Haftanın Peraşası BülteniSinay çölünde, Tanrı Yisrael'in on iki kabilesini kapsayan bir nüfus sayımı yapılmasını emreder...

              Bu Hafta İçin Saatler             

2 Sivan

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5773

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

6:51

8:06

-----

Yeruşalayim

6:56

8:12

Tel Aviv

7:06

8:08

11 Mayıs

Tel Aviv

7:11

8:14

İstanbul

7:57

8:37

2013

İstanbul

8:04

8:44

B A M İ D B A R

 Hatırlatmalar

Omer 46

15 Mayıs Çarşamba: Şavuot

16 Mayıs Perşembe: Diaspora’da Şavuot II

 

Peraşa Özeti (Bamidbar1:1-4:20)

[www.chabad.org]

 

Sinay çölünde, Tanrı Yisrael’in on iki kabilesini kapsayanbir nüfus sayımı yapılmasını emreder. Moşe, askere alınabilecek yaşta (20 ile 60 yaş arası) 603,550erkek sayar; Levi kabilesinin, sayıları 22,300’ü bulan ve yaşları 1 aylıktan büyük olanerkekleri ise ayrıca sayılır. Leviler Mişkan’dahizmet edecekler, Altın Buzağı olayı sonrasında kutsal göreve uygunluklarını kaybeden Behorlar’ın yerine geçeceklerdir. Yerlerini alacak bir Levi bulamayan273 Behor ise kendilerini azat etmek için beş şekel “fidye” ödeyecektir.

Bir kamp dağıldığı zaman, üç Levi ailesi Mişkanı parçalarına ayırıp birsonraki kampın tam ortasında yeniden kurardı. Daha sonra Mişkanın çevresine kendiçadırlarını kurarlardı. Mişkanın özel eşyalarını (Menora, Aron vs.) kendi özel örtüleriiçerisinde omuzlarında taşıyan Keat ailesi, Mişkanın güneyine kamp kurardı. Mişkanın goblenleri ve çatı örtülerinden sorumlu olan Gereşon ailesi ise Mişkanın batısında kamp kurardı. Duvar kalaslarını sütunlarını taşıyan Merariailesi ise kuzeye yerleşirdi.Mişkanın giriş kapısınınkarşısında, yani doğusunda ise Moşe, Aron ve Aron’un oğullarının çadırları yeralırdı.

On iki kabile, Levi ailelerinin oluşturduğu dairenin dışında herbirinde üç kabile olan dört grup halinde kamp kurarlardı. Doğuda Yeuda (nüfus: 74,600), Yisahar (54,400) ve Zevulun (57,400) kabileleri;güneyde Reuven (46,500), Şimon (59,300) ve Gad(45,650) kabileleri; batıda Efrayim (40,500), Menaşe (32,200) ve Binyamin(35,400) kabileleri; ve kuzeyde Dan (62,700), Aşer (42,500) ve Naftali (53,400)kabileleri bulunurdu. Bu kamp düzeni seyahat ederken de korunurdu. Herkabilenin kendi Nasi’si (prensi ya dalideri) ile, kabile renklerini veamblemini taşıyan bir bayrağı vardı.

GEÇMİŞ YILLARDAN

[Haftanın Peraşası – Bamidbar 5759]

[“Drasha” – Rabi Mordehay Kamenetsky]

Bamidbar kitabı, Bene-Yisrael’in sayılması ile ilgili biremirle başlamaktadır. Her kabileden 20-60 yaş arasındaki bütün erkekler busayımda yer alacaktı. Ancak Levi kabilesi bu genel nüfus sayımında sayılmayarakdiğer kabilelerden ayrılmıştır. Tora bu konuda şu sözleri kaydetmektedir:

Ancak Levikabilesini hesaba katma ve başlarını Bene-Yisrael arasında sayma.”(Bamidbar 1:49)

Aslına bakılırsa Levi kabilesi yine de sayılmıştı. Ama busayım “Bene-Yisrael arasında”gerçekleşmemiş; ayrı ve farklı bir şekilde yapılmıştı. Levi kabilesine mensuperkekler diğer kabilelerdeki gibi 20 yaşından itibaren değil, bir aylıkçocuklar da hesaba katılarak sayılmışlardı. Başka bir vesile ile yapılan busayımın sonucu da Bene-Yisrael’in toplam sayısına katılmamıştı. Levi kabilesinebu ayrıcalığın tanınmasının sebebi neydi?

Midraş, Tanrı’nın bu kabileyi özel olarak görevlendirdiğinedeğinir. Levi kabilesi, “Kral’ın ÖzelLejyonu” görevindeydiler. Altın Buzağı günahı sırasında birçok kişi akımakapılmış iken Levi kabilesi buna karşı durmuşlar ve günaha katılmamışlardı. Busebeple Levi kabilesi, Bet-Amikdaş’taki hizmet için, daha önce seçilmiş olantüm Behorların yerine atanma onuruna sahip olmuştu. Midraş Tanrı’nın ağzındanşu sözleri aktarır: “Leviler kendilerinibana yakın tuttular; Ben de onlara yakın olacağım.

Hiduşe Arim (Gur’lu Rabi Yitshak Meir Alter) Midraş’ın busözleri karşısında bir soru sormaktadır: Altın Buzağı’ya tapmayan ve Levi kabilesinemensup olmayan daha birçok Yahudi vardı. Hatta bu günaha fiilen katılanlar tümnüfus içinde çok küçük bir pay oluşturmaktaydı (600.000 kişi içinde yanlıca3000 kadar kişi). Durum böyle iken, Mişkan’daki görev için neden sadece Levilerözel bir konuma sahip olmuşlardır? Tanrı acaba neden, bu günaha katılmayandiğer kişileri de benzeri bir şekilde görevlendirmemiştir?

1950’li yıllarda eski Sovyetler Birliği’nde,Genel Sekreter Nikita Kruşçev, başa geçmesinin ardından, yandaşlarından oluşanbüyük bir topluluğa seslenir. Söze, kendisinden önceki Genel Sekreter YozefStalin’in hatalarını ve suçlarını kınayarak başlar; özgürlük ve medeniyet vaatleriyledevam eder. Halefinin korkunç suçlarını, işlenen cinayetleri ve yapılanhaksızlıkları sert bir dille eleştirirken, salonun arka taraflarından çekingenbir ses duyulur:

SayınGenel Sekreter; tüm bunlar olurken siz neredeydiniz? Neden bir şeylersöylemediniz?

Kruşçev’in bu sözleri duyduğu çokbellidir. Zira yüzü kıpkırmızı olurken, ağzından sert bir sesle şu sözlerçıkar: “Bunu kim söyledi?”…Sessizlik.

Kruşçev daha yüksek sesle bir dahasorar. “O soruyu soran kimdi diyorum!.Onu görmek istiyorum. Şimdi!

Salonu bir ölüm sessizliği kaplar. Kimsehareket bile etmemektedir. Ardından, Kruşçev’in yüzünü kurnaz bir gülümsemekaplar. Büyük salonun arka taraflarına doğru bakar. Yavaş ve hesaplanmış, kesikama emin bir sesle bağırmaya başlar. “Tamolarak nerede olduğunu biliyorum. Nerede olduğunu kesinlikle çok iyi biliyorum!

Gergin sessizlik dayanılmaz bir halalmıştır. Büyük kalabalık, artık zavallı adamın kaderini beklemeye başlamıştır.“Nerede durduğunu çok iyi biliyorum”diye tekrarlar dünyanın en büyük komünist ülkesinin korkulan lideri. “Stalin konuşma yaptığı zamanlarda benimdurduğum noktada; işte tam olarak orada duruyorsun!

 

Hiduşe Arim, Levi kabilesinin, pasif bir şekilde “AltınBuzağı’ya tapmamak”tan daha fazlasını yaptığını açıklar. Moşe Rabenu’nun, “Kim Tanrı’nın yanındaysa bana katılsın!”çağrısına katılan tek kolektif grup Levi kabilesiydi.

Bene-Yisrael’inçoğunluğu, Yahudi tarihinin bu anlaşılması en güç günahına zaten katılmamıştı.Ancak Hiduşe Arim’in de açıkladığı gibi, halkın maneviyatını yönlendirmeyetkisine sadece ‘hatalı davranışa karşıdurup olayı aktif bir şekilde protesto edenler’ sahip olacaktı. Sessizlikbazen suçluluk elbisesini çıkarmak için yeterli olabilir. Ama liderlik tacınıngiyilmesi için gereken gücü hiçbir zaman sağlamaz.

AFTARA ve ÖTESİ

[Rabi Reuven İbrahimof – www.haftorahman.com]

Bu hafta aftara: Veaya Mispar (Oşea 2:1-22)

           

Aftara’nınKonusu: Peygamber Oşea gelecekte Maşiah döneminde Bene-Yisrael’inTanrı’nın gelişme, birlik ve kurtuluş nimetinin keyfini süreceklerini öngörür.Aftara bir vaat ile başlar. Bu vaade göre, Yisrael’in nüfusu o kadar çokolacaktır ki, sayılamayacaklardır bile. Bundan böyle, Lo Ami (Halkım değil)yerine, Bene E-l Hay (Yaşayan Tanrı’nın çocukları) unvanını alacaklardır.Sürgünler toplanacaktır. Kaybolmuş on kabilenin insanları ve güneyde Yeuda ile Binyaminkabileleri tekrar birleşecek ve ortak bir hükümdar olarak Maşiah’ıatayacaklardır. Oşea daha sonra önceden sadakatsizlik etmiş ve şimdi pişmanlıkiçinde olan bir “eş”ten söz eder. Bu “eş” geçmişte Tanrı’ya sadakatsizlikgöstermiş olan Yisrael halkını temsil ediyordu. Aftara, Tanrı’nın Yisrael’i sevgiyle,dürüstlükle ve inançla ebediyen Kendisi’ne alacağını belirterek son bulur.

Yerve Zaman: Oşea yaklaşık 2600 sene önce Yahudi takvimine göre 3130 yılında,Erets-Yisrael’in kuzeyinde yaşamıştır.

Aftara’nınPeraşa ile bağlantısı: Aftarada Peygamber Oşea, Yisrael halkınındenizdeki kum kadar artacağını öngörmektedir. Peraşada da, Erets-Yisrael’eçıkılacak yolculuğun öncesinde Bene-Yisrael’in sayılması anlatılmaktadır.

Oşea’nın Ünlü Sözleri: Oşea2:21-22: “Veerastih Li Leolam; Veerastih Li Betsedek Uvmişpat UvhesedUvrahamim; Veerastih Li Beemuna Veyadaat Et AD…” “Seni Kendime ebediyennişanlayacağım [=seninle evleneceğim]. Seni Kendime dürüstlük ve adalet, şefkatve merhametle nişanlayacağım Seni Kendime sadakatle nişanlayacağım; ve Tanrı’yıbileceksin”. Bu sözler her sabah tefilin şeridi orta parmağa sarılırkensöylenir.

Peraşave Aftaradan Ders: Tanrı, Oşea’ya Yisrael’in günah işlediğini söylemektedir.Oşea şöyle cevap verir: “Bütün dünya senindir. Eğer Yahudiler değersiz ise,onları başka bir milletle değiştir!” Bunun üzerine Tanrı, Oşea’ya bir fahişeile evlenmesini ve kadının kendisine sadık kalmayacağını bilmesine rağmen,ondan çocuk sahibi olmasını emreder. Oşea ve Gomer’in üç çocuğu olur. Tanrıdaha sonra Oşea’ya ailesini kovmasını emreder. Oşea buna yanaşmak istemez.Tanrı bunun üzerine şöyle der: “Senin eşin bir fahişedir. Çocukları seninolabilir, ya da olmayabilir. Buna rağmen, onları terk edemeyeceğinisöylüyorsun. Ama Bene-Yisrael Avraam, Yitshak ve Yaakov’un torunlarıdır. Onlarıbaşka bir milletle değiştirmem gerektiğini söylemeye nasıl cüret edersin?” Oşeabunun üzerine, “Tanrı’nın çocukları” olarak adlandırılan Yisrael hakkında çokyanlış konuştuğunu anlar. Tanrı sözlerinin devamında Yisrael’den vefasız bir eşolarak söz etmeye devam eder. Ancak Oşea Yisrael’in her şeyideğiştirebileceklerini ve Tanrı’nın sevgisini geri kazanabileceklerini belirtir.Bu olduğu zaman Bene-Yisrael’in lakabı değişecek, “Halkım”, “Merhamet Bulan”olarak adlandırılacaktır. Tanrı’ya sadık kalarak bir bakıma kaderimizi belirleyebiliriz.

ŞABAT ALAHALARINA GİRİŞ

[Rabi Daniel Schloss – www.pidyon.org]

Şabat alahalarıyla ilgili bu yazı dizisiMişna’da (Şabat 7:2) listelenen 39 melahaya dair temel prensipleri, Rabinikyasaklamalarla birlikte ele alacaktır. Bu dizi Şabat kanunlarını orijinalkaynaklarından öğrenmenin yerini tutma amaçlı değildir. Amaç, Şabat’ınayrıntılı kanunlarını anlamakta, hatırlamakta ve uygulamakta yardımcı olacakbir rehber sunmaktır. Şabat çok önemli bir konu olduğundan, buradayazılanlardan uygulamasal sonuçlara varılmamalı, çıkabilecek sorularda birRav’a başvurulmalıdır.

 

Melaha38: MAKE BEPATİŞ – Son Çekiç Darbesi

AvMelaha:  Demircinin son çekiçdarbesi (örsün üzerinde). Mişkan’da, sütunlardaki ve diğer eşyalardaki altınkaplamayı bitiren son çekiç darbesi.

TemelPrensip: Bir eşyayı geriye dönüşü olmayacak şekilde değiştiren veya sonrötuşu yapan fiziksel bir eylem.

Toladalar:Bir taşı yontmak, bir eşyayı kazımak, bir kitabın kenarları kesilmeden kalmışsayfalarını açmak, çalışması durdurmuş mekanik bir saatin yayını sarmak, yenibir çift ayakkabıya bağcıklar takmak; bir “geçit” yaratmak.

Uygulama:

Bireşyada temiz, kullanılabilir, iki yönü de açık bir delik açmak Tora’ya göreyasaktır. Bu nedenle, kişi içindekileri almak için, bu eşyalar bir kezkullanılmış olsa bile, bir süt şişesine, plastik torbaya vs. büyük, düzgün birdelik açamaz. Sütü kutusundan veya torbasından çıkarabilmek için kişi ilk öncebütün ambalajı keserek imha etmeli ve ardından sütü başka bir kaba dökmelidir.(Bu arada hiçbir yazı veya resmi kesmemeye özen gösterilmelidir). Bunlararağmen bazı otoritelere göre plastik bir (süt) kabının bir köşesinde minik birdelik açılabilir, hatta bunu yapmak için makas veya bıçak bile kullanılabilir.

DEVARTORA

[RabiŞelomo Kluger – www.shlomokluger.com]

Zevulunkabilesi; ve Zevulun kabilesinin prensi Eliav ben Helon’du” (Bamidbar 2:7).

ToraZevulun kabilesinin Yisahar kabilesinden daha büyük olduğunu nasıl gösterir?

Kanımcapasuğun başında “Ve Zevulun kabilesi” dememesinin nedeni, Yisahar ileZevulun’un bir ortaklık kurmuş olmalarıydı. Bu ortaklığa göre, Zevulunçalışacak; ve Tora öğrenecek olan Yisahar’a maddi açıdan destek olacaktı. VeNaso peraşasındaki Midraş’a göre, bir başkasının iyi bir iş yapmasına nedenolan kişi o işi yapandan daha kıymetlidir ve Zevulun’un maddi desteğiolmasaydı, Yisahar Tora öğrenimiyle ilgilenemezdi.

Yisrael kabileleri dört sancak altındatoplanmıştı ve her sancak üç kabileden oluşmaktaydı. Sancağın başkanınınardından sayılan kabilelerden, sancak başkanı olan kabileye tabi olduklarınıbelirtme amacıyla “Ve…” sözcüğü ile tanıtılmaktadır. Bunun istisnası, Yeudasancağına dâhil olan Zevulun kabilesidir. Zevulun kabilesinin de tıpkı Yisahargibi Tora öğrenme gücü vardı; ama yine de onlardan daha büyüktüler; çünkü Yisahar’ınTora öğrenimine vesile olanlar onlardı. Bu nedenle, sanki kendi başlarına birkabileymiş ve sancak başkanı kabileye tabi değillermiş gibi, Zevulun kabilesitanıtılırken “Ve” sözcüğü kullanılmamış; doğrudan “Zevulun kabilesi” denmiştir.

ALİHOT OLAM

[Sefer Yalkut Yosef – Rabi YitshakYosef]

CemaatleBirlikte Dua Etmek (Devam)

 

1. Bir kişi cemaatlebirlikte dua ettiği zaman, kendi Amidasını cemaatten önce söyleyemez. Bununistisnası, cemaat önceki kısımları yavaş yavaş okuduğu için dua zamanının geçmeolasılığıdır. O zaman kişi onlardan önce dua edebilir. Buna karşılık, eğer duavakti geçmeyecekse, cemaat önceki kısımları yavaş yavaş okuyorsa bile onlardanayrılmamalıdır – kazandığı zamanda Tora öğrenecekse bile.

2. Bazı otoritelere görecemaatten önce dua etmeme kuralının sebebi, cemaatle birlikte dua etmenin dahakabul edilir olmasıdır. Başkalarına göreyse bunun sebebi, aksi davranışın cemaatehakaret sayılacağıdır. Her durumda kişi dua sırasında sinagogun dışına çıkarsayanlış davranmış olur, zira bu durumda cemaatle dua fırsatını kaybetmiştir;oysa cemaatle birlikte dua etmek büyük bir mitsvadır. Bunun yanında duaya özelkutsal bir mekân olan sinagogun dışında dua etmek de dezavantajlıdır.

3. Cemaat dua ettiğisırada tefilini olmayan ve dua sırasında kendisine tefilin getirilmesinibekleyen bir kişi, eğer duasına baştan sonra iyi bir şekilde konsantreolabiliyorsa, bu nedenle tek başına dua etmek durumunda kalacaksa bile, tefiliningelmesini bekleyip Şema ve Amida’yı tefilinle söylemeyi tercihetmelidir. Ama duasında tam bir konsantrasyon sağlayamayacaksa, cemaatlebirlikte tefilinsiz olarak dua etmeyi tercih etmelidir. Sonra da tefilingeldiğinde onu takıp Şema söylemelidir.

4. Sinagoga gitmek içinerken davranan kişi uzun ömre nail olur. Pasukta söylendiği gibi: “Günbegünkapılarıma titizlikle gelmek üzere Beni dinleyen kişiye ne mutlu!”. Vesonraki pasukta da şöyle denmektedir: “Çünkü Beni bulanlar, yaşam bulur.”Ve şehrinde sinagogu olup da dua etmek için oraya girmeyen kişi “kötü komşu”olarak adlandırılır. Ama kişi kendi evinde de olsa on kişiyle dua ediyorsa ozaman “kötü komşu” olarak adlandırılmaz. Yine de “kişinin duası ancak ve ancaksinagogda dinlenir” prensibi geçerlidir. Bu, sinagog olmasa bile sinagog gibidüzenli olarak dua edilen yerler için geçerli değildir ve böyle yerlerde duaedildiği zaman dua dinlenir.

Haftanın Sözü

[www.aish.com]

 

Alçakgönüllülük kendini düşük görmek değil, kendini daha az düşünmektir.

C.S.Lewis