Lütfen Peraşa Kağıtlarını Dua Sırasında Okumayınız

               Bu Hafta İçin Saatler              

15 Aralık

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

2007

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

4:02

5:16

-----

Yeruşalayim

4:05

5:19

Tel Aviv

4:16

5:18

6 Tevet

Tel Aviv

4:18

5:21

İstanbul

4:23

5:03

5768

İstanbul

4:26

5:06

V A Y İ G A Ş

 Hatırlatmalar:

 

ü 19 Aralık Çarşamba: Taanit - Asara BeTevet

 

 

Bu HP  .....'nin aziz ruhuna ithaf edilmiştir.

 

 

Peraşa Özeti (Bereşit 44:18-47:27)

[www.chabad.org]

 

Yeuda Yosef'e yaklaşarak Binyamin'in serbest bırakılması için onu ikna etmeye çalışır. Bu yolda Binyamin'in yerine köle olarak kendisini teklif eder. Kardeşlerinin birbirlerine sadakatinin artık tam olduğunu gören Yosef, gerçek kimliğini onlara açıklar: "Yosef'im ben!" der. "Babam hala hayatta mı?" (Bereşit 45:3).

 

Kardeşler utanç ve pişmanlık duygularıyla geri çekilirler; fakat Yosef onları sakinleştirir: "Beni buraya sattığınız için üzülmeyin; kendinizi suçlamayın. Çünkü [anlaşılan] Tanrı beni, hayat kurtarmak amacıyla, sizden önce göndermiş!" (Bereşit 45:5).

 

Kardeşler haberi hızla Kenaan'a ulaştırırlar. Yaakov, en sevdiği oğlundan 22 yıl ayrı kaldıktan sonra, oğulları ve aileleriyle birlikte, toplam 70 kişilik bir topluluk halinde Mısır'a gelir. Yolda Tanrı'da bir söz alır: "Mısır'a inmekten korkma. Çünkü seni orada büyük bir ulus haline getireceğim. Mısır'a seninle birlikte inecek, ayrıca seni oradan kesinlikle çıkaracağım" (Bereşit 46:3-4).

 

Yosef kıtlık yılları boyunca yiyecek ve tohum satarak Mısır'ın tüm servetini toplar. Paro Yaakov'un ailesine, yerleşmeleri için tüm Goşen bölgesini verir ve Yisrael ailesi, Mısır sürgünü içinde çoğalıp zenginleşir.

 

DEVAR TORA

["Legacy" / Rabi Naftali Reich - www.torah.org]

 

Eksik Kişiler

 

Yaakov yirmi iki sene boyunca sevgili oğlu Yosef'in arkasından teselli edilemeyecek şekilde yas tutmuştu. Ve şimdi Mısır'dan dönen oğulları en inanılmaz haberlerle apar topar yanına gelmişlerdir. Yosef sağdır ve durumu iyidir! Üstelik başbakanlık görevine terfi etmiş, efsanevî Mısır krallığının tartışmasız gerçek hükümdarı olmuştur.

 

Tabii ki, bir rüyanın gerçekleşmesinin bundan daha heyecan verici bir örneği olamaz. O halde, Yaakov'un bu harika haberlere ilk tepkisi ne olur dersiniz? Kendisi inanılmaz derecede kuşku duymuştur. Bu haftaki peraşada okuduğumuz üzere, Yaakov onlara inanmayı reddetmiştir. Ancak kardeşleri, Yosef'in babasına göndermiş olduğu mesajı tekrarladıkları ve bütün aileyi tekrar Mısır'a taşımak üzere yollamış olduğu arabaları gösterdikleri zaman, Yaakov'un nihayet haberleri kabul ettiğini görmekteyiz. Tora onun "ruhunun hayata döndüğünü" ancak ondan sonra söylemektedir.

 

Soru açıktır: Neden Yaakov en başta onlara inanmayı reddetmiştir? Şüphesiz, hepsi de meşhur ve önemli kişiler olan oğulları yaşlı babalarına zalim bir şaka yapmayı tasarlamış olamazlardı. Babalarını Yosef'in aslında bulunmadığı Mısır'a boşuna çekmekte ne gibi bir çıkarları olabilirdi ki? Hiç! O halde, Yaakov haberleri neden bu kadar kuşkulu karşılamıştır?

 

Otoriteler şu açıklamayı yaparlar: Yaakov, Yosef'in hayatının ilk on yedi senesinde, onu, olağanüstü manevî, en derin Tora kavramlarına kendini vermiş, evrenin en derin gizemlerine uymuş, doğaüstü istekleri ve amaçları olan, kelimenin en manevi anlamı ile son derece canlı bir adam haline sokmak için çaba harcamıştı. Yosef, onun seneler önce kaybettiği yaşayan oğlu, hiçbir zaman arkasından yas tutmaktan vazgeçmediği manevî varisiydi.

 

Şimdi, yirmi iki sene sonra, Yaakov'un oğulları, babası ile Tora çalışmış olan aynı Yosef'in Mısır'ın otokratik hükümdarı olduğu haberleri ile Mısır'dan dönmüşlerdi. Yaakov buna inanmamıştır. Tabii ki, kabul etmekte güçlük çekmediği şey, Yosef'in etten ve kemikten fiziksel yapısının hala hayatta olduğu ve soluk aldığı gerçeği değildi. Ama acaba Yosef babasının kutsal evinde büyümüş olan aynı kişi miydi? Kendi değerlerinden ve ilkelerinden ödün vermeyerek, Mısır'ın iktidarlık kademelerinde bu kadar yükselmiş olması nasıl mümkün olabilirdi? Ve bu böyle ise, Yosef bu konumu için ödünler verdiyse, kardeşlerin buldukları bu kişinin kaybolmuş olan Yosef ile bağdaştırılması yüzeysel ve fiziksel yönden ibaretti; ama şüphesiz Yaakov'un korkunç kaybını, manevi varisini telafi edemezdi.

 

Ama sonra kardeşler Yosef'in sözünü açıkladılar ve ona Yosef'in göndermiş olduğu arabaları gösterdiler. Midraş'a göre, bütün bunlar onların ayrılmadan az bir süre önce yaptıkları bir Tora dersini simgeliyordu. Yosef açıkça yeni çevresinde yenilmediğine, Tora'ya aynı bağlılıkla bağlı aynı Yosef olduğuna dair bir mesaj gönderiyordu. İşte Yaakov, ancak o zaman, kayıp oğlunun sadece fiziksel olarak değil, aynı zamanda manevi olarak da hayatta olduğunu anlamıştır ve böylece Yaakov'un "ruhu hayata dönmüştür".

 

Genç bir adam yıllarca büyük bir Haham'ın başkanlığındaki yeşivada öğrenim görmüştü. Bir gün, oradaki öğrenimini terk edip talihini büyük dünyada aramaya karar verdi. Ona bu kadar uzun zaman Tora öğreten hocasından izin alıp, yeşivayı terk etti.

 

Seneler sonra, orta yaşlı bir adam Haham'ı ziyaret etmeye geldi. Basit ve gösterişli giysiler giyiyordu ve parmaklarını şatafatlı mücevherler süslüyordu. Cebinden büyük bir tomar para çıkardı ve onu Haham'a verdi. "Bu sizin yeşivanız için" dedi. "Beni hatırlamayabilirsiniz, ama seneler önce sizin öğrencinizdim. Sirkte büyük bir servet kazandım ve mezun olduğum okuluma bir şey vermeye karar verdim. Hayat garip değil mi? Bir öğrencinizin bir gün bir sirk idare edeceğini düşünebilir miydiniz?"

 

Haham hüzünle cevap verdi: "Buna hiçbir zaman inanamazdım ve hala inanmıyorum. Benim öğrencim artık aynı kişi olarak mevcut değil. Sirkin sahibi tamamen farklı biri."

 

Kendi hayatlarımızda, yetişme çağında her birimiz kendimize ait bir imaj yaratmışızdır. Fakat yıllar bazı tavizler vermemizi zorunlu kılmışsa bile, bir zamanlar olduğumuzu sandığımız o özel kişiliğe hala kendimizi bağlı hissederiz. Ama gerçekten de bağlı mıyız? Bunun ölçütü açıktır: Bir zamanlar olduğumuz insanın aynısı olmamız, ancak tavizlerimiz kendi temel değerlerimizi ve ilkelerimizi feda etmek anlamına gelmediği takdirde mümkündür.

 

İKİLEM

Bu kısımda bazı ikilemler ve sorular sunacağız. Bunları Şabat masasında ailece tartışma konusunun bir parçası yapabilirsiniz. Peraşa broşürünün sonunda bu soruya Yahudilik'in gözüyle verilebilecek bir cevabı bulabilirsiniz.

 

Okulda sınıf arkadaşlarımdan bir tanesi bu sömestr çalışmış olduğumuz konuyu anlamakta pek başarılı olmadı ve yakında alacağımız dönem sonu sınavında başaramamaktan çok korkuyor. Benim yanımda oturacak ve benim cevaplarımdan kopya çekmek için benden izin istedi. Yapılacak en doğru şey nedir?

 

DEVAR TORA

[Rabi Eli Mansour - www.dailyhalacha.com]

 

Vayigaş peraşasında, Yosef'in yirmi iki sene sonra nihayet babası ile ilk defa buluşmasını okuyoruz. Bu, Yahudi tarihinde tarihî bir andı. Tora şöyle demektedir: "Yosef savaş arabasını [bizzat] koşumladı ve babasını karşılamak üzere Goşen'e çıktı. [Babasına] göründü ve [onun] omuzlarına düştü. Uzun bir süre omuzlarında ağladı" (Bereşit 46:29).

 

Burada Raşi, pasuktaki "[Babasına] göründü" sözlerinde şöyle bir açıklama yapmaktadır:  "Yosef, babasına göründü". Raşi'nin bu sözleri biraz garip değil midir? Birinin karşısına çıktığınız zaman, onun önünde görüneceğiniz zaten açıkça belli değil midir? Elbette ikisi de birbirlerine görünmüştür! Bunu özellikle vurgulamanın anlamı nedir? Raşi "Yosef babasına göründü" sözleriyle bize ne öğretmeyi amaçlamaktadır?

 

Hahamlarımız bu konuda güzel bir açıklama yaparlar: Yosef bu kadar sene sonra babasını görmeye hazırlanırken, tabii ki çok heyecanlı, sabırsız ve mutluydu. Yosef'in ne kadar mutlu olduğunu, bütün bedeninde hissettiği duyguyu tahmin edebilirsiniz, zira karşısındaki adam sevdiği babasıydı, kendisine Tora'yı öğreten babasıydı. Yosef'in babasını görmekte ne kadar istekli olduğunu tahmin edebiliriz. Ama Yosef'in aklında bir düşünce daha vardı: Kibud Av Vaem, yani ebeveyni onurlandırma mitsvası. Yosef bu buluşmada babasını onurlandırmak için, buluşmayı onun en büyük mutluluğu duyacağı şekilde gerçekleştirmeye karar vermiştir. Kendisini babasına gösterecektir. Babasının onu görmesini sağlayacaktır.

 

Bunu açıklayalım. Bu görüşme iki yöne sahiptir. Yosef'in babasını görmesi, babasının da Yosef'i görmesi. Yosef babasını "görmeye" önem verse, bu bencilce bir karar olacaktır. Babasının ona olan özlemini değil, kendisinin babasına olan özlemini gidermeye odaklanacaktır. O böyle yapmamıştır. Önceliği, babasını sevindirmektir. Bir babanın, 22 yıldır kayıp oğlunu görme özlemini gidermesi için ona "görünmüştür". Yaakov oğlunu görecek, çok mutlu olacak ve o anın tadını çıkaracaktır. Kısacası Yosef bir Tsadik olarak,  Kibud Av Vaem mitsvasından taviz vermek istememiştir. Bu nedenle, babasının karşısına, yüzde yüz onu görme niyeti ile değil, onun tarafından görülme niyeti ile çıkmıştır. Raşi'nin söylediği gibi, "Yosef, babasına göründü".

 

Atalarımızın, kabilelerin atalarının dürüstlüğünü ve hayatlarının her anında ne kadar dikkatli olduklarını görüyoruz. Hayatta bir daha hiç cereyan etmeyecek olan o özel zamanlarda bile, o zevki babalarına tattırmak için, kendi kişisel sevinçlerinden, olağan ve anlaşılır mutluluklarından feragat etmeyi bilmişlerdir.

 

Böylece Raşi anne ve babaya saygı gösterme mitsvasında bize büyük bir ders vermektedir. Anne ve babaya saygı mitsvası, bazen veya çoğu zaman, veya bazılarına göre her zaman, evladın kişisel ihtiyaçlarından önce gelir.

 

MİTSVA / UYGULAMA / MAase

[Rabi Şemuel Holstein - www.komemiut.org]

 

Mitsva: Uygun bir eşle evlenip çocuk sahibi olmak Tora'nın "yap" şeklindeki emirlerinden biridir. Pasukta söylendiği gibi: "Tanrı onlara ‘Verimli olun ve çoğalın...' dedi" (Bereşit 1:28).

 

Uygulama: Şulhan Aruh (Even Aezer 1:1) bu mitsva hakkında şunları yazar: "Her Yahudi erkek, verimli olmak ve çoğalmak üzere Yahudi bir kadınla evlenmekle yükümlüdür. Verimli olup çoğalma emriyle ilgilenmeyen kişi, [neslin devamında pay sahibi olmadığı ve böylece nüfusun azalmasına neden olduğu için] kan dökmüş gibidir. Böyle biri Şehina'nın Yisrael'den uzaklaşmasına neden olur."

 

Yükümlülük erkeğin 18 yaşına girmesiyle başlar; ancak bundan önce evlenmiş biri de elbette mitsvayı yerine getirmiş olur. Kişi evlilik için 20 yaşını geçmemeye özen göstermelidir. Ancak Hahamlarımız, Tora öğrenmek isteyen ve evlendiği takdirde, geçim derdini de içeren evlilik yaşantısının öğrenimine engel olacağını düşünen kişilerin, evliliği 25 yaşına kadar erteleyebileceğini söylemişlerdir.

 

Bu emir her erkeğin bir erkek ve bir kız sahibi olmasıyla yerine getirilmiş olur. Ancak Hahamlarımız, insanın gücünün yettiği derecede daha çok sayıda evlat sahibi olmaya gayret etmesi gerektiğini vurgularlar; zira dünyanın düzeni yeni nesillerin oluşmasıyla bire bir bağlantılıdır. Talmud bu konuda şöyle der: "David'in oğlu [=Maşiah], [manevi dünyadaki ruhların deposu olan] Guf'taki ruhların hepsi dünyaya gelmeden gelmeyecektir" (Talmud - Nida 13a). Birçok otorite, bu mitsvanın, çocukların manevi ve eğitsel ihtiyaçlarının karşılanmasını da kapsadığı görüşündedir.

 

Maase: Heyecan dolu bir kalple Rabi Elazar Şah, o dönemin en büyüklerinden Hafets Hayim'in odasına girer. Konuşmak istediği tüm konular tamamlandıktan sonra, amcası Rabi İser Zalman Meltser'den özel bir ricayla geldiğini söyler. Rav Meltser'in kızı uzun süredir evli olmasına rağmen henüz çocuk sahibi olamamıştır, bu nedenle neslin büyüğü olan Hafets Hayim'in berahasını arz etmektedirler. Hafets Hayim bir süre gözlerini kapatıp sessiz kalır. Sonra gözlerini açarak kederli bir sesle konuşmaya başlar: "Eğitim konusunun günümüzde ne kadar zor hale geldiğini biliyoruz. Böyle bir ortamda çocukları kutsal ve saf bir Tora yaşamı yönünde eğitmek hiç kolay bir görev değil. Dışarıda çok farklı rüzgârlar esiyor ve bu rüzgârlar gençlerimizi bir bir ellerine geçiriyorlar. Çocuğu Yahudi yaşamından uzaklaşmış olan her ebeveyne, Tanrı'nın onun eline emanet olarak teslim ettiği bu çocukların başına böyle şeylerin gelmemesi için neler yaptıkları sorulacaktır. Evet; birçok durumda, ebeveyn, dışarıdaki etkenlerin kuvveti karşısında yapabileceği bir şey olmadığını iddia edebilir. Bunda haklı da olabilir. Ama bu bir gerçeği değiştirmez. Her çocuk, Tanrı'nın ebeveynlerin eline teslim etmiş olduğu bir emanettir. Şimdi, bu sorumluluğu zaten almış olanlar için diyecek bir şey yok. Ama bu çağda böyle bir sorumluluğu bir de istemek? Büyük cesaret!"

 

Rav Şah, bu sözleri duyunca çok sarsılır. Tora'nın açık mitsvası karşısında Hafets Hayim böyle konuştuğuna göre, bu sözlerin tek bir anlamı olabilir: Anlaşılan bu çift çocuk sahibi olamayacaktır. Yüzü kederle asılır. Ama Hafets Hayim onu yatıştırır: "Yine de, endişe etmeyin. Çiftin çocukları olacak." Ve gerçekten de Rabi Meltser'in bu kızından iki torunu olur.

 

İKİLEME CEVAP

[Rabi Mendel Weinbach / gatewaysonline.com]

 

Sınavlarda kopya çekmek tamamen yasaktır, çünkü Alaha'nın "Genevat Daat - Kasten Yanlış İzlenim Vermek" olarak adlandırdığı, maddi çıkar olmadığı zaman bile birini kandırma yasağını içerir. Kopya çeken kişi, sınavın konusunda usta biri gibi davranarak, sınavı veren kişiyi kandırmaktadır. Hâlbuki gerçek öyle değildir. Arkadaşınız konuyu iyi bilmemesine rağmen ona kopya vermekle, ona bu kandırma işinde yardım ederek suç ortağı olmuş olursunuz.

 

Onun yerine, sınıf arkadaşınıza sınavını çalışmasında elinizden geldiği kadar yardım edin ve ona şimdi, hayatında ileride de birçok kez karşılaşacağı türde bir zorlukla karşılaştığını belirtin. Bu zorluğun üstesinden, ancak işleri dürüst olmayan yollarla yapmanın uzun vadede hiçbir şey kazandırmayacağını kavrayarak gelinebileceğini anlatın.

 

Hayat sınavlarla doludur ve kişinin şu anda yüzleştiği sınavla nasıl başa çıktığı, onu diğer sınavlara hazırlayacaktır.

 

YAHUDİ EVİNİN TEMELLERİ

[Dini Uygulama Rehberi - Rabi Nisim Behar]

Asara Betevet

 

1.             19 Aralık Çarşamba günü Asara Betevet orucunu tutacağız. Asara BeTevet'te oruç tutmamızın sebebi, Kral Tsidkiyau'nun krallığının 9. yılında, 10 Tevet tarihinde, Babil İmparatoru Nevuhadnetsar'ın, tüm ordularıyla Yeruşalayim'i abluka altına almış olmasıdır. Babil İmparatoru Nevuhadnetsar, kendisine itaat etmeleri gerekirken bunu yapmayan tüm ülkeleri yok etme amacıyla savaşa çıkmaya karar verdiği zaman, Yarden [Ürdün] Nehri'ne kadar geldi ve burada, Amon ya da Yeuda krallıklarından hangisine önce saldıracağını belirlemek için bir kura çekti. Ne yazık ki kura Yeuda'ya çıkmıştı. Yeuda'nın yakınında bulunan ve normal şartlarda yardıma gelmesi gereken Edom krallığı uzaktan seyredip, savaş durumunda Yeuda'ya yardım edeceğine söz vermiş olan Mısır da gecikince, Nevuhadnetsar için, Yeuda'nın şehirlerini, çok da iyi korunuyor olmalarına rağmen ele geçirmek hiç de zor olmadı. Düşman orduları gittikçe yaklaşarak, 10 Tevet tarihinde Yeruşalayim'i ablukaya aldı. Ulusumuzun büyük zarar gördüğü bu acı olayın anılması amacıyla, Hahamlarımız 10 Tevet [Asara BeTevet] tarihini bir oruç günü olarak belirlemişlerdir.

2.             Asara BeTevet, Tsom Gedalya, Şiva Asar BeTamuz ve Taanit Ester, hepimizin tutması gereken oruçlardır. Bu oruçlar, sabah gün doğumuyla başlar; bu yüzden bir önceki gece yemek serbesttir.

3.                     Hayati tehlike yoksa bile, bir hasta oruç tutmaktan muaftır. Aynı zamanda hamileler, süt veren anneler ve oruç tutmakta zorlanan kişiler, bu orucu tutmazlar. Fakat bu sayılanlar bile, bu günde güzel ve lezzetli yemekler yememeli, sadece vücutlarını ayakta tutmaya yetecek kadar yemelidirler.

4.                     Gece uykuya yatan bir kişi gün doğmadan uyanırsa yemek yiyemez. Fakat su, çay vb. içebilir. Diğer yandan, tamamen gece uykusuna yatmayıp, geceleyin kalkma niyetiyle yatan bir kişi, gün doğana kadar yemek yiyebilir ve oruca günün doğuşuyla başlayabilir.

5.                     Şahrit ve Minha Amidaları'nda Şema Kolenu paragrafında Anenu eklemesi yapılır. Behazara'da [Amida'nın sesli tekrarı] ise, Hazan Anenu eklemesini Refaenu paragrafından önce okur. Sinagogda oruç tutan 10 kişi varsa Sefer Tora çıkartılır ve Vayhal peraşası okunur. Oruç tutmayanlar Sefer Tora'ya çıkmaz, çünkü peraşa, oruca özeldir. Yine de, oruç tutmamasına karşın Sefer Tora'ya çağırılan bir kişi, Tora'ya saygı için kalkar.

6.                     Hahamlarımız tarafından Yisrael ulusu için tespit edilen tüm oruç günleri başımızdan geçen kötü ve acı olayların anısınadır. Bunun yanında oruçlar, kalpleri dini yaşam konusunda uyandırmak ve Teşuva yollarını kolaylaştırmak için emredilmişlerdir. Trajik geçmişimizi hatırlamamız, bizi bir vicdan hesabı yapmaya yönlendirir ve geleceğimizin kendi hareketlerimize bağlı olduğunu bizlere hatırlatır. Peygamberlerimizin sözleri er ya da geç mutlaka gerçekleşecektir: "Tanrı bizi toplayacak ve Yisrael ülkesine bizi geri götürecektir" (Yehezkel 37). Aynı şekilde "Dördüncü aydaki oruç [Şiva Asar BeTamuz], beşinci aydaki oruç [Tişa Beav], yedinci aydaki oruç [Tsom Gedalya] ve onuncu aydaki oruç [Asara Betevet], Yisraeloğulları için sevinç ve bayram günleri olacaktır" (Zeharya 8: 19).

 

Haftanın Sözü

[Rabi Avraam Yitshak Akoen Kook, 1935]

 

Yaratılış'ın harikalarını, var oluşlarındaki İlahî boyutu, size uzaktan görünen bulanık bir görüntü olarak değil, içinde yaşadığınız bir hakikat olarak seyredin.

 

Haftanın Peraşası'nı, t  e  b  e  r  r  u  d  a     b  u  l  u  n  a  r  a  k, ölmüşlerinin ruhuna veya hasta bir yakınının şifasına ithaf etmek isteyenlerin,

 ilgililer (050 - 538 41 30) ile temasa geçmeleri rica olunur.

Peraşa kağıtları Tora ile ilgili yazılar içerdiğinden çöpe atılmamalıdır.

Lütfen Geniza'ya getiriniz.