim vermeden yazmış, Talmud’un kararlarını da açıklamamıştır. Yazılarını Mina dilinde orijinal metinlerine göre kendi stilinde yazmıştır.

RABMOE BEN MAYMON [RaMBaM]: Hahamlarımız, Raşi’nin torunu Rabenu Tam’ın ışığı sönmeden Yahudiliğin göklerinin tekrar aydınlandığını belirtirler. Rabenu Tam’ın ölümünden 35 yıl önce 4895 [1135] yılında İspanya’nın Kordova şehrinde, Dayan (Hakim) Rabi Maymon’un, adını Moe verdiği bir oğlu doğar. İşte, bu kişi Rabenu Moşe ben Maymon veya kısaca Rambam’dır.

Küçüklüğünden beri Moşe, Yisrael’in ışığı olacağını göstermişti. Kendisi ender bulunan bir hafızaya sahipti ve çok kabiliyetliydi. Bu yetenekleri sayesinde kısa sürede büyük bir bilgiye sahip olabilmiştir. Rambam, Tora, felsefe ve tıp öğrenimi aldı. Tora’yı Rabi Yosef Migaş’tan öğrenmişti. Öğrencisinin zekası karşısında hayretler içinde kalan hocası, onun hakkında şöyle derdi: “Bu çocuk büyük bir şahsiyet olmak için dünyaya geldi. Onun ışığından, doğudan batıya kadar bütün Yisrael aydınlanacaktır”.

Moşe 13 yaşındayken, İspanya’daki Yahudiler’e büyük sıkıntılar ve işkenceler yaşatılmaya başlandı. Bu yüzden Moşe’nin ailesi ve diğer birçokları İspanya’da şehirden şehire kaçmaya başladılar. Fakat hiçbir zaman rahat bulamadılar ve canları tehlikeye girmeye başlayınca Afrika’nın Fes şehrine kaçmak zorunda kaldılar. Rambam, o zaman 23 yaşındaydı. Sürgün yıllarında bile Rabi Moşe, öğrenimi bırakmamış, böylece büyük bir Talmud uzmanı olmuştur.

Çok geçmeden Fes şehrinde de Yahudiler’e karşı işkenceler başladı. Yahudiler’den dinlerini değiştirmeleri isteniyordu. Böylece 4925 [1165] yılının İyar ayında Maymon ailesi Erets-Yisrael’e gitmek zorunda kaldılar. Rambam Ako’da 6 ay kadar yaşamış, oradan Mısır’a gitmiştir. Önce İskenderiye’ye yerleşmiş ve başlangıçta birkaç yıl rahat etmiştir; çünkü değerli taşlar satan kardeşi David, Rabi Moşe’yi onuruyla geçindirirdi. Böylece kardeşinin Tora’da ve bilimde ilerlemesi için ona yardımcı olurdu. Ancak kısa süre sonra kardeşi ölünce, Rabi Moşe çok üzülüp yas tutmuş ve kolay kolay teselli olmamıştır. Kardeşinin ölümünden sonra Rambam tıbbı meslek olarak almış ve onunla hem kendi evini hem de kardeşininkini geçindirmiştir.

Kahire’nin sakinleri Rambam’ı kendilerine Hahambaşı seçtiler. Rambam Yad Ahazaka adlı büyük kitabını bu dönemde yazmaya başlamıştır. Bu büyük eser Talmud’da ve Geonim’in yazılarında dağınık halde bulunan tüm kanunları belirli bir düzene göre bir araya getirmiştir. Bu kitabında Rambam mükemmel bir plan hazırlamış ve kitabını şahane bir ev inşa eden bir mimar gibi düzenlemiştir. Bu, aynı zamanda Mine Tora diye anılan kitaptır. Rambam tüm Alahalar’ı burada toplamıştır. Her şeyi İbranice, hiçbir tartışmaya meydan bırakmayacak bir şekilde açık ve öz bir dille yazmıştır. Bu eseri yayınlamanın amacı Sözlü Tora’nın herkesçe tanınmasını sağlamaktı. Bu çalışmaya tüm otoriteler hayran kalmışlardır. Dünyanın her tarafından büyük Hahamlar sorularıyla Rambam’a danışırlardı. Fakat mesleki kıskançlık yaşayan bazı Hahamlar onu bırakmışlardır. Özellikle Bağdat’lı Rav Şemuel ben Eli, Rambam’ın büyüklüğünü kıskanmış ve onun ismine leke sürmek için gayret göstermiştir.

Rabi Moşe ben Maymon Kahire’de Sultan Selahaddin Eyyubi’nin doktoru tayin edilmiştir. Her gün onu sarayında ziyaret ederdi. İstirahate ayrılan zamanı da Tora’ya ve kitaplarını yazmaya adardı. Eserlerini Arapça olarak da yazardı. Bunların arasında Yahudilik felsefesini aydınlatan, meşale niteliğindeki “More Nevuhim – Şaırmılara Rehber” de vardır. Bu kitabının ne basit halk için ne de Tora öğrenimine yeni başlayanlar için olduğunu önemle belirtir. Rambam, bu kitabı Tora’da artık yüksek bir öğrenime varmış, kuralları iyi bilen ve kişisel vasıflarında tam bir olgunluğa ulaşmış kişiler için yazmıştır. Dolayısıyla More Nevuhim kitabı felsefe biliminde önemli bir yere sahiptir ve söz konusu kişilerin dini sırları anlamalarına yardımcı olur.

Bağdat’lı Rav Şemuel, Rambam’ın yayınladığı yeni kitabı fırsat bilmiş ve itibarını zedelemek için onun “Kofer Kafir” olduğunu, fikirlerini de liberal bir ruhla geliştirdiğini iddia etmiştir. Fakat her şeye rağmen Fransa’nın tüm Hahamları, Rambam’ın kitabını uygun bulduklarını gösteren mektuplar yazmışlardır. Rambam henüz hayattayken More Nevuhim kitabının İbranice’ye çevrildiğini görmeye nail olmuştur. Çeviriyi Rabi Şemuel İbn Tibon yapmıştır. Bu iki kitabının haricinde Şemona Perakim, Sefer Amitsvot ve daha başka birçok eseri vardır.

Rambam 22 Tevet 4965 [15 Aralık 1204] tarihinde Kahire’de 70 yaşındayken hayata gözlerini yummuştur. Ölümünden önce oğlu Avraam’a kemiklerini Erets- Yisrael’e götürmesini vasiyet etmiştir. Kendisi Teverya’da gömülüdür. Rabi Moşe ben Maymon için şöyle denmiştir: “Moşe Rabenu’dan Moşe ben Maymon’a kadar, Moşe Rabenu gibi biri daha yeryüzüne gelmemiştir”.

                                                                            ŞABAT KANDİLLERİ ALAHALARI

                                                                                        Rav Berti Derofe

12) Kandiller yakıldıktan sonra rüzgar çıkıp kandilleri söndürürse, kişi eğer güneşin batmadığından eminse kandilleri berahasız bir şekilde tekrardan yakar. 

13)Fakat eğer güneşin batıp batmadığından tam olarak emin değilse yakmamalıdır. Çünkü bu Has ve Şalom Şabat ihlaline sebep olabilir.

14)Kandilleri yakmadan önce evdeki ışıkları kapatmaya gerek yoktur.Evin hanımının kandilleri yakmadan önce Şabat’ın Onur’una Şabat kıyafetlerini giyinmesi güzel bir adettir. Fakat eğer kandil yakma zamanına yaklaşıldıysa ve eğer önce kıyafetleri giyindiği durumda kişi kandil yakma zamanına yetişemeyecekse bu durumda önce kandilleri yakar ve sonra Şabat kıyafetlerini giyinir.

15)Şabat Kandillerini yakma esnasında evli hanımların başlarını kapatmaları gerekmektedir.

                                                                                     HAFTANIN SÖZÜ

                                                           Cahil(Tora bilmeyen) kişi günahtan korkmaz.

                                                                                           İllel Azaken