Haftanın Peraşası BülteniMoşe, Kenaan ülkesine on iki casus gönderir...

Lütfen Peraşa Kağıtlarını Dua Sırasında Okumayınız

               Bu Hafta İçin Saatler              

16 Sivan

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5771

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

7:12

8:29

-----

Yeruşalayim

7:13

8:31

Tel Aviv

7:27

8:32

       18 Haziran

Tel Aviv

7:28

8:33

İstanbul

8:26

9:06

2011

İstanbul

8:27

9:07

Ş E L A H   L E H A

 Hatırlatmalar:

ü  2-3 Temmuz Şabat-Pazar: Roş Hodeş Tamuz

 

Bu HP  .....'nin aziz ruhuna ithaf edilmiştir.

 

 

Peraşa Özeti (Bamidbar 13:1-15:41)

[www.chabad.org]

 

Moşe, Kenaan ülkesine on iki casus gönderir. Casuslar kırk gün sonra ellerinde devasa bir üzüm salkımı, bir nar ve bir incirle dönerek, ülkenin bereketli ve bolluk içinde olduğunu bildirirler. Ancak casusların on tanesi, ülkede yaşayanların "bizden daha güçlü" devler ve savaşçılar olduğu konusunda uyarıda bulunur; sadece Kalev ve Yeoşua, ülkenin, Tanrı'nın söz verdiği şekilde fethedilebileceği konusunda ısrar ederler.

Halk ağlayarak Mısır'a geri dönmelerinin daha iyi olacağını söyler. Tanrı, Bene-Yisrael'in ülkeye girişinin kırk yıl boyunca ertelenmesine ve bu süre içinde o neslin tümünün çölde ölmesine karar verir. Bir grup pişman Yahudi, ülkenin sınırındaki dağa çıkar ve Amalekler ile Kenaaniler tarafından bozguna uğratılır.

Menahot (un, şarap ve yağ korbanları) kanunları ve ekmek yaparken bir hamurdan bir parçanın Tanrı'ya adanması mitsvası (Hala) verilir. Bir adam çalı çırpı toplayarak Şabat'ı ihlal eder ve idam edilir. Tanrı, mitsvaları (İlahi emirler) yerine getirmeyi hatırlamamız için giysilerimizin dört ucuna tsitsit (püsküller) koymamız talimatını verir.

DEVAR TORA

[Rabi Yisahar Frand - www.torah.org]

 

Peraşanın Başı ve Sonu

 

Bu peraşa Casusların gönderilmesinin anlatımıyla başlar ve tsitsit (dört köşeli bir giysinin köşelerindeki püsküller) mitsvası ile biter. Bu peraşada farklı dilbilgisi düzenlemesiyle birkaç kez kullanılmış ve bütün Tora'da çok ender rastlanan bir sözcük vardır. Peraşanın başında pasukta şöyle yazılıdır: "Adamlar gönder ve Bene-Yisrael'e vermekte olduğum Kenaan Ülkesi'ni araştırsınlar (VeyaTuru)" (Bamidbar 13:12). Aynı sözcük peraşanın sonunda tsitsit mitsvasında kullanılmıştır. "Sizi yoldan çıkaran kalbinizin ve gözlerinizin peşinden arayışta bulunmayacaksınız (Velo Taturu)" (Bamidbar 15:39).

Bu durum Raşi'nin veya herhangi bir otoritenin açıklamalarının gözünden kaçmamıştır. Zira gözden kaçmayacak kadar dikkat çekicidir. Raşi şöyle açıklar: "Gözler ve kalp bedenin ‘casuslarıdır' ve onlara günahlar için simsarlık ederler. Gözler görür, kalp arzu eder ve beden günah işler. Diğer bir deyişle, casusların trajik bir şekilde sona eren görevi ile kişinin kalbine ve gözlerine uyarak yoldan çıkmasına karşı verilen uyarı arasında büyük bir bağlantı vardır.

Şemen Atov arada daha derin bir bağ olduğunu ileri sürer. Raşi "gözler görür ve kalp arzu eder" (aayin roa vealev homed) ifadelerini kullanmaktadır. Eğer gerçekten de "göz görür, kalp arzu eder ve beden günah işler" sırası mevcutsa, o halde neden pasuk "gözlerinizin ve kalbinizin peşinden arayışta bulunmayacaksınız" değil de, tam tersine, "kalbinizin ve gözlerinizin peşinden arayışta bulunmayacaksınız" demektedir?

Görünen o ki, olay kalpte başlar! Ama nasıl? Bunun cevabı da hepimizin bir vicdanla doğmuş olmamızdır. Çoğumuzda o vicdan hâlâ canlıdır. Yapmamamız gereken bir şeyi yapmadan önce, vicdanımız bize sorunlar yaşatır. Kafamızın içinde minik bir ses şöyle der. "Oraya gitme. Bunu yapma. Bu senin için değil. Uzak dur."

Bu dırdır eden sesin ötesine nasıl geçeriz? Bahane bulmak için sahip olduğumuz o esrarengiz yeteneği kullanarak o sesin üstesinden geliriz. Mantığımızı kullanarak o sesi uzaklaştırırız. En büyük bahaneleri uydurabilir ve her günahı gerçek bir mitsvaya dönüştürebiliriz. "Ona ihtiyacım var. Ona sahip olmam lazım. Bittim tükendim. Depresyondayım. Fakirim. Şöyleyim, böyleyim vs. Benim için iyi olacak."

İşte bizim yaptığımız budur. Bu mantığı yerine getirmek için bir kalbe ihtiyacımız var. O günahı bir şekilde mitsvaya (!) dönüştürmek için yüreği dürtükleyen bir işleme ihtiyacımız vardır. "Bu da "kalbinizin ve gözlerinizin peşinden arayışta bulunmayacaksınız" sıralamasıdır. Raşi'nin dediği gibi, olay fiziksel olarak gözlerle başlar. Ama psikolojik olarak yol ilk önce kalpten geçer. Mantık dışı işlemden geçmemiz için bize kalbin "izin vermesi" gerekir.

Casusların (Yeoşua ile Kalev haricinde) olayında cereyan eden tam olarak buydu. Erets-Yisrael'i araştırmak üzere görevlendirilmişler ve gönderilmişlerdi. Hepsi de olumsuz bir raporla geri dönmüştü. Sorunları neydi? Her şeyin olumlu bir şekilde görüleceği yerde neden her şey olumsuz olmuştu? Otoritelerin verdiği cevaba göre hepsi bir bahane bulmuştu.

Ya hepsi kendini lider pozisyonunda görüyordu ve Erets-Yisrael'e yerleştikleri takdirde liderliklerini kaybedeceklerini hissediyorlardı ya da hayat çölde çok fazla rahattı. Sabah kalktıklarında Man buluyorlardı. Giysilerinin eskimesinden endişe etmeye ihtiyaçları yoktu. Barınak konusunda endişe etmeleri gerekmiyordu. Tarı işlerini dert etmelerine gerek yoktu. Çiftçilik veya ekmek parası kazanmak gibi konuları endişe etmelerine gerek yoktu. Çölde endişeden uzaktılar. Böyle bir hayattan vazgeçmek kolay değildi.

Mantıkları ne olursa olsun, eylemlerini harekete geçiren şey hep kalbin tetiklediği bahane ve korkuydu. Peraşanın başındaki "veyaturu et Erets-Kenaan" sözleri ile sonundaki "velo taturu ahare levavhem veahare enehem" sözleri arasındaki ilişki budur.

Kalbimizin bir bahane ile yoldan çıkmasından ve her günahı bir mitsvaya dönüştürmekten sakınmak için sürekli tetikte olmalıyız.

AFTARA BAĞLANTISI

[The Jersey Shore Torah Bulletin / www.shemayisrael.co.il]

 

Vayişlah Yeoşua - Yeoşua 2:1-24

Bu peraşa Bene-Yisrael'in 40 yıl boyunca çölde dolanmalarına neden olan, Erets-Yisrael hakkındaki kötü raporu getiren casusları anlatır. Bu aftarada da Yeoşua Yeriho şehrine iki casus gönderir. Bu görev askeri bir amaç taşımıyordu, ancak orada oturanların Bene-Yisrael'den korkup korkmadıklarını ortaya koyacak ve saldırıya geçmek için doğru zaman olduğu konusunda Tanrı'nın işareti sayılacaktı.

 

DEVAR TORA

 [Rav Moşe Benveniste]

 

TORA ÖĞRENİMİ İÇİN NELER FEDA EDİLİR?

 

SANEDRİN-ŞURA'nın son çiftleri- İLLEL ve ŞAMAY'dı. İLLEL -NASİ-BAŞKAN; ŞAMAY-AV  BET DİN - Mahkeme başkanı idi. İsrail topraklarını işgal altında tutan ROMA imparatorluğunda iktidar kavgaları başlamıştı. Memlekette büyük bir kaos yaşanıyordu. Bu zor günlerde İllel ve Şamay halkı ümitsizlikten ve ayrışmalardan korumak için büyük çaba sarf ettiler. Dini konularda halkın arasında başlayan farklı yorumlar ve ayrışmalar büyük bir tehlike arz ediyordu.  Bunları önlemek amacı ile ve TORA'yı SİNAY dağında alındığı gibi saf ve doğru iletmek için iki büyük dini okul açmayı başardılar. Birinci kurumun adı-BET İLLEL -İLLEL'in evi diğeri BET ŞAMAY-ŞAMAY'ın evi. Bu iki yüksek okul birçok din adamı yetiştirerek, en zor ve felaketli günlerde TORA'nın unutulmaması için büyük ölçülerde yardımcı oldular. Halk, bu iki büyük din adamına ZAKEN - yaşlı- baba anlamına gelen bu sıfatı uygun buldular.

İllel Babil'de doğdu. Daha çok gençken baba evini terk ederek Erets-Yisrael'e göç etti. Onun tek arzusu TORA eğitimini en yetkili hocalardan almaktı. Geçimini sağlamak için odun kesiyor ve günde yarım DİNAR-o zamanki para birimi-gündelik alıyordu. Bu paranın yarısı ile geçimini sağlıyor, diğer yarısını zamanın yüksek din okulu olan ŞEMAYA ve AVTALON yeşivasının kapıcısına veriyordu. Bir Cuma günü geç saatlere kadar iş bulamadığından dolayı kapıcı onu okula almadı. Genç İllel Tora ateşi ile yanan kalbine uyarak okulun damına çıkar ve aydınlık penceresine kulağını dayar ve dersi büyük bir arzu ile takip eder.  Mevsimlerden kış olduğu için büyük bir tipi yağmaya başlar ve genç adamı örter. Okul odası karanlığa büründüğü an hocalar yukarı bakarken bir insan vücudunu fark ederler. Hemen dama çıkıp donmak üzere olan genci kurtarırlar. ŞABAT akşamı yaklaşıyordu. Hocalar öğrencilere şöyle seslenirler: "RAUY ZE LEHALEL ALAV ET AŞABAT."ראוי  זה  לחלל עליו  את השבת  -

"Bu genç için Şabat gününün kurallarını ihlal edebiliriz." Rabilerimiz Talmud'ta böyle bir yorum getirirler: İllel bütün fakir ve zor durumda olanları TORA öğrenmeyi mecbur eder. Çünkü onlara herkes şöyle diyecektir: "Sizler İLLEL AZAKEN'den daha zavallı ve fakir miydiniz?"

PİRKE AVOT KİTABI'nda İLLEL şöyle der: " EVE MİTALMİDAV ŞEL AARON AKOEN. OEV ŞALOM VERODEF ŞALOM: OEV ET ABERİYOT UMEKAREVAN LATORA."

              הוי  מתלמידיו של  אהרן הכהן אוהב שלום ורודף  שלום . אוהב את  הבריות ומקרבן  לתורה

Aaron Akoen'in öğrencileri olmaya çalışın. Barışı sevin ve onu kovalayın. İnsanları kendiniz kadar sevin. Ancak bu şekilde onları doğru yola, TORA'ya ve onun kurallarına yaklaştırabilirsiniz.

İLLEL AZAKEN'in bu çok güzel öğütlerini gelecek yazımda inceleyeceğiz.

Tekrar görüşmek ümidi ile....

RAV MOŞE BENVENİSTE

 

MİŞNE TORA

[Rambam'ın Sözlü Tora'nın tüm konularını kapsayan devasa kanun kodeksi Mişne Tora'nın çok kısa bir özeti. Hazırlayan: Rabi Dr. Azriel Rosenfeld]

Önemli Not: Bu yazı dizisinin amacı Tora'nın tüm kanuni konuları hakkında okuyucuya bir fikir vermekten ibarettir. Okuyucu, pratik Alaha konusunda burada yazılacak - hem de çok kısa bir özet olan - kanunları bir temel olarak kullanamayacağını bilmelidir. Alaha konusundaki pratik uygulamalar için uzman bir Haham'a danışmak gerekir.

 

On Üçüncü Kitap: MİŞPATİM / KANUNLAR

76. Malve VeLove - Alacaklı ve Borçlu (devam)

Bir borç için maddi bir teminatı cebren almak yasaktır (Devarim 24:10-11). Eğer borçlu kişi fakirse ve borç verme anında kendisinden teminat alınmışsa, ona ihtiyacı olduğu zaman bu teminatı geri vermemiz emredilmiştir ve onu o kişiden esirgemek yasaktır (Devarim 24:12-13, Şemot 22:25). Yemek hazırlamak için kullanılan aletleri teminat olarak almak yasaktır (Devarim 24:6). Dul bir kadından borç karşılığı bir malı rehin almak yasaktır (Devarim 24:17).

Faizle borç para vermek yasaktır (Vayikra 25:35-37). Faizle borçlanmak yasaktır (Devarim 23:20). Faiz içeren bir borç olayına kefil, muhasebeci veya tanık olarak katılmak yasaktır (Şemot 22:24). Yahudi olmayan birine faizle borç para vermek veya kendisinden faiz karşılığı almak yasak değildir (Devarim 23:21); ancak Hahamlarımız, kişinin geçimi için gerekli olmadığı sürece bunu yasaklamışlardır.

BİR HAYAT DERSİ

[Adam Lieberman / "A Life Lesson" - www.aish.com]

 

Mış Gibi Yap

 

Bene-Yisrael çölde iken Erets-Yisrael'in giriş için güvenli olduğundan emin olmak üzere casus göndermek isterler. Casuslar toprağın durumu hakkında çok olumsuz bir raporla geri dönerler ve şöyle derler:

"Kendi gözümüzde çekirgelere benziyorduk. Onların gözünde de öyleydik!"(Bamidbar 13:33).

Casusların hissettiklerine göre, Erets-Yisrael'in o zamanki sakinleri onları çok küçük ve kolaylıkla mağlup edilebilir bulmuşlardır.

Ama durum böyle değildir. Casuslar ilk önce kendi gözlerinde birer çekirge gibi olduklarını hissetmişlerdir. Ve yalnızca casuslar kendi kendilerini çekirge gibi gördükten sonra, onların gözlerinde de çekirge gibi göründüklerine inanmışlardır.

Bu ek bilgi hepimizin hayatını değiştirecek etkiye sahip olabilir. Siz kendinizi nasıl görüyorsanız, insanlar da tam olarak sizi öyle göreceklerdir.

İnsanların çoğu hayat boyunca diğerlerinin onları belli bir şekilde görmeleri için çaba harcarlar. Gündelik amaçları insanların onlar hakkında belli bir izlenimi edinmelerini sağlamaktır. Ama gerçek siz, karşınızdaki aynadan size doğru bakan kişidir. Bu sizsiniz ve ne kadar rol yaparsanız yapın bu bir şeyi değiştirmeyecektir.

Komik olanı da, kendinizi ne şekilde gördüğünüz, başkalarının sizi ne şekilde gördüğünü hissettiğinizle tam olarak aynıdır. Başkalarının sizi gördüğü şekli düşünme tarzını değiştirmenin tek yolu kendinizi ne şekilde gördüğünüzü değiştirmektir.

Şunu aklınızdan çıkarmayın: Kendinizi bir çekirge gibi görürseniz, başkalarının da sizi öyle gördüğünü düşünmeye başlarsınız. Kendinizi güvensiz, isteksiz, çirkin veya herhangi olumsuz bir şekilde görürseniz diğerlerinin de sizi bu şekilde gördüğü gerçeğiyle yaşarsınız.

Başkalarının sizi nasıl gördüğünü değiştirmenin tek yolu, ilk önce kendinizi nasıl gördüğünüzü değiştirmektir. Bunun sırrı onların kendiniz hakkındaki görüşlerini değiştirmek değildir. Onun yerine, kendinizi ne şekilde gördüğünüzü değiştirmeniz gerekir, ancak o zaman bütün dünya size farklı bir pencereden bakacaktır.

Kendinizi nasıl gördüğünüzü değiştirmenin en hızlı ve basit yöntemi düşünce veya arzu ile değil, eylemle olur. Kim olmak istediğinizle uyumlu bir şekilde hareket etmeye başlayın, o zaman kendinizi gitgide daha çok o insan gibi göreceksiniz ve o zaman etrafınızdakilerin doğal olarak sizi nasıl bir lider olarak izlediklerini "fark edeceksiniz".

YAHUDİ EVİNİN TEMELLERİ

[Dini Uygulama Rehberi - Rabi Nisim Behar]

 

Hol Amoed Kuralları (Devam)

 

1. Herhangi sevdiği bir yakınına mektup yazmak ve sağlığını sormak isteyen bir kişi, yazarken değişiklik yapmak şartıyla yazı yazabilir.

2. Arkadaşından borç alan bir kişi Hol Amoed'de senet yazabilir.

3. Hol Amoed'de ev değiştirilemez. Fakat yeni ev aynı apartmanda ise değiştirilebilir. Benzer şekilde, kirada oturan bir kişi satın aldığı bir eve Hol Amoed'de geçebilir. Çünkü bir insanın kendi evine yerleşmesi sevinçli bir olaydır.

4. Yapılması serbest olan bir işi bile gizlice yapmaya özen gösterilmelidir.

5. Hol Amoed'de ticaret yapmak yasaktır. Sadece şu üç durumda iş yapılabilir:

   - Ticaret bayram ihtiyaçlarını karşılamak için yapılacaksa.

   - Her zaman olmayan kazançlı bir iş fırsatı çıkarsa ve bu kazancı bayram için harcayacaksa.

   - Eğer Hol Amoed'de satış yapılmadığı takdirde kapitalden kaybedilecekse. Fakat yalnızca kârdan zarar edilecekse yapılamaz.

Haftanın Sözü

["Shabbat Shalom Weekly" - Rabi Kalman Packouz]

 

Hayat istif edilmek için değil, yaşanmak içindir.

 

Haftanın Peraşası'nı, t  e  b  e  r  r  u  d  a     b  u  l  u  n  a  r  a  k, ölmüşlerinin ruhuna veya hasta bir yakınının şifasına ithaf etmek isteyenlerin,

 ilgililer (050 - 38 41 30) ile temasa geçmeleri rica olunur.

Peraşa kağıtları Tora ile ilgili yazılar içerdiğinden çöpe atılmamalıdır.

Lütfen Geniza'ya getiriniz.