Yazdır

Talmud Tora Çoçuk Peraşası

Şalom Haverim,

Öğretmen Tora sınavının tarihini bildirince, Efrayim yanıma gelerek sınava benimle çalışıp çalışamayacağını sordu. 

Aslında bu fikirden emin değildim. Bir yandan, sınavda başarılı olabilmek için çok iyi çalışmam gerektiğini ve konuyu defalarca tekrar etmem gerektiğini biliyordum. Diğer yandan ise, arkadaşıma yardımcı olmak da istiyordum; ama beraber çalışırsak daha az çalışacağımızı düşünüyordum.

"Hangisi daha iyi? Tek başıma çalışıp daha başarılı olmak mı yoksa arkadaşıma yardım etmek mi?" diye sordum.

Bir arkadaşım, "Önce sen kendin çalış ve konuyu öğren" diye cevap verdi.

Sara, "Bence insanların birbirine yardım etmesi her şeyden daha önemli" dedi.

Aldığım cevaplar sadece kafamı karıştırdı ve sonunda babama danışmaya karar verdim.

Peraşadan cevaplar vermeyi seven babam, Tora kitabını açtı ve içinden şu pasuğu (cümle) okudu: "VeAvraam Zaken Ba Bayamim - Avraam ihtiyarlamış, yaşı ilerlemişti." Okumayı bitirince babam pasuğu açıkladı: "Tora'da Avraam için hem ihtiyarlamış hem de yaşı ilerlemişti denmektedir. Bu iki kavram bize Avraam'ın nasıl bir hayat yaşadığını öğretir. Buna göre, Avraam için ‘Zaken - İhtiyar' yani zamanını Tora öğrenimi ile geçiren bilge kişi denirken, aynı pasukta ‘Ba Bayamim -

Yaşı ilerlemiş' yani başkaları üzerinde etki sahibi olan ve hayatı boyunca başkalarına yardım elini uzatan kişi denmektedir." 

Ne şans ki sınava iki gün vardı. Birinci gün tek başıma, ikinci gün ise Efrayim'le birlikte çalışmaya karar verdim.

Henüz sınav olmamıştım ama galiba hayat denilen sınavda başarılı bir not almıştım bile...

Şabat Şalom, Dani

Şabat Masasına Hikaye

Güven Hazinesi

Moşe, Rusya'da bir kasabada hayatını kıt kanaat da olsa toprak kazarak geçiniyordu.

Birgün Moşe toprağı kazarken, kumda bir parıltı fark etti. İlkin gördüğü pırıltıyı göz ardı etse de, sonra topraktan çıkardığı parıldayan taşı cebine koydu.

Moşe daha sonra taşı bir kuyumcuya gösterdi. Kuyumcu, taşı ovaladı ve iyice inceledikten sonra Moşe'ye, "Bu çok değerli bir elmas! Ama benim bu taşın değerini sana ödeyecek kadar param yok. Ama istersen Londra'da yaşayan ağabeyim, bu taşı senden uygun bir fiyata satın alabilir" dedi.

Kuyumcu, Moşe'ye yol masrafları için borç para verdi ve birkaç hafta sonra Moşe, Londra'ya gitmek üzere limana gitti. Elindeki paranın yolculuk etmek için yetersiz olduğunu öğrenince gemi kaptanına, "Ücretinizi elimdeki değerli taşı Londra'da sattıktan sonra ödemek şartı ile, lütfen gemide bana bir oda verir misiniz?" diye sordu.

Kaptan kabul etti ve Moşe yola çıktı.

Birgün Moşe, hep cebinde taşıdığı elması yemek sırasında cebinden çıkardı ve bir süre onunla oynadıktan sonra, Birkat Amazon söylemek için taşı masanın üzerine koydu. Tam o sırada garson, masa örtüsünü aldı ve örtünün üzerindeki elması ekmek kırıntıları ile birlikte denize silkeledi. 

Moşe, olup bitenin farkına vardığında artık çok geçti. Moşe başta her şeyini kaybetmiş gibi hissetse de, Tanrı'ya güvendi ve kendi kendine, "Tanrı verdi ve Tanrı aldı. İsmi mübarek olsun!" dedi.

Moşe, olup biteni kimseye anlatmamaya karar verdi. Bu arada, günlerden bir gün geminin kaptanı, Moşe'den, kendisinin yerine gemideki mallarını şehre götürmesini istedi ve bunun karşılığında kendisine ödeme yapacağını söyledi.

Moşe hemen kabul etti. Gemi limana demirlediğinde, Moşe kaptanla anlaştıkları gibi malları şehre götürdü. Birkaç gün boyunca gemi kaptanından cevap bekledi ama kaptan ortada yoktu. İki hafta sonra Moşe, hiçbir yakını olmayan ve yalnız olan kaptanın öldüğünü öğrendi. Kaptanın ona teslim ettiği tüm mallar Moşe'de kalmıştı ve böylece Moşe ikinci bir kez daha zenginleşmişti.

Moşe, Tanrı'ya minnettardı. Moşe, kuyumcuya olan borcunu ödemeye gittiğinde ona şaşkınlıkla sordu: "Tanrı neden bana önce bir elmas verdi ve sonra onu geri aldı? Zenginliğimi geri aldıktan sonra neden beni tekrar zenginleştirdi?"

Kuyumcu ona, "Elması bulduğunda, Tanrı'yı unutmuştun ve işte bu yüzden Tanrı da elmasın sende kalmasını istemedi. Ama elması kaybettikten sonra, tekrar Tanrı'yı hatırladın ve O'na güvendin. İşte bu yüzden O da seni ikinci kez zenginleştirdi."

Pozitif Mitsvalar

Devarim 6:5 "Tanrın Aşem'i tüm kalbinle, tüm canınla ve tüm varlığınla sev."

Kendimizi en yakın arkadaşlarımıza daha bağlı hissederiz.

Onları düşünür, anlamaya çalışır ve elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışırız. Tüm bunları arkadaşlarımızı sevdiğimiz için yaparız.

Bu haftaki pozitif mitsva bize, Tanrı'yı sevmemiz gerektiğini öğretir.

Tora'da ayrıca Tanrı'nın bize duyduğu sevgiyi de görebiliriz.

Tora bize, Tanrı'nın bizden beklentilerinin neler olduğunu öğretir.

Mitsvaları koruyarak, Tanrı'yı sevmeyi öğreniriz.

Resimli Peraşa

Soru Cevap

  1. Sara kaç yaşında öldü? (Haye Sara 23:1)
  2. Avraam Mearat Amahpela'yı kaç paraya satın aldı? (Haye Sara 23:16)
  3. Mearat Amahpela, Kiryat ....'daydı. (Haye Sara 23:2) [İpucu: İbranice Arba]
  4. Avraam kaç yaşında öldü?

pdfPeraşayı indirmek için tıklayın